The actress translate Turkish
999 parallel translation
What? You are the actress Lola Lola?
Sen aktrist Lola Lola'sın.
In her trial at the criminal court today, an unanimous jury found the actress Mary Baring guilty of the murder of Ellen Moore, wife of theatre director Moore, and sentenced her to the death penalty.
Ağır ceza mahkemesinin bugünkü duruşmasında, jürimiz oyuncu Marry Baring'i tiyatro yönetmeni Bay Moore'un eşi Ellen Moore'un öldürülmesinden oybirliğiyle suçlu bulmuş ve ölüm cezasına çarptırmıştır.
Yvonne, the actress, this guy's wife.
Bu herifin aktris karısı, Yvonne.
The Poet and the Actress.
Ve Aktrist. Aferin sana! Seyirciler kalabalık.
The Actress and the Count
Aktrist Ve Kont
- The actress
- Aktrisim.
The actress
Aktris.
- The actress?
- Şu artist?
They say he came from Mlle Armfeldt's house, the actress...
Aktris Matmazel Armfeldt'in evinden geldiğini söylediler.
Is that Desiree, the actress?
Aktris Desiree değil mi?
Ludwig, our oldest, has set his mind on marrying the actress Henriette Mendel.
En büyük oğlumuz Ludwig Henriette Mendel adındaki artistle evlenmeyi aklına koymuş.
I was hired when it was discovered that the actress and I had the same measurements.
Aktiristle benim aynı ölçülerde olduğumuz keşfedilince ben işe alınmıştım.
Everyone should remember my mom as one of the greatest movie stars, but instead of becoming an actress, she wanted to become a singer just like me.
Zamanında annemin beyaz perdeye hükmeden bir yıldız olduğunu herkes hatırlıyor, ama aslında o bir şarkıcı olmak istemiştir.
I ask my viewer to understand that in the following I let the same actress portray many different patients of related nervous disorders.
Filmin izleyen bölümünde sinir bozukluğu olan farklı farklı hastaların canlandırmasını aynı aktrise yaptırdım. Seyircilerimden bu durumu anlamalarını rica ediyorum.
However, I must point out that the accused is a talented actress.
Bununla birlikte, zanlının yetenekli bir oyuncu olduğuna da dikkat çekmeliyim.
Sam goes on a tear up in the city and picks up a woman, some foreign actress, and he's going across the country with her.
Sam şehirde çılgınca eğleniyor, yabancı bir aktris ile dostluk kuruyor ve lüks kamarasında onunla birlikte ülkenin bir ucuna gidiyor.
Except for the French actress.
Fransız aktris dışında.
That is the formerly famous actress of Qiuliu play agency
Quiliu Şirketi'nde rol aldığı zamanlarda gerçekten çok ünlüydü.
Quite right, I am the famous actress Song Danping 1 0 years ago
On yıl önce, meşhur Song Danping'dim.
All my knowledge came from books, and I'd just finished a novel about a glamorous French actress from the Comédie Française.
Tüm bildiklerim kitaplardan geliyordu ve Fransız Devlet Tiyatrosu'ndaki harika bir Fransız aktris hakkında bir kitabı yeni bitirmiştim.
I hope you forgive me if I acted a little clumsy... but this is the first time I ever met an actress.
Biraz acemice davrandıysam umarım affedersiniz. İlk defa bir aktrisle tanışıyorum.
She's the most famous actress in Warsaw.
O, Varşova'nın en ünlü aktristi.
" The mime Baptiste Deburau passionately loves an actress named Garance.
Mim oyuncusu Baptiste Deburau, Garance isimli aktrise tutkuyla aşık olur.
She isn't the Kilgour charwoman she's a consummate actress.
O Kilgour'un gündelikçisi değil, tam bir aktris.
Perfectly thrilling. I'm convinced that you must wait until you have the right actress for the part.
Rol için doğru aktrisi bulana kadar beklemen gerektiğine inanıyorum.
How is the great tragic actress getting along? Okay.
Büyük drama oyuncusu nasıl?
To be a good actor or actress, or anything in the theatre, means wanting to be that more than anything else.
Tiyatroda iyi bir oyuncu olmak.. .. onu dünyada herşeyden çok istemek demektir.
A great actress at the peak of her career.
Kariyerinin doruğunda büyük bir oyuncu.
Sometimes as we watched, she'd clutch my arm or my hand... forgetting she was my employer. Just becoming a fan, excited about that actress up there on the screen.
Bazen filmi izlerken, kolumu veya elimi tutardı, iş verenim olduğunu unutarak, ekranda izlediği oyuncudan heyecanlanmış bir izleyici gibi.
"... as the leading young actress... "
"... çocuk başrol oyuncusu olarak... "
Popular Young Radio Actress Throws Herself Into the Isère.
" Meşhur, Genç Radyo Aktristi Kendini Isére'e Attı.
The first time I saw Jonathan, I was not a woman or an actress.
- Jonathan'ı ilk gördüğümde bir kadın yada aktris değildim
The next time I saw him, five years later I wasn't an actress. I was a nothing.
- Onu beş yıl sonra gördüğümde bir aktris değildim bir hiçtim
The best actress. The best box office.
- En iyi aktris, en iyi gişe
He'll get you an actress prettier than the one you expected.
Umduğunuzdan daha güzel bir şarkıcı getirecek.
The organ tones of an old-fashioned actress, yes.
Eski-moda bir artistin haykırışlarını mı? Evet.
( ACTRESS ) I know it, Joe, but the others will take a lot of convincing.
Biliyorum Joe ama ötekileri daha iyi ikna etmen gerekir.
To present this year's award for the best actress...
Bu yılın en iyi kadın oyuncu ödülünü vermek üzere...
Those nominated for the best performance by an actress are :
En iyi kadın oyuncu ödülüne aday gösterilenler şunlar...
There we are now, the Sherwood sisters... one would-be writer and one would-be actress... in search of fame, fortune, and a for rent sign on Barrow Street.
İşte karşınızdayız, Sherwood kardeşler biri sözde yazar, diğeri ise aktris. Ünün, talihin ve Barrow Sokağında kiralık bir yerin arayışındayız.
- Miss Armfeldt, the great actress...
- Bayan Armfeldt, büyük aktris...
The part should go to a younger actress.
O rolü daha genç bir aktris oynamalı.
Maybe we'll meet the great actress.
Belki büyük aktrisle de tanışırız.
AND THE BEST ACTRESS AWARD
VE EN İYİ KADIN OYUNCU ÖDÜLÜ
Listen, we took the bear to the house of that actress, and when the police tried to arrest us, we tied one of them on the back of the bear and shoved them both into the river!
Ayıyı aktristin evine götürdük ve polis bizi tutuklamak isteyince, birisini ayının arkasına bağladık ve ikisini de nehre ittik!
The Emperor of Austria is to become the brother-in-law of an actress?
Avusturya İmparatoru, bir artistin eniştesi mi olacak?
These potions are only affordable for princesses countesses and one or the other leading actress.
Bu iksirleri almaya ancak prenseslerin, konteslerin ya da baş aktrislerin gücü yeter.
Atkinson says, "A new star was born." "Lora Meredith, an actress who heretofore has been hiding her light... " somewhere in the hinterlands, gave a great performance in a small part last night. "
Atkinson diyorki "Yeni bir yıldız doğdu Lora Meredith, o bir aktris sahne ışıklarının arkasında saklanan iç bölgelerde gözlerden uzak... dün gece muhteşem bir performansdı."
Teresa is a popular actress extremely close to the Minister of Posts and Telegraphs.
Teresa popüler bir aktris... üstelik Posta ve Telgraf Bakanı'na son derece yakın.
- Offered to the gorgeous Swedish actress.
Şu anda İsveçli güzel oyuncuya pizza yediriliyor.
Known far and wide, Mr. Pierce, as the leading child actress on the stage.
Sahnelerdeki en ünlü çocuk aktris olarak tanınır.
actress 66
the autotrophs began to drool 82
the actor 54
the apocalypse 36
the accountant 17
the accident 58
the airport 62
the air 87
the attic 32
the architect 42
the autotrophs began to drool 82
the actor 54
the apocalypse 36
the accountant 17
the accident 58
the airport 62
the air 87
the attic 32
the architect 42
the armory 16
the address 54
the all 89
the asshole 16
the affair 31
the answer is 144
the answer is no 232
the apartment 34
the answer is yes 95
the animals 29
the address 54
the all 89
the asshole 16
the affair 31
the answer is 144
the answer is no 232
the apartment 34
the answer is yes 95
the animals 29
the artist 45
the arm 18
the anger 33
the art 27
the angels 28
the americans 76
the authorities 21
the army 80
the android 74
the accent 16
the arm 18
the anger 33
the art 27
the angels 28
the americans 76
the authorities 21
the army 80
the android 74
the accent 16