English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Sit down there

Sit down there translate Turkish

642 parallel translation
Let's sit down there.
Hadi şuraya oturalım.
Sit down there.
Otur buraya.
Sit down there!
Otur şuraya!
Boris, sit down there.
Boris, şuraya otur.
Don't sit down there.
Oraya oturma.
Sit down there!
Oturun!
Sit down there opposite me.
Karşıma geçin.
Sit down there.
Buraya otur.
There. Sit down there.
Otur şöyle.
- I want for you to sit down there.
Şuraya oturmanı istiyorum.
Sit down there, and as soon as I finish this, I'll get ya a bit of breakfast.
Şuraya otur, bunu bitirir bitirmez sana kahvaltı hazırlayacağım
Go on, sit down there.
Git şuraya otur.
Sit down there.
Otur hadi.
Sit down there and make yourselves comfortable.
Oturun ve rahatınıza bakın.
- Sit down there.
- Otur şuraya.
Sit down there.
Oraya otur.
Now... Just " Just, just sit down there for a moment, Phile.
Şimdi şuraya bir dakika şuraya otur Phile.
Brub, you sit down there.
Brub, sen şuraya otur.
Sit down there and give me your boots.
Oraya otur ve bana çizmelerini ver.
Sit down there quietly, by Jimmy.
sesizce burada otur jimmy.
Now you just sit down there.
Siz oturun.
Sit down there.
Otur şuraya.
- Just sit down there, and I'll....
- Şuraya oturun, ben de...
Don't sit down there.
Oturma oraya.
Now, you just sit right down there like a good girl, and in just a minute you'll forget that you had any trouble.
Şimdi iyi bir kız gibi orada usluca otur... ve bir dakika içinde tüm sıkıntılarını unutacaksın.
Sit down over there.
Şuraya oturun.
Sit right down there.
Şuraya oturun.
Sit down over there!
Şuraya otur!
That's better. Sit down, Miss Jones, there,
Şöyle oturun Bayan Jones.
Sit down, sweets, right there.
Oturun tatlım, şuraya.
Let's sit down over there.
Şuraya oturalım.
I can be all alone up there and sit down at my typewriter.
Böylece yalnız kalıp daktilomun başına oturabilirim.
You're gonna sit right down and tell me we really wasn't there?
Burada oturmuş, gerçekten orada olmadığımızı mı söyleyeceksin?
Now, look, why don't you all sit down? There are a lot of seats over there.
Neden oturmuyorsunuz?
Get right up on the seat there. - Sit down, there.
Tamam çocuklar, gelin bakalım.
There's a place to sit down. Sit down.
Şurada oturacak bir yer var.
Go over there and sit down.
Git otur.
There, now. Sit down.
Oturun.
Sit down over there, Phile.
- Onlara söylemeliyim. Şuraya otur, Phile.
You sit there batting your gums about how the old man let you down.
Yaşlı adam seni hayal kırıklığına uğrattığından oturmuş sakız şişiriyorsun.
Sit yourself down there.
Şuraya oturun. Teşekkür ederim.
- Right there. Sit down.
- Hemen şurada.
Sit down over there.
Git oraya otur.
Sit down and hold on back there.
Oturun ve sıkı tutunun.
Now, calm down and sit there, and let me look at you.
Sakinleş ve şuraya otur. Sana bir bakayım.
Sit down over there.
Şuraya otur.
Sit down over there.
Oraya otur.
There, sit down.
Oturun şuraya.
Yeah, but I'm not. So maybe you'd better sit down and stay there. That way it'll be safer for everybody.
Evet, fakat ben öyle değilim, otur yerine ve orada kal, o şekilde herkes daha güvende olur.
Sit down over there and wait for the boss.
Şurada otur ve patronu bekle.
Yeah, sit down right in front of Jo there.
- Evet, Jo'nun hemen önüne oturun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]