English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You must be thirsty

You must be thirsty translate Turkish

74 parallel translation
You must be thirsty.
Susamışsındır.
Drink up, you must be thirsty.
Bir şeyler iç, susamış olmalısın.
You must be thirsty.
Susamış olmalısınız.
Have some water, you must be thirsty
Su ister misiniz? Susamışsınızdır!
Here... you must be thirsty after all that hard work, right?
Buyur onca olaydan sonra susamış olmalısın, değil mi?
You must be thirsty.
Ter içinde kalmışsınız. Bu sıcakta susuzluktan ölebilirsiniz.
You must be thirsty.
Susamış olmalısın.
My God, you must be thirsty.
Iowa! Tanrım susamış olmalısın.
Yeah, you must be thirsty after eating 60 mints.
60 tane naneli şekerden sonra susaman normal.
So, Richard, you must be thirsty.
Richard, susamış olmalısın.
You must be thirsty Why don't you have some of this
Susamış olmalısınız, neden bunu içmiyorsunuz.
You must be thirsty.
Çok susamış olmalısın.
You must be thirsty.
Susamışsınızdır.
You must be thirsty.
Yoldan geldin. Susamışsındır.
Okay, so you must be thirsty, no!
Pekala, susadın mı? İçecek bir şey?
We've come a long way, you must be thirsty.
Uzun bir yoldan geldiniz. Susamış olmalısınız.
Well, you must be thirsty.
Susamış olmalısın.
Who says you must be thirsty to drink a cold beer...
soguk bira içmek için susaman gerektigini kim söyledi.
Ricky, you must be thirsty.
Ricky, susamış olmalısın.
You must be thirsty.
Canın çekiyordur.
You must be thirsty?
Sen Circe olmalısın - Kesinlikle
Lord Stark, you must be thirsty.
Lord Stark, susamışsınızdır.
After all that running, you must be thirsty.
Bu kadar koşuşturmadan sonra, susamış olmalısın.
You must be thirsty too.
Sen de susamış olmalısın.
Come. You must be thirsty after your ride.
Gel, yolculuktan sonra susamış olmalısın.
You must be thirsty then.
Susamış olmalısın.
You must be thirsty.
Ağzınızı açın.
What I'm saying is, you must be thirsty.
Susamışsındır demek istedim.
- You must be thirsty.?
- Susamış olmalısın?
Now, you must be thirsty.
Susamışsındır.
Drink. You must be thirsty.
Susamış olmalısın.
You must be thirsty after your journey.
Bu yolculuğun ardından susamış olmasın.
you must be thirsty.
Susamış olmalısınız.
You must be thirsty after your ordeal.
Yaşadıklarından sonra susamışsındır.
Here, you must be thirsty. Thank you.
Buyur, susamışsındır.
You must be thirsty after that long drive.
Uzun bir yoldan sonra susamışsındır.
You must be thirsty, Father?
Susamış olmalısın Peder?
Oh, you must be thirsty.
Oh, susamış olmalısınız.
You must be awfully thirsty after riding in this heat all day.
Bu sıcakta gün boyu at koşturduktan sonra susamışsınızdır.
I think you've had a long trip and must be feeling very thirsty
Sanırım... Uzun bir yoldan geldiniz Yorgun ve susuz olmalısınız!
But, by jiminy, you must be feeling thirsty after your long night's brutality.
Ama'Jiminy'hakkı için, uzun gecenin vahşiliğinden sonra hayli susamış olmalısın?
You must be terribly thirsty.
Çok susamış olmalısın.
You two must be thirsty.
Susamışsınızdır.
What am I thinking of, asking you questions when you must be so hungry and thirsty?
Ben ne yapıyorum? Böylesine aç ve susuzken sana sorular soruyorum?
You must be very thirsty.
Çok susamış olmalısın.
After all that yakking, you must be bloody thirsty.
Sürekli konuşmaktan boğazın kurumuştur.
Wow, you guys must be really thirsty tonight.
Bugün gerçekten çok susamış olmalısınız.
Okay, you must be so thirsty.
Pekâlâ, çok susamış olmalısın.
You must be really thirsty to be drinking in my place.
Mekanımda içtiğine göre epey susamış olmalısın.
Damn, man. Hey, you must be thirsty.
Lanet olsun adamım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]