Whatever happened to her translate Turkish
290 parallel translation
Whatever happened to her?
Ne oldu ona? Şimdi nasıl?
By the way, whatever happened to her?
Bu arada, ne oldu ona?
Whatever happened to her?
Ona ne oldu?
Whatever happened to her?
Ona ne oldu, biliyor musun, Norm?
Well, whatever happened to her?
Pekala, aranızda bi'şey var mı?
I wonder whatever happened to her husband.
Kocasına ne oldu acaba merak ediyorum.
Whatever happened to her?
Ona ne olduğunu biliyor musun?
- Whatever happened to her?
Ona ne oldu? - Alkolik oldu.
- Whatever happened to her?
- Ne oldu ona?
Whatever happened to her?
- Hayır. Ona ne oldu?
But I had nothing to do with... whatever happened to her.
Ama başına gelenlerle hiçbir ilgim yok.
After years of waiting and hoping, he's here, he's sick, and he expects me to be with him, whatever happened while he was away.
Onca yıl beklenti ve umudun ardından geldi ve hasta. O yokken her ne olduysa da onunla olmamı istiyor.
WHAT HAPPENED TO HIM TOWARD THE END, GENERAL, BEFORE HE PUSH ED THAT BUTTON, WHATEVER IT WAS?
Sonlara doğru, şu düğme ya da her neyse ona basmadan önce neler oldu, general?
Thereafter, whatever happened to you... whatever misfortunes, fanned its fires.
Daha sonra başına gelenler her türlü talihsizlikler, bu ateşi körükledi.
Whatever happened to my father will not happen to me.
Babama her ne olduysa bana olmayacak.
Whatever happened to the captain on that planet must have taken place in the short space of time that he was alone with Dr. Lester.
Kaptan'a her ne olduysa Dr. Lester'la yalnız kaldığı kısa süre içinde oldu.
Whatever happened to Fay Wray
Her ne olduysa Fay Wray'a
Whatever happened to last Thursday?
Her n'olduysa geçen Perşembe oldu?
Well, whatever happened to me before might happen again.
- Bana daha önce her ne olduysa yeniden olabilir.
You got to tell me whatever happened to what's-her-name? That actress.
Şu oyuncuya ne oldu anlatsana, adı neydi, Dorrie miydi?
Why do you think, whatever it was that happened in there... only happened to you and didn't happen to me?
Orada her ne olduysa, sence neden oldu... Neden sadece sana oldu da bana olmadı?
I was using whatever Eastern philosophy happened to drift through my transom.
Önüme gelen her Doğu felsefesine atlıyordum.
Whatever happened to what's-his-name?
Ne oldu şeye, adı her neyse?
Whatever happened to the colonists, he'd be found by the first crew to respond to his signal.
Kolonistlere her ne olduysa bile, o, onun sinyaline ilk yanıt veren mürettebat tarafından bulunacaktı.
Look, God or time or whoever the hell it is leaping me around from one year to another... is gonna do it again as soon as I change whatever happened in Frankie's life in'65, or someone around him, right?
Bak, bana zamanda yolculuk yaptıran Tanrı, zaman ya da her ne ise Frankie'nin ya da onun çevresindeki birinin'65'deki hayatını değiştirdiğim an bunu tekrar yapacak, değil mi?
Whatever happened to the Way of the Warrior?
Her neyse Warrior yolu ne oldu?
Whatever's happened to this boy is his own fault.
Bu çocuğa her ne oldu ise, kendi hatası.
Whatever happened, we've got to find them.
Her ne olduysa öğrenmek zorundayız.
Whatever happened to the encrypted messages affected the whole system.
Şifreli mesajlara her ne olduysa, tüm depolama sistemine zincirleme etki yapmış.
Whatever's wrong, whatever happened,..... I want you to know that I believe you.
Yanlış olan neyse, her ne olduysa bilmeni isterim, ben sana inanıyorum.
It was just... she needed me, I mean, not me, but somebody, anybody. And I just happened to be there, and we just, so, we just hung out... or whatever, I mean, it could have been anyone.
Bu sadece bana ihtiyacı vardı.Yani, bana değil herhangi birine, kim olursa ve ben oradaydım biz sadece sadece takıldık ya da her neyse bu herkesle olabilirdi.
I want to go home. Look, whatever happened up there, whatever you saw...
Bak, orada ne olduysa, her ne gördüysen-- -
Whatever happened to my boy is going to happen to her... and the rest of them, all of them.
Oğluma olan her ne ise, ona da olacak... ve diğerlerine de, hepsine de.
Whatever happened that night, I can't remember it, and I didn't want it to happen.
O gece her ne olduysa hatırlayamıyorum ve hiç olmamasını isterdim.
Whatever has happened to your brother, I'm sure Satan had a hand in it.
Kardeşine her ne olduysa, kesin o işte şeytanın parmağı vardır.
So whatever happened to him, it's unlikely it penetrated the suit.
Yani ona her ne olmuşsa, muhtemelen elbisenin içine işlemiş.
Whatever the hell I was supposed to have done happened last Friday night?
Cuma gecesi her ne olduysa üzerime mi yıkacaksınız?
Whatever happened in my country, she was there to tell the story.
Ülkemde her ne olduysa anlatacak bir hikâyesi vardı.
Well, whatever happened I doubt it had anything to do with me or my daughter.
Her ne olduysa artık, ben ve kızımla bir ilgisi olduğunu sanmıyorum.
I believe whatever happened to our marriage... and to Roger Martin, was probably my fault to begin with.
Evliliğimize ve Roger Martin'e her ne olduysa,.. ... benim suçum olduğunu düşünüyorum.
He'd tell her whatever bank he happened to rob at the time.
Bir zamanlar soyduğu bütün bankaları ona anlatmıştı.
I'm-I'm sure that whatever happened, I'm sure that he tried to reach you.
Her ne olduysa sana ulaşmaya çalıştığından eminim.
I mean, after whatever happened to his wife- - which I'd like to stress was not our fault- - we're not gonna take any chances, you know?
Yani, karısına her ne olduysa ki bunun bizim hatamız olmadığını vurgulamak isterim ondan sonra, başka şansımız kalmadı.
Whatever happened to Mary?
Meryeme her ne olduysa?
Whatever happened to...
Her ne olduysa...
Whatever happened to Dr. Sandoz, he certainly liked to fly south for the winter... a lot.
Dr. Sandoz'a her ne olduysa, kış için güneye uçmaktan çok keyif aldığı ortada.
whatever happened to pens?
Her yerdeler. Kalemlere ne oldu?
Whatever happened to them started there. All roads lead to Romania.
İnanın bana, bu kadınlara her ne olduysa hepsi Romanya'da başladı
Whatever happened we want to put it behind us.
Her ne olduysa bunları geçmişte bırakmak istiyoruz.
Whatever happened to him, he's long gone.
Her ne olduysa çoktan gitmiş.
Whatever happened to something borrowed and something blue?
Her neyse bu maviler ödünç mü aldın?
whatever happened 140
whatever happened to 48
whatever happened to him 24
whatever happened here 17
to here 31
to her 130
whatever 7954
whatevs 49
whatever you say 750
whatever works for you 17
whatever happened to 48
whatever happened to him 24
whatever happened here 17
to here 31
to her 130
whatever 7954
whatevs 49
whatever you say 750
whatever works for you 17
whatever helps you sleep at night 20
whatever you need 442
whatever you think is best 17
whatever works 54
whatever it takes 474
whatever you want 745
whatever do you mean 52
whatever happens 538
whatever that means 174
whatever you are 68
whatever you need 442
whatever you think is best 17
whatever works 54
whatever it takes 474
whatever you want 745
whatever do you mean 52
whatever happens 538
whatever that means 174
whatever you are 68