The american translate Turkish
11,699 parallel translation
It cost the American taxpayer $ 4.5 billion each year just to pay the air conditioning bills for those wars.
Bu savaşlarda sırf klima faturaları Amerikan vergi mükelleflerine yılda 4.5 milyar dolara patladı.
The American Embassy offered little to no help in dealing with the Ministry of Customs.
Amerikan Elçiliği, Gümrük Bakanlığı'yla görüşmede neredeyse hiç yardımcı olmadı.
For once, the American taxpayer is getting a good deal on a defense contract.
Amerikalı vergi mükellefleri bir kez olsun hesaplı bir savunma sözleşmesine kavuştu.
Man, fuck the American taxpayer.
Sokarım Amerikan vergi mükelleflerine.
Sir, if I may, if the American public saw that President Nixon has a relationship with the most influential entertainer on the planet,
Efendim bir şey diyeceğim. Amerika halkı Başkan Nixon'ın gezegenin en nüfuzlu şovmeniyle bir ilişkisi olduğunu görseydi bunun yararı çok olabilirdi.
Give us the American.
Bize Amerikalı'yı ver.
Did you see the American guy?
Amerikalı adamı gördün mü?
We've located Chan and the American.
Chan ve Amerikalı'nın yerini tespit ettik.
Right now, by the grace of God and the media, we are the face of the American military, and you will act accordingly.
Şimdilik, Tanrı'nın ve medyanın lütfuyla, Biz Amerikan ordusunun yüzüyüz, Ve buna göre hareket edeceksin.
You invite journalist to your family home, and then the American...
Gazeteciyi aile evine davet ediyorsun ve sonra da Amerikan...
The American government attempted to contain the outbreak by detonating a bomb.
Amerikan hükümeti bir bomba attarak salgını engellemeye çalıştı.
Good morning captain stanaforth, I'm Mrs. Wilson, and I'm going to be monitoring the student q and a for the American youth in science program.
Günaydın kaptan Stanaforth. Ben Wilson. Bilim programlarında okuyan Amerikalı gençler için öğrenci soru cevap etkinliğini başlatacağım.
We're participating in the American Dream.
Amerikan rüyasına adımımızı atıyoruz.
Nor we expect that Superman would give some kind of a statement to the Senate to the American people, and of course to the world.
Superman'in Senato'ya, Amerikan halkına ve elbette dünyaya bir çeşit ifade vereceğini beklemiyorduk.
Same journey, different results. Of course, that was the Canadian Horseshoe. What no one has ever done is survive the American side.
elbette, kanadı at nalı sayesindeydi hiç kimsenin yapmamış olduğu şey amerikan tarafında hayatta kalmak intiharlar için harika, turşu fıçıları ve dalgıç hücreleri için değil.
The American side?
Amerika tafında mı?
David, when Tata was a young boy, dedushka used to play all the American Western TV programs for him, eh?
David, ne zaman Tata Küçük bir çocuktu, dedushka kullanıldı Onun için tüm Amerikan Batı TV programlarını oynamak için, ha?
" of the American people.
Amerikalılar adına...
I will not be executed for propaganda as my son and the American people see me on fucking YouTube for the rest of their lives.
Oğlum ve Amerikan halkı hayatlarının sonuna kadar YouTube'da benim propaganda uğruna idam edilmemi izlemeyecek.
It is not the purpose of the Amateur Athletics Union or the American Olympic Committee or the International Olympic Committee to tell Germans how to govern their affairs.
Almanlara, ilişkilerini nasıl yürüteceklerini söylemek ne Amatör Atletizm Birliği'ne ne Amerikan Olimpiyat Komitesi'ne ne de Ulusal Olimpiyat Komitesi'ne düşer.
The American people need champions to remind them what they're capable of.
Amerikan halkına, neler başarabileceklerini hatırlatmak için şampiyonlara ihtiyacı var.
I'm surprised you can still see the American people from all the way up there in your skyscraper.
Gökdelenin en tepesinden Amerikan halkını hala görebilmene şaşırdım.
No, but I can urge each athlete to search their conscience, and I know a lot of people on the American and the International Committees who feel the way I do.
Ama her atletin vicdan muhasebesi yapmasını teşvik edebilirim. Amerikan Komitesi ve Ulusal Komite'de benim gibi hisseden çok kişi var.
I love the American flag out front.
Öndeki Amerika bayrağına bayılıyorum.
Love the American flag out front.
Ön taraftaki Amerika bayrağına bayılıyorum.
Look, I don't want to come off as the ugly American here.
Dinle, çirkin Amerikalı gibi görünmek istemem.
Tickertape parades are the order of the day for all our brave American GIs, both those who came back and those courageous boys who have given their lives.
Geri dönen ya da hayatlarını feda eden bütün korkusuz Amerikan askerlerinin anısına günün konusu geçit törenleri.
After coming here and making all that money, they split back to England, start saying all this anti-American stuff, speaking against us in the press.
Gelip o kadar para kazandıktan sonra İngiltere'ye dönüp Amerikan karşıtı şeyler söylemeye, aleyhimizde konuşmaya başlıyorlar.
Your voice has four of the six intonation patterns we use to define American English.
Gönderdiğiniz kayıt Amerikan İngilizcesi'ni tanımlamak için kullandığımız 6 tonlama kalıbının 4'üne sahiptir.
Neighbours placed the suspect at the scene and..... a black man with an American accent. Go on.
Komşular şüpheliyi olay yerinde gördüklerini ifade etmiş ve yanında da Amerikan aksanlı siyahi bir adam varmış.
- The other American?
- Şu diğer Amerikalı mı?
Police are calling it one of the largest cash heists ever on American soil.
- Emin misin? Polis bu olayı, Amerikan topraklarındaki en büyük soygunlardan biri olarak lanse etti.
American soldiers strong and true, the best in the world at what they do.
Amerikan askerleri güçlü ve gerçek, Yaptıkları işte dünyanın en iyisi.
These are American heroes, here at the personal invitation of Mr. Norman Oglesby.
Bunlar Amerikan kahramanları, Bay Norman Oglesby'nin kişisel davetiyesinde.
You're the real American heroes.
Sen gerçek Amerikalı kahramanlarsın.
And Henry Howell, from the New York Herald Tribune.American.
New York Herald Tribune'den Henry Howell. Amerikan gazetesi.
With concerns that Chinese authorities may not be telling the whole story, American officials are tightening screenings at all points of entry to the United States.
Çinliler tüm olanları anlatmasa da Amerikalı yetkililer ABD'ye tüm giriş noktalarını sıkı incelemeden geçiriyor.
Die deutsche Hot Bot Corporation trying to break into the US market walking Is currently running the beta test of a new series of lifelike Sexrobotern for American consumers.
Alman şirket Seksi Robot Firması... Birleşik Devletler piyasasına açılmaya çalışıyor. SEKSİ ROBOT?
Jackass, what the hell you trying to do, make scout team All-American?
Ahmak, Ne yapmaya çalışıyorsun, yedek takımını all-star mı?
In The Quiet American they say :
'Quiet American'diyor ki :
She's an American, from the Connecticut branch of the Delancey family.
Delancey ailesinin Connecticut'a yerleşmiş Amerika'lı akrabalarından.
Just writing a song about the, uh, plight of the Native American, so...
Amerikan yerlilerinin durumu hakkında bir şarkı yazıyorum.
Our American friends have permitted a breach of the Statute of Secrecy, that threatens to expose us all.
Amerikalı arkadaşlarımız Gizlilik Kanunları ihlaline izin vermiş, bunlar hepimizi tehdit ediyor.
The only thing American about this place is that it used to be British.
Bu okulu Amerikalı yapan tek şey eskiden İngiliz olması.
Yup, it doesn't get any more American than this. And this is my high school, where I was taught that we have the greatest government in the world.
Yanlış giden bir şey varsa her zaman bana söyleyebilirsin.
I know that it must sound hypocritical for any American to talk about racial bigotry in other countries, but that is the whole reason we must not go to these games.
Biliyorum, hangi Amerikalı diğer ülkelerdeki ırk bağnazlığından bahsetse ikiyüzlülük olur. Fakat tam da bu yüzden bu oyunlara gitmemeliyiz.
I mean, I wouldn't ask, it's just that for some reason, the VBC use an American contractor and, I mean, no offense, but they're all, like, goatees and "fat-strong".
- Yani yoklukta kalmasam istemezdim ama VBC hep Amerikalı elemanları işe almış alınma ama hepsi keçi sakallı hem de hayvan gibi.
Well, that is officially the most American white lady story I've ever heard.
Bu duyduğum en Amerikan hikâyeydi.
Let us have the American version of this conversation.
Bir de bu konuşmanın Amerikan versiyonunu deneyelim.
- He was gonna feed you the kidney meat of the last two American guys we saw here.
- Sana böbrek etini besleyecekti. Burada gördüğümüz son iki Amerikalı çocuğun.
Adan Algonto Verde, has possibly kidnapped more American tourists in the hopes of obtaining ransom.
Adan Algonto Verde, muhtemelen kaçırıldı Daha fazla Amerikalı turist Fidye kazanma umuduyla.
the americans 76
the american dream 17
the american people 18
american 575
americano 30
americans 193
american dad 22
american idol 23
american accent 52
american woman 19
the american dream 17
the american people 18
american 575
americano 30
americans 193
american dad 22
american idol 23
american accent 52
american woman 19
american boy 23
american male 21
american dollars 16
the autotrophs began to drool 82
the actor 54
the apocalypse 36
the accountant 17
the accident 58
the airport 62
the attic 32
american male 21
american dollars 16
the autotrophs began to drool 82
the actor 54
the apocalypse 36
the accountant 17
the accident 58
the airport 62
the attic 32
the air 87
the architect 42
the armory 16
the address 54
the answer is no 232
the answer is 144
the asshole 16
the apartment 34
the all 89
the affair 31
the architect 42
the armory 16
the address 54
the answer is no 232
the answer is 144
the asshole 16
the apartment 34
the all 89
the affair 31
the answer is yes 95
the animals 29
the artist 45
the anger 33
the arm 18
the art 27
the angels 28
the authorities 21
the army 80
the accent 16
the animals 29
the artist 45
the anger 33
the arm 18
the art 27
the angels 28
the authorities 21
the army 80
the accent 16