English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / The dream

The dream translate Turkish

8,388 parallel translation
And where's the dream?
Hayal nerede?
- The dream?
- Rüyamda mı?
The game was up. The dream was over.
Plan suya düşmüştü, rüya bitmişti.
I prayed in church about your story about Jimmy in in the dream.
Hikayenle alakalı kilisede dua ettim Jimmy'nin rüyana gelmesiyle ilgili olan.
But I was so put off by the dream that I wasn't immediately shocked by the state of sleep paralysis, which normally is what it does.
Fakat uyku felci durumu tarafından hemen şok edilmediğim uykudan kurtulurdum. Ki normalde şok eder.
Definitely... I just feel the dream.
Gerçekten bunun sadece kötü bir rüya olduğuna inanmak istiyorum.
We're just kind of trying to keep the dream alive, you know?
Hayallerimizi hayatta tutmaya çalışıyoruz.
I thought at some point we were gonna sit in a big circle and bust out the dream journals.
Bir ara rüya dergilerden fırlamış gibi büyük bir dairede oturacağımızı sandım.
I just want to live with you just like in the dream I had. I won't let go of this hand no matter what.
Sadece seninle yaşamak istiyorum tıpkı rüyadaki gibi... ben bu elin beni bırakıp gitmesine izin vermeyeceğim.
" His dream was to be free as the wolves.
Hayali kurtlar kadar özgür olmaktı.
"of children's faces, " and the mother's face... "We dimly dream it... till the vision clears."
Çocukların yüzlerini ve annenin yüzünü görüntü kaybolana kadar belirsiz biçimde hayal ettiğimiz. "
As soon as the baby gets here this is all gonna seem like a bad dream, OK?
Bebek aramıza katıldıktan sonra bunların hepsi kötü bir rüyadan ibaret olacak, tamam mı?
I'm just saying that I wouldn't let the fact that you have a little cuca get in the way of your dream!
Yani söylüyorum ki senin rüyanın önüne geçen küçük bir.. ... kukun olduğu gerçeği var!
- I'm just saying I wouldn't let the fact that I have a little cuca get in the way of my dream.
- Sadece söylüyorum Hayalimin önüne geçen bir kukum olduğu gerçeğini yabana atamam.
It's the fulfillment of a dream.
Bir düşün gerçekleşmesi gibi.
And the 1955 part of "Back to the Future," I think represents this kind of dream-like Technicolor, which I think has such resonance with what we're trying to do with Secret Cinema, which is this sense of romance,
Secret Cinema'da bizim yaratmaya çalıştığımız yankı... "Geleceğe Dönüş" ün 1955 yılı bölümündeki rüya benzeri renkler, romantizm hissi, tutku, istediğin her şey olabilirsin hissi.
- He's an absolute dream. - [Adam F. Goldberg] I remember my mom came back from the movie theater and said to me, " I just saw this amazing movie called'Back to the Future.'
Annemin sinemadan geldikten sonra, "Geleceğe Dönüş" "diye harika bir film izledim" dediğini hatırlıyorum.
That kid is our little slice of the American pie dream.
O çocuk bizim Amerikan rüyası pastamızın bir dilimi.
I shall dream up some advice, and in the morning, dish it up with fresh eggs.
Rüyamda sana verecek bir öğüt arayayım, sabaha da taze yumurtalarla sofraya otururuz.
After the deportation of parents I walked as in a dream.
Ebeveyneler sınır dışı edildikten sonra bir rüyada gibiydim.
This story of Oscar Vazquez is a story of America, and it's the story of the Dream Act.
BİRKAÇ AY SONRA OSCAR GÖÇMEN MUHAFAZAYA TESLİM OLDU VE SINIRDIŞI EDİLDİ 11 AYINI MEKSİKA'DA BİR TORNACI DÜKKANINDA GEÇİRDİ Oscar Vazquez'in hikayesi, Amerika'nın hikayesidir ve DREAM Act'in hikayesidir.
For all the people who don't have the guts to live their dream. Why don't you write a book?
Hayallerini yaşayacak cesareti olmayan insanlara dair bir şeyler.
"with the happiest ending you could dream of,"
"Hayal edebileceğiniz en mutlu sonla bitiyor."
You open by talking about the American dream.
Amerikan Rüyasından bahsederek konuyu açtınız.
Part of the American dream is class mobility.
Amerikan Rüyasının bir kısmı sınıf hareketliliğidir.
The American dream, like many ideals, was partly symbolic, but partly real.
Amerikan Rüyası tıpkı diğer idealler gibi kısmen sembolik ama kısmen gerçektir.
Aunt Hildy, she is, like, a really, really simple woman, so all she probably wants is just for us to come together for the holidays, so you can keep your Christmas Dream
Hildy halam çok ama çok sade bir kadındır. Muhtemelen tek isteyeceği tatilde hepimizin bir araya gelmesidir. Noel Hayali'ne gerek yok.
Why don't we take a picture? Let's say, "Christmas Dream Wish," - right here into the camera.
Bir resim çektirip kameraya Noel Hayali Dileği demiyoruz?
You know, this is what the Christmas Dream Wish is all about, bringing families together, and I-
Aileleri bir araya getirmek.
'I get like that all the time.''l have a scary dream.
Sürekli oluyor böyle. Ben de bir rüyamı anlatayım.
- He was a dream for drug users, because he was very technically adept and he was able to hide both the website that he put together and the actual sales of illegal drugs that the drug sellers would, uh, make on his website.
- O uyuşturucu kullanıcılarına yönelik bir rüya oldu O çok teknik olduğu için usta ve o gizlemek başardı Web sitesi, hem O arada koymak ve yasadışı fiili satış uyuşturucu uyuşturucu satıcıları
I remember the architecture of this world, of this dream, it was just very angular, and I'm just kind of walking on it.
Bu rüyadaki dünyanın mimarisini hatırlarım. Çok açısaldı ve ben öylece geziyordum.
So I had a dream about Freddy Krueger, and he obviously wanted to kill me, wanted to harm me, wanted to scare the crap out of me, and I believe that that fear...
Freddy Krueger'ı rüyamda gördüm ve adam cidden beni öldürmek istiyordu. Bana acı çektirmek istiyordu. Beni korkudan öldürmek istiyordu...
Slow dream drowning in the soft, black sea.
Yavaş bir rüya yumuşaklığın, kara denizin içinde boğulup gidersin.
That would have been a dream lot for my baby. Something bigger and brighter is just around the corner.
Daha büyük ve daha iyi bir fırsat kapımıza gelecek, göreceksin.
- I didn't dream about the monster.
Rüyamda canavar görmedim.
I had the weirdest dream.
Garip bir rüya gördüm.
That's his dream, to play in the pro league.
Bu, onun hayali. O, harika!
So if you're gonna show me the error of my ways, do it from the cedar deck of your four-bedroom, two-and-a-half-bath American dream that you earned the same way I earned mine.
Hatalarımı yüzüme vurmak istiyorsan bunu benimle aynı işi yaparak elde ettiğin dört yatak odalı,... üç banyolu Amerikan rüyası evindeki masandan yap olur mu?
This was the beginning of my dream.
Bu, hayalimin başlangıcıydı.
The programs that you want to scale back or dismantle are the bedrock of the American dream.
Küçültmek ve yürürlükten kaldırmak istediğiniz programlar Amerikan rüyasının temel taşları.
No, I'm sorry, they were the bedrock of the American dream.
Değiller. Kusura bakma ama Amerikan rüyasının temel taşları idiler.
I was making a lot of money living the New York dream, until he bought me.
New York rüyasını yaşayabilmek için epey para kazanıyordum, ta ki o beni alana dek.
I know I will. The American dream.
Ben geleceğim biliyorum.
When Terekhova was awakened by the prince's kiss, it was as if my own life briefly turned into dream.
Terekhova prensin öpücüğüyle uyandığın da bu kendi hayatımı kısaca bir rüyaya dönüştürmüştü.
I suppose I got caught up in the whole diversity dream, because I wanted this for you, Trey - - for this city, this nation.
Sanırım çeşitli rüyalara yakalandım. Çünkü bunu senin için istemiştim. Bu şehir, bu ulus için.
And I felt the warmth of your hand. It surely is the good dream. Gahee...
O sırada elinin sıcaklığını hissettim rüyanın gerçek olmasını istiyorum... gahee acını hissedebiliyorum.
It surely is the good dream.
Güzel bir rüya.
Forgive me Your Majesty, I couldn't unite your children you always wanted them to stay together you built the Sheesh Mahal ( Palace of Mirrors ) with that dream...
Affet bizi Majesteleri, çocuklarını birleştiremedim. Sen hep onların bir arada olmasını istemiştin. Sheesh Mahal'ı bu hayallerle yaptırmıştın.
And I wasn't about to let that dream go down the crapper too.
Ve bu rüyanın da kenefe gitmesine izin vermeyecektim.
And the one who woke you up from your dream... was me.
Seni rüyandan uyandıran kişi de bendim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]