Stretch it out translate Turkish
144 parallel translation
Never stretch it out.
Asla açmayacağım.
Stretch it out, back that way.
İyice uzatın, arka tarafa doğru.
But stretch it out.
Biraz daha uzat.
Keep your head straight, and now lift it up and stretch it out.
Başınızı düz tutun, şimdi de bacağınızı kaldırın ve esnetin.
That's it, stretch it out.
İşte böyle, iyice ger.
Just stretch it out.
Milan Kundera gelmedi. Biraz daha uzatın.
Then you stretch it out under a hot light bulb, then you get within dashing distance of the latrine, and you scoff it right down.
Sonra da, bir ampulün altında gerer, daha sonra da, helanın dibinde içini deşer, bilahare hapur hupur yersiniz.
The thing is, you have to stretch it out first.
Önce elinle germen gerekiyor.
Right, and they just stretch it out indefinitely.
Böylece sonsuza kadar uzuyor.
I could stretch it out to two.
Bunu ikiye çıkartabilirim.
Would you mind switching seats with me so I can stretch it out?
- Böylece dışarı uzatabilirim.
Take that filthy thing in your hand. Stretch it out.
O pis şeyi elinle tut ve uzat.
Here, here, stretch it out, stretch it out, stretch it out.
Tamam, uzat, uzat.
IT'S A GREAT GIVE, YOU KNOW? YOU COULD STRETCH IT OUT AND IT'D STILL HOLD ITS SHAPE.
İstediğin kadar esnet, yine de şekli bozulmuyor.
- We can stretch it out one more day.
- Bir gün daha yeter.
Stretch it out!
Gersenize!
Just the old crusade wound playing up a bit! I'll just stretch it out here for a while.
Sadece su ayagımdaki eski yarayi çarptim! Ben biraz disarida hava alacagım.
I'm trying to take that sound and stretch it out.
O sesi alıp uzatmak istiyorum.
Don't pound him right away! Stretch it out a little, okay? .
Hemen iki seksen uzatma tamam mı, işi uzat biraz, heyecan olsun!
The only real living I got left is in this trial business, and I'm happy to stretch it out forever.
Sahip olduğum tek yaşam bu duruşmayla bitti ve bu işi sonsuza kadar uzatmakta memnunum.
Don't forget to stretch it out.
Gerilmeyi unutmayın.
When the leg moves forward, stretch it out towards the sky!
Bacağınız öne gittiğinde, kılıcı göğe doğru uzatın!
Stretch it out.
Gerdir bacağını.
Stretch it out.
Ger bacağını.
- Stretch it out.
- Uzat, ger.
Stretch it out, stretch it out, way out.
Esnet, esnet, daha da esnet.
Here, stretch it out.
Şöyle uzat.
As if it would stretch out to heaven!
Sanki Cennete kadar uzanıyor!
I'd stand under it and stretch out my hand.
Yatağa çıkıp elimi uzatırdım.
Ye shall stretch out upon it the line of confusion.
Sen onun üstüne kargaşa ipini gereceksin.
Out of the turn and into the stretch... it's Fudge in front... The Spoiler second, Aces Up third.
Hızlanarak, Dostum öne geçti, Mızıkçı ikinci, Giriş İzni üçüncü...
Stretch your leg out and move it!
Acele etmeliyiz! - Bir!
They'll put anything into it to stretch a dollar out of it.
Bir kaç dolar için içine her şeyi katarlar.
Walk, stop, sit down, take a table, lean on it, stretch out.
Yürüyor, duruyor... oturuyor, bir masa buluyor üzerine yaslanıyor, uzanıyorsun.
I saw him stretch himself out... when he had nothin'left to give, but he found it... somewhere.
Hiç gücü kalmadığında bile arayı açtığını gördüm. Ama o gücü bir yerlerde buldu.
If you stretch it this far, you can make anything out of those fortunes.
Eğer bu kadar kurcalarsanız, o falları her şeyle uydurabilirsiniz.
- Into the stretch with an 1 / 8th of a mile to go, Stepagain, Passionel battling it out. Clear from Jamet, Pappernick's starting to mak e some ground but Stepagain is the leader...
- Son düzlüğe giriliyor 200 metre kala Stepagain, Passionel ve Jamet'ten ayrılıyor., Pappernick geriden hızla geliyor...
I'd stand under it and stretch out my hand. I dreamt of jumping up and touching it.
Altına geçer, elimi uzatır, sıçramayı ve ona dokunmayı hayal ederdim.
But you go on to the next and the next and before you know it, those sheets stretch out 20 years.
Diğer ipe geçersin. Sonra ötekine ve bir de bakarsın, o çarşaflar 20 yıldır asılıyor.
I sweated out a horrible cure and stayed clean the whole stretch even though it's been easier to get good junk in here than it is on the street.
Korkunç bir şekilde tedavi olmak zorunda kaldım ve mahkumiyetim boyunca uyuşturucudan uzak durdum. Oysa orada mal bulmak dışarıda bulmaktan kolaydı.
Stretch her whole body out trying to reach it.
Ona ulaşmak için tüm vücuduyla uzanırdı.
We need it for the baby to stretch out.
Bebeği yatırmak için yere ihtiyaç var.
And when I did it, he'd yawn, and he'd stretch reach out to me with his paws as if he was trying to embrace me.
Onu okşadığımda esner patileriyle bana uzanır sanki beni kucaklamaya çalışırdı.
Oh, Gamma, I just need to stretch it out.
Büyük anne sadece biraz germem gerekiyor.
We wanna stretch things out. We got the Coneheads on the line. - Take me through it.
Köşeleri tutmak şart, onları durdurabilmeliyiz, tamam mı?
Yes, we're nearly there, as I said. It'll be half an hour, we'll be at the hotel. - You can get out and stretch your legs.
Evet, yarım saate kadar otele varmış oluruz ve bavullarımızı yerleştirdikten sonra...
It's like a giant hand with fingers that stretch out across the globe.
Dünyanın her yerine uzanan parmakları olan dev bir el gibi.
We will stretch out our hands and mould it according to our will.
Ellerimizi uzatacağız ve kendi isteğimize göre biçimlendireceğiz.
- Ralph, if you lay it out end to end, the New York City sewer system will stretch about 6,600 miles.
- Ralph, baştan başa düşünürsen New York kanalizasyon sistemi 10.620 km uzunluğunda.
All right, everybody, stretch out a little bit. Stretch it.
Tamam, biraz esneyin.
Well, the Ancients were able to raise the shield and stretch it wide enough to protect a significant portion of the planet attenuated, to be sure, more of a thin bubble, but it was able to block out enough of the radiation.
- Kadimler kalkanı açıp... gezegenin önemli bir kısmını koruyabilecek kadar genişletebilmişler. daha doğrusu inceltmişler ince bir balon gibi, ama radyasyonun yeterli kısmını engelleyebilmiş.
stretch it 26
outside 883
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
outside 883
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
out of order 40
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of interest 20
outstanding 214
out of town 49
out of nowhere 149
out loud 97
out of order 40
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of interest 20
outstanding 214
out of town 49
out of nowhere 149
out loud 97
out of 299
outside of work 17
out of respect 50
out of my sight 38
out like a light 17
out of my house 22
out of mind 55
out of time 18
out of love 16
out of the way 896
outside of work 17
out of respect 50
out of my sight 38
out like a light 17
out of my house 22
out of mind 55
out of time 18
out of love 16
out of the way 896