Would you please stop translate Turkish

My Lord... Would you please stop.

Lordum artık susar mısın?

Would you please stop it and give me that key?

Hiç kimse! Şunu kesip anahtarı bana verir misin?

Doctor, would you please stop?

Doktor, yeter artık.

Would you please stop?

Susacak mısın artık!

Would you please stop it?

Şunu bırakır mısın lütfen?

- Would you please stop bothering me? .

- Beni rahatsız etmeyi bırakır mısın?

Mr. Murphy, would you please stop talking to him.

Bay Murphy, onunla konuşmayı keser misin?

Would you please stop moving around back there?

Orada dolaşıp durmayı bırakır mısın, lütfen?

Would you please stop crying?

Ağlamayı kesecek misin?

Driver, would you please stop the car?

Şoför, arabayı lütfen durdururmusunuz?

Would you please stop bothering me!

Beni rahatsız etmeyi keser misin!

– Would you please stop calling me that?

– Bana prenses hazretleri demekten vazgeçer misin?

Tackleberry, would you please stop doing that?

Tackleberry, lütfen şunu keser misin?

Would you please stop doing that?

Lütfen keser misin şunu?

Would you please stop smiling at me?

Gülümsemeyi keser misin?

Would you please stop crucifying me with this? Have you seen my bag?

Beni bu yüzden suçlamayı bırakır mısın lütfen?

Would you please stop following me?

- Beni takip etmeyi keser misin?

Homer, would you please stop reading that Ross Perot pamphlet?

Homer, lütfen şu Ross Perot'ın broşürünü okumayı bırakır mısın?

- Would you please stop it?

- Şunu keser misin lütfen?

Would you please stop doing that?

Şunu yapmayı keser misin lütfen?

Would you please stop imitating him?

Onu taklit etmeyi keser misin?

Would you please stop saying that?

Lütfen bunu söylemeyi keser misin?

- Would you please stop acting like you know what you're talking about?

Ne konuştuğunu biliyormuş gibi konuşma bana.

Would you please stop talking to me like I'm the one who's crazy?

Deli olan benmişim gibi konuşmayı keser misin benimle?

Would you stop the car, please?

Arabayı durdurur musun lütfen?

Please, would you stop by and have a talk with her?

Lütfen, Wilma'ya uğrayıp, bir konuşur musun?

- Would you stop fidgeting in your bag and look at me for once, please?

- Pulları unutmuşum. - Çantanı katıştırmayı bırakıp bir kez olsun yüzüme bakar mısın lütfen?

Now, would you please do me a favour and stop pestering me and go on out and do what you should've done in the first place, huh?

Şimdi, başımdan çekilip gidin lütfen asıl yapmanız gereken şeyi yapın :

Would you stop it, please?

Şunu keser misin lütfen?

Would you, uh, please stop playing?

Lütfen müziği keser misiniz?

Yes, and if you would like a print of it, please stop by the booth on your way out.

Evet, tab edilmesini istiyorsanız, çıkışta lütfen kulübeye uğrayın.

Would you stop it, please?

Keser misin, lütfen?

Would you please, please, please stop telling me that this is just a crush?

Lütfen, bunun bir liseli aşkı olduğunu söylemeyi keser misin?

- Would you stop it, please?

- Kes artık, lütfen.

Would you stop that, please, plea- -?

- Hayır! Resimle beraber gitmeden önce onları geri çağır!

Would you stop bouncing, please?

Zıplamayı kesermisin, lütfen?

Please, would you stop?

Lütfen, keser misin?

Would you stop, you could stop, please?

Durabilir misin, durabilir misin, lütfen?

WOULD YOU JUST LET IT GO? WOULD JUST PLEASE STOP?

Onu rahat bırakıp, gitmesine niçin izin vermiyorsun?

Would you stop that, please?

Şunu keser misin?

Would you stop kicking the table, please?

Masaya vurmayı keser misin, lütfen?

- Would you stop whistling, please?

- Islık çalmayı keser misin, lütfen?

Would you stop? Uncle Albert, would you please cut that out?

- Albert Amca, yapma şunu, lütfen!

Would you stop by the principal's office before your next class, please?

Müdüre uğrayabilir misiniz?

- Would you stop for a second, please?

Biraz durur musun lütfen?

- Would you two, both of you, just stop, please? - And then- -

- İkiniz de keser misiniz Iütfen?

Would you please tell Roz to stop flirting?

Lütfen Roz'a söyleyin, ona asılmasın.

Would you please tell your son to stop?

Oğlunuza lütfen durmasını söyler misiniz?

Would you two please stop talking about me like I'm not here.

ikiniz de susun lütfen Burada değilmişim gibi benim hakkımda konuşmayı bırakın

Oh, God, would you guys please stop it?

Çocuklar, tartışmaya son verebilir misiniz?

Would you stop, please?

Durur musun lütfen?