Вам полегчает translate Turkish

Да. Вам полегчает.

Merak etmeyin, çok hafiftir.

Желудок освободится и вам полегчает.

Merak etmeyin. Rahatlamanızı sağlayacaktır. Kusmanıza yardım eder.

Давайте, от этого вам полегчает.

- Oww! - Hadi gelin millet. Daha iyi hissetmenizi sağlıyor.

Увидите, Вам полегчает.

Size iyi geleceğinden eminim, göreceksiniz.

Или вам полегчает, если я застрелюсь?

Hırsız değilsiniz. Kendimi vursam daha iyi hisseder miydiniz?

Возможно вам полегчает от новости, что прежде ее жизнь подверг опасности Дуайт, надев Мередит на голову мешок для мусора с летучей мышью внутри.

O yüzden bunu bimeniz belki daha iyi hissetmenizi sağlayacak, bu olaydan önce Dwight, O'nun hayatını tehlikeye attı,... kafasına, içinde yarasa olan bir poşeti geçirerek.

Возможно, если вы скажете об этом, вам полегчает...

Belki bu konuda konuşursan... Bazen konuşmak...

Вам полегчает, если я с ним переговорю?

Onunla bir de ben konuşsam kendini iyi hisseder misin?

Надеюсь, вам полегчает.

Umarım iyileşirsiniz.

Если вам полегчает, Генерал, вы вынесли больше чем я когда-либо учитывая, что вы не намочили в свои штаны.

Kendinizi iyi hissettirir diye söylüyorum General, benden daha dirençli çıktınız tabii bunu altınıza kaçırmadığınızı varsayarak söylüyorum.

Дэвин, мы дадим Вам болеутоляющее, затем введём дренажную трубку, которая откачает кровь, и Вам полегчает.

Tamam, Devin, sana ağrı kesici vereceğiz. Ayrıca göğsüne kanı dışarı atacak bir tüp yerleştireceğiz. Kendini çok daha iyi hissetmeye başlayacaksın.

Хотя возможно вам полегчает, если вы узнаете, что она работала над самым миролюбивым зверьком.

Gerçi rahatlayabilirsin, sadece en uysal hayvanlarla çalıştı.

Вам полегчает.

Biraz rahatlarsın.

Вам полегчает, понимаете?

Seni iyileştireceğiz tamam mı?

- Надеюсь, вам полегчает.

- Daha iyisindir umarım.

Когда вам полегчает.

Daha iyi hissettiğinizde...

От этого вам полегчает?

İçiniz rahat eder mi o zaman?

Мне полегчает. Я вам позвоню!

Sahip olduğu her şey dolandırılmış.

Если вам от того полегчает, это заняло у нас целых три часа.

- Çok üzülme, bulmamız neredeyse üç saat sürdü.

Понимаю, нынче и такая малость невозможна... Но если будете напрягаться - вам не полегчает.

Çok zor günler geçirdiğimizin farkındayım ama böyle devam edersen, iyileşemezsin.

Вам от этого полегчает?

Ah, bu seni daha iyi hissettirir mi?

И если вам от этого полегчает, то я иду с вами.

Herhangi bir fark yaratacaksa, ben de sizinle geliyorum.

Если вам от этого полегчает, то я тоже глаз не сомкнул.

Bir teselli olacaksa, ben de hiç uyumadım.

Может вам полегчает.

Onlara fen ve matematik dersi veriyorum.

Пожалуй, на свежем воздухе вам полегчает.

Temiz hava almanın yardımı dokunabilir.

Потерпите, вам скоро полегчает.

Tamam mı? Bu daha kötüye gidiyor önce daha iyi olur.

Если вам от этого полегчает, иногда люди тоже пинают своих врачей.

Kendini daha iyi hissetmeni sağlar mı bilmem ama bazen insanlar da doktorları tekmeliyor.

Надеюсь, вам скоро полегчает,... и мы увидимся завтра.

Umarım yakın zamanda iyi hissedersin ve seni yarın aramızda görürüz.