Want something translate Turkish
20,262 parallel translation
- Want something more cop-like.
- Polissi bir şey istiyorum.
You so-called drunks want something to feel shitty about?
Siz sözde sarhoşlar boktan hissetmek mi istiyorsunuz?
We kind of thought we nailed it with Tables, but you say you want something light, fun, inviting.
"Masalar" la işi hallettiğimizi düşünmüştük ama cıvıl cıvıl, eğlenceli, çekici bir şey istediğini söylüyorsun.
But most of all, you want something that delivers a step-by-step guide to all of the nuances of your platform.
Ama en önemlisi, platformun bütün ayrıntılarına adım adım rehberlik edecek bir şey istiyorsun.
Remember, Walt, you want something from this guy, but you can't let him know.
Unutma Walt, adamdan bir şey öğrenmek istiyorsun, onun öğrenmesine müsaade etme.
Francisca : Do you want something to eat?
Yiyecek bir şey ister misin?
If the people are hungry, they want something that lifts them up.
İnsanlar açsa morallerini düzeltecek bir şey olmasını isterler.
- Did you want something?
- Bir şey ister miydiniz?
I want something more personal for Winston.
Winston için daha kişisel bir şey istiyorum.
You know, I think I do want something from the kitchen.
Düşündüm de mutfaktan istediğim bir şey var.
I hope that we all learned something today, because I don't ever... want to have to do that again.
Umarım bugün hepimiz bir şeyler öğrenmişizdir çünkü bir daha bunu asla yapmak istemiyorum.
Because I need to do something, and she'll want to help me.
Çünkü birşeyler yapmam gerekiyor, ve bana yardım etmek isteyecek.
Do you want to eat something?
Bir şey yemek ister misin?
I want to show you something.
Sana bir şey göstermek istiyorum.
And then this one if you want to change the channel, if you want to watch something different.
Bununla da farklı bir şey izlemek istersen... -... kanalı değiştirebilirsin.
Then I've got something you'll want. Look out!
O halde elimde isteyebileceğiniz bir şey var.
I want to show you something, come here. Loading image 2643.
- Sana bir şey göstermek istiyorum, buraya gel.
That something else I don't want to know about?
Bu da bilmek istemeyeceğim şeylerden biri mi?
I want to ask you something...
Bir şey soracağım.
Is there something you want to tell me about Mr. DeJean?
Bay DeJean'le ilgili söylemek istediğiniz bir şey var mı?
I want you to understand something, ladies.
Hanımlar, birşeyi anlamanızı istiyorum.
Something about that voice made me want to tell it to go home.
O seste eve gitmesini söylemek istediğim bir şey var.
I saw something in you, something most people don't know you have, and it kills me that instead of sharing it with the world, you want to hide it under some wonderland unicorn nonsense.
Sende bir şey gördüm, çoğunun göremediği bir şey. Bunu dünyayla paylaşmak yerine tek boynuzlu atın altına saklamak istemen beni kızdırıyor.
I want to do something real.
Gerçek bir şey yapmak istiyorum.
You want to double-bag something else?
Başka bir şeyi "iki kat poşet" yapmak ister misin?
But now I want to say something that was left out, that you didn't say, but I'm going to.
Ama bir şey daha eklemek istiyorum. Siz söylemediniz ama ben söyleyeceğim.
Come over here, I want to show you something.
Buraya gel, sana bir şey göstermek istiyorum.
I want to ask you something...
Bir şey sormak istiyorum sana.
Wow, I never thought there'd be something I'd want to stare at longer than that car wreck on the way here.
Gelirken gördüğümüz araba hurdalığından başka bir şeye uzun uzun bakmak isteyebileceğim hiç aklıma gelmemişti.
So you want us to look for something that reflects heat in the middle of the African desert? It's like looking for a drop of water in the ocean.
Okyanusta bir su damlasını aramak gibi.
That makes sense- - if you don't want people to think you have something valuable, don't post thugs outside.
Mantıklı... insanların değerli bir şey sakladığını düşünmesini istemiyorsan dışarı adam koymazsın.
There's something we need to, erm... er... yeah, the way you drift in and out whenever you want.
İhtiyacımız olan bir şey... evet, istediğin zaman içerde ve dışarda bırakmanın yolu.
You sure you don't want to try an audition, something?
- Seçmelere falan katılmak istemediğine emin misin?
I just want to read something.
Sadece bir şeyler okumak istiyorum.
I want to show you something. I was going through some old stuff the other day, and I randomly came across this old letter it's from our Camp Canyon Grove...
Geçenlerde eski anılara bakarken tesadüfen bu eski mektuba denk geldim.
There's something I want to show you.
Sana göstermek istediğim bir şey var.
Something people want, like a TV.
İnsanların isteyeceği şeyler, mesela televizyon falan.
Want to see something awesome?
Muhteşem bir şey görmek ister misin?
Something you want to talk about?
Konuşmak istediğin bir şey mi vardı?
Would you fancy a shag, or want to just hold hands or something?
Sevişmek ister misin, yoksa sadece el falan mı tutuşalım?
I want to show you something.
Sana göstermek istediğim bir şey var.
Alex, I have to ask you something and I want you to tell me the truth.
Alex, sana bir şey soracağım ve bana gerçeği söylemeni istiyorum.
I just... I don't want you to think that we're, like, starting something up again.
Bizim tekrar biraraya geldiğimizi düşünmeni istemem.
Something that you want, too.
İstediğin bir şey.
I want to say something to you before we say good-bye.
Veda etmeden önce sana bir şey söylemek istiyorum.
I don't want to fold it into something greater!
Sana daha harika bir şey söyleyeceğim.
They want to hear you say something.
Bir şeyler söylemeni istiyorlar.
They want to hear you say something inspiring.
İlham verici şeyler söylemeni istiyorlar.
Why would you want to ruin something so beautiful?
Çok güzel bir şeyi berbat etmek ister misin?
Do you have something you want to ask me about Dr. Campbell?
Bana Dr. Campbell hakkında sormak istediğin bir şey var mı?
Why would you want to go do something like that?
Neden böyle bir şey yapmak istiyorsun ki?
want something to drink 52
want something to eat 30
something went wrong 81
something 1990
something came up 177
something happened 421
something's happening 161
something like that 1529
something's not right 271
something on your mind 83
want something to eat 30
something went wrong 81
something 1990
something came up 177
something happened 421
something's happening 161
something like that 1529
something's not right 271
something on your mind 83
something special 67
something bad happens 16
something's wrong 881
something is wrong 141
something's wrong here 34
something wrong 855
something's coming 64
something bad 90
something's bothering you 28
something to eat 69
something bad happens 16
something's wrong 881
something is wrong 141
something's wrong here 34
something wrong 855
something's coming 64
something bad 90
something's bothering you 28
something to eat 69