English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / They're really

They're really translate Turkish

3,605 parallel translation
They're really awesome.
- Çok güzel.
You know what I think they're really pissed off about?
Aslında niye sinirlendiler söyleyeyim mi?
I mean aside from costing us a whole lot of money, they're also really unsightly.
Hem çok pahalıya mal oluyorlar, hem de göze hoş görünmüyorlar.
And really they're all converging on eastern Kansas.
Tüm fırtınalar Kansas'ın güneyine kayıyor.
I mean, this could be good for you and it could be a huge hit and it's really the only way they're gonna keep us together.
Yani senin için de iyi olur. Büyük bir başarı yakalayabiliriz. Bizi birlikte tutmalarının tek yolu bu.
Look, you're feeling really emotional now, and I know things feel like they're final, but they're definitely not.
- Şu anda çok duygusalsın. Biliyorum, her şey bitti gibi geliyor ama kesinlikle bitmedi.
So you really have no idea who they're from?
Demek sen onların kimden geldiğini gerçekten bilmiyorsun?
They're really ashamed on their actions,
Yaptıklarından gerçekten de utanıyorlar.
They're really pretty.
Çok hoşlar.
And they're not geeks, they're just really big fans.
Ve onlar asosyal değil, Sadece büyük hayranlar.
But anyway, they're both really cute... and I don't know...
Neyse işte hepsi de gayet sevimli adamlar.
- And they're really good.
- Evet, hep çok iyi oluyorlar.
They're all really sort of days off for you, though, aren't they?
Aslında bütün günler senin için boş gün sayılır, değil mi?
They're really good.
Güzel oldu.
They're an opportunity to tell the person you've had a secret crush on all year how you really feel about them.
Onlar yıl boyu gizli bir aşk duyduğun kişiye hislerini açma fırsatı olarak kabul ediliyorlar.
They're really tough.
Zor durumdalar.
- Yeah, they're really good.
- Evet, bayağı iyiler.
They're doing really well.
Çok iyi gidiyor.
can be really rewarding because they're hard, you know?
Evet. - Chris harika biri.
They're really moving out.
Gerçekten taşınıyorlar.
Do you really think they're going to let you marry?
Gerçekten evlenmenize izin vereceklerini mi düşünüyorsun?
You'll see what they're really like.
Gerçekte nasıl olduklarını göreceksin.
Man, they're really committing to this hoax.
Dostum, gerçekten bu oyunu oynuyorlar.
Yeah, not to mention, they're really lame.
Evet, ondan bahsetmiyorum bile, çok ucuzlar.
They're really sparkly, and I know how much you love sparkles.
Çok parlak şeylerdi. Senin de parlak şeyleri çok sevdiğini biliyorum.
they'd still be fresh since they're not really food.
Ayrıca gerçek bir yiyecek olmadığından hâlâ taze olurlar diye düşündüm.
Like titties, except they're your older sister's so you don't really wanna keep looking at them.
Meme gibi işte ama ablanınkiler. Pek öyle bakası gelmiyor insanın.
They're going to be really happy to see me.
Eminim beni görünce çok mutlu olacaklar.
Not really. I think they're a repeat of whatever he saw when he was unconscious.
Sanırım bilinci kapalıyken her ne gördüyse onların yansımaları.
See, unlike you, they're having a really hard time letting her go.
Senin aksine onların Carrie'den vazgeçmesi zor.
They're really gay.
Çok kız işi.
And so it really meant a lot That my parents, although they're divorced,
Annem ve babamın boşanmış olmalarına rağmen, "dinle senin için orada olacağız"
They're a little grainy, but they, really show off his profile.
Biraz karıncalı çıkmışlar ama epey iyi görünüyor.
Tests like these... They're really open to interpretation.
Bu tür tesler yoruma çok açıktır.
Then you of all people should know what it's like to have your heart ripped out and to listen to bureaucrats tell you that they're trying... Really trying... and all the while, that thing is out there that did you injustice, and nothing is gonna happen unless you do something about it.
O zaman sen kalbinin parçalanıp yerinden çıkartılmasını ve bürokratların gerçekten çabaladıklarını dinlemenin nasıl olduğunu ve sonra da seni bu duruma düşüren şeyin dışarda olduğunu ve sen bir şey yapmadığın müddetçe bir şeylerin değişmeyeceğini herkesten daha iyi bilirsin.
They're really nice.
İyi çocuklar.
I can sleep at least, but I don't really think they're helping with the dreams.
En azından uyuyabiliyorum ama aynı şeyi rüyalarım için söyleyemem.
The point is, sometimes things look bad, and they're really not.
Asıl önemli olan bazen kötü görünen şeyler, aslında gerçeği yansıtmazlar.
Just a few, but they're really nice.
Birkaç tane falan ama hepsi çok iyi çocuklar.
They're really nice paintings.
Gerçekten güzel resimler.
They're really detailed.
Oldukça ayrıntıIılar.
They're divine, really.
Harikalar. Gerçekten.
Sometimes things look bad, and they're really not.
Bazen herşey olduğundan kötü görünür.
Chicks dig hot guys who are willing to get naked for a calendar, but what they're really looking for is a guy who will get naked emotionally.
Kızlar bir takvim uğruna soyunan erkeklere bayılır ama esas aradıkları duygusal anlamda açık olan erkeklerdir.
And they're really good schools, Sam.
Gayet iyi okullar, Sam.
This is only temporary. I don't even think you need all these beauty products, Rachel,'cause they're not really having the desired effect.
Bu güzellik ürünlerine ihtiyacın bile yok, Rachel, hiçbiri istenen etkiyi yaratmıyor.
They're like really, really tiny little girl balls.
Böyle, küçücük, ufacık küçük kız taşakIarı gibi.
They're dreary, really, aren't they?
Çok kasvetli değiller mi?
It's so I can help you with your suitcases, Ana, they're really heavy.
Valizini taşımaya yardım edebilirim, Ana,... gerçekten ağırlar.
So they're all waiting for him at the church, all the hoi polloi, but the thing is, Martin, this duchess, she only wants Robert to spite the fella she's really after.
Herkes onu kilisede bekler, bütün ayak takımı da orada ama olay şu Martin, şu düşes Robert'ı sadece peşinden koştuğu arkadaşlarına nispet için ister.
They're really good.
Gerçekten iyiler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]