English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Sit down here

Sit down here translate Turkish

1,336 parallel translation
Can we sit down here for a second?
Şurada biraz oturabilir miyiz?
Sit down here and...
Buraya otur ve...
Shelly, sit down here a minute and help me out.
Shelly, bir dakika şuraya otur ve bana yardım et.
Sit down here. We're the Privetts, here to see the hair.
Otur.
Sit down here.
Şöyle otur.
Sit down here...
Buraya otur...
You have to sit down here.
Biraz oturmalısın.
- Sit down here, baby.
- Otur, bebeğim.
Charlie, sit down here.
Charlie, otur.
Please sit down here.
Lütfen şöyle otur.
He means, sit down here and sleep.
Diyor ki, buraya oturun ve uyuyun.
Here, sit down, Lieutenant, please sit down.
Oh, şöyle, oturun, Komiser, lütfen oturun.
Sit down over here.
Otur şuraya.
Why don't you come here and sit down.
Neden buraya gelip oturmuyorsun.
- She's here, sit down.
- Burada, oturun.
Here, sit down.
Buraya, otur.
Sit down over here, Mrs. McGuinn.
Şöyle oturun Bayan McGuinn.
Let Santa sit down. Come here, little boy.
Noel Baba'nın oturmasına izin verin.
Let's go sit down over here.
Hadi şuraya oturalım.
Why don't you just sit down here, and we'll talk about something else.
Otur da başka şeylerden konuşalım.
Come on, sweetheart, sit down over here.
Gel hayatım, otur şöyle.
Come over here and sit down.
Gel de otur şöyle.
Gloucester, come on over here and sit down
Gloucester, buraya gel, otur.
Get over here. Sit down.
Buraya gel, otur.
Come here and sit down for a minute.
Gel yanıma otur biraz.
Sit down over here.
Otur bakalım.
Here, sit down.
Otur buraya.
You sit down right over here.
Şuraya otur.
Come back here and sit down.
Buraya gelip otursana?
Come here. Sit down.
Gel, otur yanıma.
Let's sit down over here where we can talk quietly and not be overheard.
Sessizce konuşabileceğimiz ve kimsenin kulak misafiri olmayacağı bir yere oturalım.
Here. Sit down.
Gel şöyle otur.
- Here, sit down.
- Buraya, otur.
Sit down here.
Buraya otur.
I clear my whole calendar and you're in and outta here in five minutes? Look, sit down.
Bütün takvimimi boşalttım ve 5 dakikada gidiyorsunuz.
I want to be with you. Sit down. Come here.
Otur.
Sit right here, and I'll roll you down there.
Oturun, ben sizi götüreyim.
Come here. Sit down.
Gel, otur şöyle.
May as well sit down while you're here.
Hazır gelmişken biraz otur bari.
Sit right here smell the horse manure finish down this six-pack and go find me a fine-looking woman.
Burada oturacağım at kokusu alacağım altılı birayı bitireceğim. Ve kendime iyi görünümlü bir kadın bulacağım.
Why don't we go over here and sit down?
Neden gidip orada oturmuyoruz?
Let's eating here, sit down
Burada yiyelim. Otur.
Now, just sit down right here and put your feet in my hands.
Şimdi, sadece şöyle otur ve ayaklarını ellerime bırak.
You sit right down here and you watch TV.
Buraya otur ve televizyon izle.
Eve, sit your moon down here and pop it.
Eve, burada oturup patlat.
Sit her down here.
Onu buraya koy.
You sit down right here.
Tam şuraya otur.
Here, sit down.
Geç şuraya otur.
- Let me sit down, here.
- Yer açın da şuraya oturayım.
You sit right down here dear. That's it, that's fine.
Otur şuraya tatlım.
Here, sit down.
İşte, oturun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]