We are so sorry translate Turkish
191 parallel translation
We are so sorry, Mr. Bogardus.
- Çok üzgünüz. - Sorun değil, Rahibe.
Mr. Danner, we are so sorry. Please, please accept our apologies.
Bay Danner, çok üzgünüz, lütfen, lütfen özürlerimizi kabul edin.
Dad, we are so sorry!
- baba, biz üzgünüz.
We are so sorry.
Çok üzgünüz.
- We are so sorry.
- Çok üzgünüz.
We are so sorry. Our creep radar didn't go off with him at all.
Üzgünüz ama radarlarımız onu farkedememiş.
- Oh, Phoebe, honey, we are so sorry.
- Phoebe, tatlım üzgünüz.
- Mrs. Forman, we are so sorry.
- Bayan Forman, çok üzgünüz.
We are so sorry.
Biz çok üzgünüz.
We are so sorry about all the distractions.
Bütün bunlar için, çok özür dileriz.
Debra, we are so sorry.
Debra çok üzgünüz.
Oh god! Val, we are so sorry.
Val, çok özür dileriz.
Honey, we are so sorry.
Tatlım, çok üzüldük.
We are so sorry, Devin, Eric.
Çok üzgünüz. Devin, Eric.
"We are so sorry." Did you just apologize to him?
"Çok üzgünüz." mü? Ondan özür mü diledin?
Uh, sir, we are so sorry for your loss. - O'malley, please take...
Beyefendi kaybınız için çok üzgünüz.
WE ARE SO SORRY FOR YOUR LOSS. DO YOU UNDERSTAND?
Kaybınızdan dolayı çok üzgünüz.
- We are so sorry to bother you.
- Rahatsız ettiğim için üzgünüm.
Mrs Travis, we are so sorry. We thought that you were dead.
Bayan Summers, özür dileriz, öldüğünüzü sanmıştık.
- We are so sorry, Mrs. Gaines.
- Çok üzgünüz Bayan Gaines.
We are so sorry for your loss, paulie.
kaybından dolayı üzgünüz, Paulie.
First I must tell you how sorry we are we had to treat you so badly at the frontier.
Öncelikle kusura bakmayın demek istiyorum sınırda size çok kötü davranmak zorunda kaldık.
That feels so good. I am sorry, mademoiselle. We are so very busy today.
Bu çok iyi geliyor! Üzgünüm, matmazel.
We are so sorry that it wasn't too convenient, but now things will become different. "
"... ama işler farklılaşacak. "
We were feeling so sorry for ourselves, we forgot we are celebrating Christmas with family.
Kendi adımıza öyle üzgündük ki Noel'i ailemizle kutladığımızı unuttuk.
If there's another way we can help... I'm sorry you are so intransigent.
Bu kadar uzlaşmaz olduğunuz için üzgünüm.
I am sorry we are not getting along! So if you wanna leave, just leave!
Gitmek istiyorsanız gidebilirsiniz!
- mr. henderson, we so sorry. - are you coming?
- Bay Henderson, üzgünüz.
I'm sorry we're so late. The others are just parking the car.
Çok geç kaldığımız için özür dilerim.
I just want you to know how sorry we are, that things got so fucked up with us and Mr Wallace. It...
Bay Wallace ile aramızda böyle kötü şeyler olmasına gerçekten çok üzüldük.
We are truly sorry and we humbly repent so that we may delight in Thy will and walk in Thy ways to the glory of Thy name.
Gönülden tövbe ediyoruz... ve... ediyoruz ki senin emirlerinin ve mübarek adının yolunda... yürüyerek cennetine ulaştır bizi.
Most of these are booby-trapped, so if we hear a loud bang... sorry.
Bubi tuzakları olabilir, eğer bi çığlık duyarsak... üzgünüz.
Sorry if we seem a little pushy, but we are in a hurry and you're obviously the best mechanic on the planet, so...
Acele ettirdiğimiz için üzgünüm. Ama acelemiz var ve anlaşılan gezegendeki en iyi tamirci sensin..
We are so, so, so, so, so... so sorry.
Çok, çok, çok, çok...
I'm sorry, so where are we?
Affedersin, neredeydik peki?
Sorry, but we are so not having that conversation.
Üzgünüm, ama o konuya girmeyeceğiz.
I'm sorry, you said... 5.968,42 So what are we looking at?
Tamam hesap nedir?
Oh, dear goodness. We are so very sorry.
O kadar çok üzgünüz ki.
It's great seeing you again. And we are so, so sorry about this entire episode.
Sizi tekrar görmek çok güzel ve bu yaşananlardan dolayı gerçekten çok üzgünüz.
Miss Blacklock, we are so very sorry to hear about Dora's death.
Bayan Blacklock, Dora'nın ölümüne hepimiz çok üzüldük.
Val, we are so, so sorry.
Val, özür dileriz.
We are so, so sorry.
- Çok üzgünüz.
Oh, well, um... Anyway, I'm sorry we had to cut our walk short today, but your shoes are dry and you finished your cocoa, so I bet you're pretty anxious to, you know, get on home, heh-heh.
Neyse, bugün yürüyüşü kısa kestiğimiz için üzgünüm ama ayakkabıların kurudu, kakaonu bitirdin yani bahse girerim eve gitmek için sabırsızlanıyorsundur.
We're so sorry for the confusion... Are you OK?
Karışıklık için üzgünüm.
We are so, so sorry for your loss.
Kaybın için çok, çok üzgünüz.
- Of course we are! So sorry we didn't kill you!
Sizi öldürmediğimiz için üzgünüz.
We are so incredibly sorry.
Çok üzgünüz.
Jo and I were at... the movies sorry so, who are we dealing with a bad man and a bomb in just over two hours
Jo ve ben sinemadaydık.
- So sorry, we are late.
Geç kaldığımız için üzgünüm
If we are get and accident so you tell me very very sorry right.
cok üzgünüm tamam mı
We are all so sorry about last night.
Düngece için çok üzgünüz.
we are going 52
we are not the same 19
we are family 66
we are friends 99
we are 2563
we are free 37
we are brothers 40
we are together 51
we are coming 52
we are fucked 33
we are not the same 19
we are family 66
we are friends 99
we are 2563
we are free 37
we are brothers 40
we are together 51
we are coming 52
we are fucked 33