English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Sor

Sor translate Turkish

16,715 parallel translation
And while you're at it, see if she can say a prayer for this fucking company.
Hazır oradayken şu sikik şirket için dua edebilir mi bir sor.
You ask anybody on this goddamn earth and they ain't never done nothin'wrong.
Ya da kime sorarsan sor, ben yaptım diyen bir Allah'ın kuluna rastlayamazsın.
Ask my subjects in Wuji if they've lived better under the Cricket Minister Jia Sidao, the corrupt pretender I saved them from.
Wuji'deki halkıma sor. Onları kurtardığım yolsuz şarlatan, Çekirge Vezir Jia Sidao'nun hükmündeki hayatları daha mı iyiydi?
Ask your sister why this man takes young girls on his boda boda.
Kardeşine sor, neden bu adam genç kızları motoruna bindiriyor?
Ask your last question.
Son sorunu sor.
Tap away.
Kime istersen sor.
Tell me about it.
Bir de bana sor.
Ask me another.
Başka bir tane sor.
If you don't understand something, ask me, ask her, ask anybody, but if you get an answer you don't like, don't ask 20 other people, trust your instincts.
Bir şeyi anlamazsan bana sor, ona sor, birine sor işte. Ama aldığın cevabı beğenmezsen gidip de 20 kişiye daha sorma, içgüdülerine güven.
Maybe you should ask her what she wants.
Ne istediğini kendisine sor.
Keep asking that question.
Kendine bu soruyu sor.
Please, fucking ask him.
Lanet olsun sor ona.
Come on, Dad, ask him.
Haydi, baba, ona sor.
Now, why don't you ask Travis if he's hurt that Aaron is now seeing Megan?
Travis'e Aaron artık Megan'la çıkmasına üzülüyor mu diye sor.
Ask yourself, are you content with yourself?
Kendine sor kendinden hoşnut musun?
'Ask yourself...' '.. are you content with yourself?
Kendine sor kendinden hoşnut musun?
Go to the Governor, tell him my father refuses to leave, and ask him what can be done for us.
Valiye git, babamın buradan gitmeyi reddettiğini söyle bizim için ne yapabileceğini sor.
- You ask.
- Sen sor.
Ask me what you want to ask me.
- İstediğini sor.
Go ahead, ask me.
Devam et, sor hadi.
Tell me about it.
Birde bana sor.
- That's on the watch commander.
- Amire sor.
Talk to Rheda's steward.
Rheda'nın kahyasına sor.
Talk to Varr.
Varr'a sor.
Ask that motherfucker.
Git o orospu çocuğuna sor.
All right, ask your mother. She's the boss.
Annene sor, patron o.
And the king has been speaking regularly with the High Sparrow about Queen Margaery and Ser Loras.
Bir de kral, düzenli bir şekilde Kraliçe Margaery ve Sör Loras konusunda Yüce Rahip ile konuşuyormuş.
How well do you know the North, Ser Davos?
Kuzey'i ne kadar iyi tanıyorsunuz Sör Davos?
Ser Jaime.
Sör Jaime.
We're here for Queen Margaery and Ser Loras Tyrell.
Kraliçe Margaery ve Sör Loras Tyrell için buradayız.
Ser Jaime.
Sör Jamie.
Apologies, Ser Jaime.
Affedersiniz, Sör Jamie.
I don't know you, Ser...?
Sizi tanımıyorum, Sör...
All right, Ser Davos of House Seaworth.
Pekala Seaworth Hanesi'nden Sör Davos.
Go on, Ser Davos.
Devam edin, Sör Davos.
The war is over, ser.
Savaş bitti, Sör.
Ser Davos is the reason I'm standing here talking to you and he served Stannis for years.
Burada seninle konuşuyorsam Sör Davos'un sayesindedir ve Stannis'e de yıllarca hizmet etti.
Move aside, ser.
Çekilin sör.
Please inform Ser Jaime Lannister I've come to speak with him.
Lütfen Sör Jaime Lannister'a onunla konuşmaya geldiğimi söyleyin.
You're a knight, Ser Jaime.
- Sen bir şövalyesin Sör Jaime.
One last thing, Ser Jaime.
- Bir şey daha Sör Jaime.
Ser Jaime kept his word to your niece Catelyn Stark.
Sör Jaime yeğeniniz Catelyn Stark'a verdiği sözü yerine getirdi.
My uncle will never surrender the castle, ser.
Amcam kaleyi asla teslim etmez sör.
Ser Loras Tyrell. Are you prepared to stand trial and profess your guilt or innocence before the Seven?
Sör Loras Tyrel Yedi'nin huzurunda duruşmaya çıkmaya ve suçunu ya da masumiyetini ilan etmeye hazır mısın?
Ser Gregor.
Sör Gregor.
This is Ser Gregor Clegane.
Bu bey Sör Gregor Clegane.
Ladies, have you met Ser Bronn of the Blackwater, hero of the Battle of Blackwater Bay?
Hanımlar, Karasu'dan Sör Bronn ile tanışın Karasu Körfezi Savaşı'nın kahramanıdır.
No need to call me ser just because I'm an anointed knight.
Şövalye ilan edildim diye sör demenize gerek yok.
So ask me.
- Bana sor o zaman.
Ask.
Sor.
Ask your new friend.
Yeni arkadaşına sor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]