English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Sorry i

Sorry i translate Turkish

252,555 parallel translation
I'm sorry I was weak.
Güçsüz olduğum için özür dilerim.
I'm sorry.
Üzgünüm.
I'm sorry about the deception...
Aldatmacayı mazur görün.
Sorry, I...
Üzgünüm.
I'm sorry.
- Üzgünüm.
I'm sorry, I'm sorry!
- Üzgünüm.
Bill, I'm sorry, but you can't be angry any more.
Bill üzgünüm ama artık sinirlenemezsin.
I'm so sorry.
Çok üzgünüm.
I'm sorry?
Anlamadım?
I'm sorry, it's just, I don't know who you are.
Üzgünüm, kim olduğunu bilmiyorum da.
Sorry, I gotta take it.
Üzgünüm, buna bakmam gerek.
I'm sorry. Okay?
- Özür dilerim.
"sorry, I'm not your mother." She's fine! She was already over it by the time I dropped her off at school. - She was fine!
Okula bırakırken olayı unutmuştu bile.
I'm sorry about the short notice. Janine, stop.
Son dakikada haber verdiğim için üzgünüm.
I'm sorry.
Özür dilerim.
I'm sorry, sweetie.
Özür dilerim, tatlım.
I'm sorry...
Affedersin...
- Okay, I'm sorry.
- Tamam, üzgünüm.
Sorry to commandeer your vessel, Captain, but I'm afraid for what I have planned, you can't be in Storybrooke.
Gemine el koyduğum için üzgünüm Kaptan... ama korkarım planladığım şey için... Storybrooke'da olmaman gerekiyor.
I'm sorry, Emma.
Üzgünüm, Emma.
I'm sorry, but your son cannot be saved.
Üzgünüm ama oğlun kurtarılamaz.
You know, I said I was sorry, all right?
- Özür dilemiştim, değil mi?
I'm sorry! I'm sorry!
Özür dilerim, özür dilerim!
Oh, my God, I'm so sorry, Eric.
- Tanrım. Çok özür dilerim, Eric.
Yeah, I'm sorry.
- Evet ya, kusura bakmayın.
Come on. - I'm sorry.
- Özür dilerim.
- I'm sorry.
- Özür dilerim.
- I'm sorry, man.
- Özür dilerim dostum ya.
But I'm sorry.
Ama özür dilerim.
I'm sorry about your dad, by the way.
Baban için de üzüldüm, bu arada.
Sorry, I couldn't figure out how to do the front page thing.
Üzgünüm, ön sayfanın nasıl yapılacağını çözemedim de.
I'm sorry, but I didn't know I was signing up for a kidnapping.
Üzgünüm ama bir adam kaçırmaya kaydolduğumu bilmiyordum.
Mr. graves, I am so sorry about Vivian.
Bay Graves, Vivian için başınız sağ olsun.
I'm sorry you picked the wrong guy.
Yanlış adama denk gelmene üzüldüm.
I'm so sorry.
Çok özür dilerim.
Oh, I'm sorry.
Affedersin.
No, I'm sorry... I didn't mean to...
Hayır affedersin, öyle demek istemedim...
How could you let them escape? I'm sorry.
- Kaçmalarına nasıl izin verirsin?
That's all right, I just have a little more work to do, sorry.
Sorun değil sadece biraz daha çalışmam lazım.
Cindy, I'm sorry, but the house has unanimously voted you out. - Please, say your good-byes.
Cindy, üzgünüm ama ev seni oy birliğiyle eledi.
I am so sorry.
Çok üzgünüm.
I'm sorry, young man?
Affedersin delikanlı?
Yeah, I'm sorry about Darla.
Evet, Darla konusunda üzgünüm.
Oh, I'm so sorry.
Çok üzgünüm.
I'm so sorry, Chip.
Çok üzgünüm, Chip.
I'm sorry, but maybe you're just too busy watching TV and endlessly brushing your teeth to see what I do.
Üzgünüm ama ne yaptığımı görmek için Tv izlemekle ve sonu gelmeyen diş fırçalamanla çok meşgulsün.
I'm sorry, but our kids just gave us an intervention.
Üzgünüm ama çocuklarımız bize müdahale etti.
Well, I'm sorry.
Üzgünüm.
I don't want to hear anything out of your mouth unless it's "I'm sorry," and, of course, it'll be a cold day in Hell before that happens.
Ağzından özür dilerim harici çıkacak bir şey duymak istemiyorum ve bu balıklar kavağa çıkınca olacak sanki.
I say I'm sorry all the time.
Ben her zaman üzgünüm diyorum.
God, I'm sorry!
Tanrım, üzgünüm!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]