We knew translate Turkish
9,265 parallel translation
Look, Tony, when you fried the tower to stop Ultron, we knew this wouldn't be easy, but, as awesome as Thor and I are, tech's not our thing.
Bak Tony, Ultron'u durdurmak için kuleyi kızarttığında bunun kolay olmayacağını biliyorduk ama her ne kadar Thor ve ben harika olsak da teknoloji bizim işimiz değil.
- As we knew they must.
- Bunu biliyorduk.
Even if what you said is true a-and we knew each other in 11th grade...
Söylediklerin doğru olsa bile birbirimizi 11. sınıftan beri tanıyor olsak bile- -
We knew it was hours away and there was never enough time for us to put the pieces together in order to stop it.
Birkaç saat sonra olacağını biliyorduk ve parçaları yerine koyup... -... düzenleyip durduracak yeterli vaktimiz yoktu.
Naturally, we knew about the work he was doing for the ASI.
Doğal olarak, bakanlık için yaptığı çalışmalardan haberimiz var.
We knew about his report.
Hazırladığı raporu biliyoruz.
By now, you all know Haven as we knew it... Is gone.
Şu anda bildiğimiz Haven artık yok.
You know, we knew each other.
Biliyorsun, birbirimizi tanıyorduk.
The Duke we knew... I'm afraid we lost him forever.
Korkarım tanıdığımız Duke'ü sonsuza kadar kaybettik.
Yes, we knew her.
- Evet onu tanıyorduk.
We knew you when.
Biz sizi tanıyorduk.
And so they went out in the corridor, and we knew the movie's over.
Koridora çıktılar ve filmin bittiğini anladık.
Our source inside Heisenberg's lab, the only reason we knew the Nazis were on the brink of a bomb.
Heisenberg'in labındaki kaynağımız, Nazilerin bombayı yapmanın eşiğinde olduğunu bilme öğrenmemizin tek nedeni.
We knew she was suffering, there just wasn't anything that we could do to help.
- Evet, ama... Acı çektiğini biliyorduk. O noktada elimizden bir şey gelmiyordu.
Jason is the only one who can help them, but Jason is no longer the man we knew.
Jason onlara yardım edebilecek tek kişi Ama artık tanıdığımız Jason değil
If only we knew someone who could drain its gamma battery.
Gama pilini emecek bir kişi biliyorum ben.
21 years ago when the men and women of Vega placed the last brick on the East Wall, we knew these walls would protect us.
21 yıl önce Vega erkekleri ve kadınları Doğu Duvarına son tuğlayı koyduğunda, bu duvarların bizi koruyacağını biliyorduk.
Is it that we collectively thought Steve Jobs was a great man, even when we knew he made billions off the backs of children?
Hepimiz çocukların sırtından milyarlar kazandığını bilmemize rağmen Steve Jobs'ın harika biri olduğuna inanmamız mı?
We knew right from the start that in order to convict Ivan Milat, this case was always going to be about the minutia.
Ivan Milat'ı mahkûm ederken başından beri bu durumun ufak tefek sorunlara yol açacağının bilincindeydik.
Jason is no longer the man we knew, his heart has blackened.
Jason artık tanıdığımız kişi değil, kalbi karardı.
We knew it would after the initial reports.
Artacağını biliyorduk. Önceki raporlardan sonra.
I wish we knew what he was gonna steal next and when.
Keşke neyi ve ne zaman çalacağını öğrenebilseydik.
I mean, we barely managed it, and we knew what we were looking for...
Biz bile ne aradığımızı bilerek zar zor girebildik...
Before we knew it we're 60.
60larımıza geldiğimizi farketmeden önce,
You don't get to take that away from me. We knew what we were getting into when we joined up with you... well, no we didn't. Yeah.
Bunu benden alamazsın.
Amanda, we knew who you were the first time we saw ya.
Amanda, seni ilk gördüğümüzde kim olduğunu biliyorduk.
We knew you were gonna try and help Ash.
Ash'e yardım etmeye çalışacağını da.
I wish I knew what we should do.
Keşke ne yapmamız gerektiğini bilsem.
And, for your information, before I left we had the row we all knew was coming.
Haberin olsun, çıkmadan önce onunla tartıştım, tahmin edersiniz zaten.
~ He knew we'd track him.
- Onu izlediğimizi biliyordu.
We were the only ones who knew of the handover.
Devir teslimi bilen yalnızca bizdik.
So I thought we'd pay Jeff a visit tomorrow, see if there was anything more to his relationship with Nikki than people knew.
Bu yüzden yarın Jeff'i bir ziyaret edip Nikki'yle olan ilişkisinde insanların bildiğinden fazlası var mı öğrenelim.
McCann wasn't exactly a contract killer, so we think whoever hired him knew him well enough to think he would do it.
McCann tam olarak kiralık katil sayılmazdı. Yani onu kim işe aldıysa bunu yapacağını biliyordu.
No, I said I knew where we could find him.
Hayır, onu nerede bulabileceğimizi söyledim.
We did not inform them about the smuggler, and yet they knew.
Kaçakçı olduğu bilgisini onlara biz vermedik fakat bir şekilde bundan haberleri var.
Croatoan knew exactly what we were doing.
Croatoan ne yapmaya çalıştığımızı biliyordu.
You knew we weren't gonna live here forever.
Sonsuza kadar burada yaşamayacağımızı biliyorsun.
So, you knew when we were...? Yeah.
- Yani benimle beraber olduğunda biliyor muydun?
He knew we weren't FBI.
- FBI olmadığımızı anladı.
Before we got married, I knew what you have done for the country.
Evlenmeden önce, ülke için ne yaptığını biliyorum.
- We never knew which one was real.
- Hangisinin gerçek olduğunu bilmiyorduk.
What would happen if they knew who we were?
"Kim olduğumuzu öğrenirlerse ne yaparlar?"
You knew we weren't gonna live here forever.
Sonsuza kadar burada yaşamayacağımızı biliyorsun değil mi?
We already knew that.
Biliyoruz ki bunu.
I just figured if you knew what we were gonna do, then you'd probably try to talk me out of it.
Sonda düşündümde, sana ne yapacağımızı söyleseydim, beni bunu yapmaktan vazgeçirecektin.
Who knew we had so much in common?
Çok fazla ortak yönümüz olduğu kimin aklına gelirdi?
Oh, Oh, she responded : "we always knew, say hi to Brett."
Cevap geldi. "Hep biliyorduk, Brett'e selam söyle."
You knew when we met at the hunting lodge?
Av kulübesinde buluştuğumzda biliyor muydun?
Knew we were onto him.
Onu bulmak üzere olduğumuzu biliyordu.
We can save'em, if we only knew where they went.
Biz kurtarabiliriz! Nereye götürdüklerini bilseydik...
She burned them. I thought I knew you until we raided your apartment and found an agent bleeding out on your floor surrounded by plastic explosives.
Daireni basmadan ve yerde kanlar içinde etrafı patlayıcılarla çevrili yatan ajanı..
we knew that 43
knew 43
knew it 50
knew what 70
knew him 21
we know each other 82
we know 1044
we know who you are 106
we know the truth 24
we know everything 61
knew 43
knew it 50
knew what 70
knew him 21
we know each other 82
we know 1044
we know who you are 106
we know the truth 24
we know everything 61