English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / So great

So great translate Turkish

9,148 parallel translation
You know, he was so great at taking pictures.
Fotoğraf çekme konusunda harikaydı.
He was not so great about getting them developed.
Banyo ettirmek konusunda pek iyi değildi ama.
[sighs] Come on, Nate, I'm not feeling so great.
Hadi ama Nate, seninle uğraşacak kadar iyi değilim.
That's so great!
Muhteşem!
We're just starting and already I feel so great.
Ve şimdiden iyi hissediyorum.
Anyway, Justin, this is so great of you to do, man.
Bunu yapman harikaydı Justin.
That is so great.
Çok iyi olmuş.
You're just so great in Santos Desesperados.
"Çaresiz Azizler" de harikasınız.
He's so great'cause he went to high school and only has one DUI.
Sırf liseye gitti, bir de alkollü araç kullanma vakası bir tane diye dünyanın en iyi adamı kesildi başımıza.
So great news.
Süper haber.
Well, it turns out those were... maybe not so great.
Şey, düşündüm de... Belki de onlar o kadar iyi değildi.
These days, it's not so great.
Bu günlerde güzel degil.
Well, my track record with women suggests that the odds of this working out aren't so great.
Kadınlarla olan sicilim... pek iyi değildir.
I just, I-I really didn't plan on-on meeting somebody so great tonight, you know?
Sadece bu aksam böyle harika biriyle tanismayi planlamamistim.
If your Kung Fu's so great why are you doin'business on the street?
Madem Kung Fu'n çok iyi neden sokaklarda iş yapıyorsun?
But there's nothing so great about normal.
Zaten normalin de öyle abartılacak bir şeyi yok.
Oh, Alex, that's so great!
Bu harika bir haber Alex!
I-I-I'm not so great with traveling.
Seyahat etmede çok iyi değilimdir.
I mean, that's why it's so great coming here.
Yani, bu yüzden buraya gelmem harika birşey.
So great.
Çok iyi.
- Ha! - Great, so you have one vote.
- Güzel, yani bir oyun var.
- so much. Well, this is great.
Bu muhteşem.
Get down, get down, get down, get down. Last night, I think, went so great.
Bence dün gece harika geçti.
Okay, that's great, but I said loudly enough so that he can hear you.
Güzel, ama yeterince sesli söyledim ki bizi duysun.
A great success so far, May I offer something?
Şimdiye kadar büyük bir başarı. Bir şey ikram edebilir miyim?
I've heard so many great things.
Hakkınızda çok iyi şeyler duydum.
I'm so happy that you misjudged me and think I'm great.
Beni yanlış değerlendirip artık harika olduğumu düşünüyorsan ne güzel.
Ah, so you are saying that we are capable of both great deeds... and terrible acts?
Yani diyorsun ki hem iyi hem de kötü işler yapabilecek kapasitedeyiz.
Well, you all had great presentations, but I'm sure no one can accuse me of favoritism when I choose Mr. G's proposal which was so, so, so clearly the best one.
Hepiniz harika sunumlar yaptınız, ancak eminim ki hiçbiriniz Mr. G.'yi seçeceğim için iltimas geçtiğimi iddia edemeyecek ki açık ara en iyisi.
Well, he quit a great job at the New Yorker and put everything into the magazine, so if Thermal fails, so does he.
New Yorker'daki harika işinden istifa etti ve her şeyini bu dergiye verdi yani eğer Thermal başarısız olursa, o da olur.
Great, so who am I?
Harika. Kimim ben o halde?
He told us the same thing, so we made a few calls and found this great rehab facility right near us.
Bize de aynı şeyi söyledi, o yüzden biz de birkaç yeri aradık ve hemen yanıbaşımızdaki bu harika rehabilitasyon merkezini bulduk.
Liam is pretty upset about all the stuff I did to him, so it'd be great if you could come out here and soothe him.
Ona yaptıklarım Liam'ı fena üzdü çıkıp teskin etsen çok makbule olur yani.
So, a young lady gave me a great compliment yesterday. She said she heard one of my sermons. Said it was the best sermon she'd ever heard.
Dün genç bir bayan bana iltifatta bulundu, vaazlarımdan birini duymuş dinlediği en iyi vaaz olduğunu söyledi.
Great mission so far.
Şimdiye kadar harika bir görev oldu.
So it is with great shame and poetic irony that I present the custodial innovation award to Vice Custodian, Lapari.
Büyük utanç ve şairane ironiyle "hademelikte yenilik ödülü" nü, Hademe Vekili Lapari'ye takdim ediyorum.
So, uh, Michael Sneed is a great lady.
Michael Sneed harika bir bayan.
You've been doing great so far.
- Peki, şimdiye kadar çok iyisin.
You've not been with us very long but I'm sure you've seen enough to know that we're not so much a company as one great big happy family.
Uzun zamandır bizimle değilsin ama eminim bizim bir ekipten çok bir aile gibi olduğumuzu anlamışsındır.
That's great. Thank you so much.
Harika, çok teşekkürler.
So without further ado, it is our great pleasure to introduce to you author Noah Solloway.
Daha fazla kıyamet kopmadan size Yazar Noah Solloway'i takdim etmek bizim için büyük bir zevk.
Great so.
Çok güzel.
So, you think I'm crazy too. Great.
- Sen de delirdigimi düsünüyorsun.
Oh, my God. I-I always knew Chris wasn't a great student, but I had no idea the situation was so dire.
Her zaman Chris'in harika bir öğrenci olmadığının farkındaydım, ama durumunun bu kadar vahim olduğunu bilmiyordum.
He's gone to great lengths to wipe his digital footprint, so why would he suddenly show up and leave this on his mother's laptop?
Dijital izlerini temizlemek için çok uğraşacak, Yani niye aniden ortaya çıkıp da bunu annesinin bilgisayarında bıraksın?
He was a great kid, you know? So... I hired him.
Harika bir çocuktu, Bu yüzden ona iş verdim.
"For false prophets shall arise and produce great works and wonders so as to lead astray and deceive."
"Sahte peygamberlerin ortaya çıkması için sapkınlık ve aldanmaya büyük işler ve mucizeler öncülük eder."
- So let's do that. - Great.
- Çıkaralım o zaman.
I have been given a strong son, Eager for battle and victory so that we are the first Since teshub created the great storm
Bana savaş ve zafer için güçlü bir evlat verildi ki Teshub dünyayı oyan büyük fırtınayı yarattığından beri Büyük Mısır İmparatorluğunu ilk işgal edecek olan bizleriz.
Great. So you're taking orders from a madman.
Harika yani çılgın birinden emir alıyorsun.
Great, so that means I'm not gonna get a Stretch Armstrong or a Hetty bobble head doll?
Harika. Yani kolları uzayan ya da kafa sallayan bebek almayacağım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]