Shake it off translate Turkish
358 parallel translation
Shake it off, Tommy.
Kendine gel Tommy.
Shake it off.
Kes sesini.
Take my advice, shake it off.
Atmanı tavsiye ederim.
If you don't watch it, you step in dog shit and can't shake it off.
Biraz gönül eğlendirelim dedik, yüzümüze gözümüze bulaştı.
I can't shake it off. - Let's cut out.
Elimi bundan kurtaramıyorum.
You still won't shake it off, though it's been going on for twenty years
Hala bu işi bırakmıyorsunuz. 20 yıldır böyle.
I can't shake it off.
Üzerimden atamıyorum.
Come on, man, shake it off.
Hadi, adamım, silkelen.
Ah, I just barely got a chance to shake it off.
Sallamaya bile fırsatım olmadı.
- Shake it off.
Salla.
Shake it off.
Salla.
Get up. You got 20 minutes to shake it off.
Kurtulmamız için 20 dakikamız var.
He'll shake it off.
Bir şey olmaz.
- Jerry Lee, shake it off!
- Jerry Lee, salla artık.
Shake it off.
Sen onları boş ver.
Shake it off.
Hemen silkin.
You shake it off.
Sakin ol.
Shake it off.
Sakin ol.
Shake it off.
Sakinleş.
You gotta... shake it off.
En iyisi bunu... unutmalısın.
Fellas like Coogan... and the women and kids who died in this village that's all part of me now and I'll never shake it off.
Coogan gibi dostlar.. ve köyde ölen kadın ve çocuklar.. hepsi artık benim bir parçam ve hiçbir zaman içimden söküp atamayacağım.
All right, come on, shake it off.
Burada neler oldu böyle?
You throw a towel over its head and see how long it takes him to shake it off.
Kafasına havlu fırlatıyorsun ve ne kadar sürede attığını ölçüyorsun.
Shake it off.
Silkelen.
Shake it off. It happens sometimes.
Şimdi silkele onu Bazen olur böyle şeyler.
Just shake it off. Uhh.
İçeriz geçer.
- Shake it off. I got this guy.
- Evet, ama unut onu, sıra bende.
Come on, shake it off.
Haydi, salla şunu.
- Sharon shake it off, alright, it was our first game, we'll get better - yeah, we shoot April in the head
Shar, takma kafana. Bu ilk maçımızdı, daha iyi olacağız. - Evet, eğer April'ı başından vurursak!
Shake it off.
Yedi!
You gotta shake it off, man.
Titre ve kendine gel, dostum.
Just shake it off.
Titre.
Sometimes a game like that sticks with you. You never shake it off.
Bazen öyle bir maçın etkisini üzerinden atmak imkansız olur.
Shake it off.
Üzerinden at onu.
To shake it off like nothing happened?
Hiçbir şey olmamış gibi sakin olmayı mı?
Shake it off.
Kes şunu.
If you are blue, it's easy to Shake off your cares and troubles
Eğer üzgünsen, sallayarak Dertlerinden kurtulmak çok kolay
If you are blue, it's easy to Shake off your
Eğer üzgünsen, sallayarak Dertlerinden kurtulmak çok kolay
If I hold out my hand this time, will you shake it, or... will you shoot it off?
Elim bu kez havada kalmaz umarım, onu sıkarsınız..... yoksa bırakacak mısınız?
You can shake the sawdust off your feet, but you can't shake it out of your heart.
Ayaklarınızın tozundan kurtulabilirsiniz, Fakat yüreğinizde kalanlardan kurtulamazsınız.
Shake off your pain, and then we'll talk it over.
Şu acılarını bir at üstünden. Gerisini sonra konuşuruz.
He'll either shake your hand or bite it off.
Ya elini sıkar ya da ısırıp koparır.
It's not that we're trying to shake an image off.
Biz bir imajı yıkmaya çalışmıyoruz.
You know as well as I do, if we're going to stay in business if we're to remain filmmakers in any sense of the word we must shake off the rusty shackles of the past observe the present for what it is and the future for what it will become.
Benim kadar iyi biliyorsun ki, bu sektörde kalacaksak film yapımcısı olarak kalacaksak geçmişin paslı prangalarından silkinip kurtulmalı ne oldum diye günümüze, ne olacağım diye de geleceğe bakmalıyız.
I would shake your hand but I fear it would come off.
Elini sıkmak isterdim ama elim kopar diye korkuyorum.
It managed, if her story is true, to kill the baby in the bassinet, drag it from the basket, shake her head vigorously at the entrance to the tent, then carry her off in such a way that left virtually no clues in the tent in the way of blood or hairs or anything else.
Hikâyesi doğruysa, bebeği beşikte öldürdü sepetinden sürükledi, çadırın girişinde sertçe başını salladı ve sonra çadırda hemen hemen hiç kan, tüy ya da herhangi bir ipucu bırakmadan dışarı taşıdı.
You shake it up, and we'll be scraping bodies off the street.
Sarsarsan, sokak cesetlerle dolar.
Shake it off.
Kendine gel...
Shake it off.
Salla onu.
So I said to myself "Self," I said, "it's time to shake and shimmy it off."
Dedim ki kendime, "Kendim," dedim, "Titreyip kendime gelmemin zamanı geldi."
Really shake it out there. Let's get the dirt off it.
Orada silkeleyin çocuklar, üzerindeki pislik gitsin.
shake it 153
shake it up 26
shake it out 92
off we go 156
office 169
offer 51
officer 2766
offensive 29
offense 31
official 47
shake it up 26
shake it out 92
off we go 156
office 169
offer 51
officer 2766
offensive 29
offense 31
official 47
offspring 19
offended 16
officers 467
offred 44
officially 347
offices 24
offs 170
off the top of my head 48
offside 18
off the grid 28
offended 16
officers 467
offred 44
officially 347
offices 24
offs 170
off the top of my head 48
offside 18
off the grid 28
officer down 213
off you go 630
off with his head 28
off i go 35
off you go then 21
off to bed 51
off you go now 22
off and on 34
officer reagan 31
official business 23
off you go 630
off with his head 28
off i go 35
off you go then 21
off to bed 51
off you go now 22
off and on 34
officer reagan 31
official business 23