English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Все кричат

Все кричат translate Turkish

78 parallel translation
* Никакое время не сможет стереть... * ( Все кричат ) * Я могу открыть дверь, взять с полок
* Hiçbir zaman uzağı aşındıramaz... * * kapıları açabilirim, raflardan alabilirim * kaldırmayı istediğim tüm kitapları.
- Почему все кричат?
- Herkes neden bağrışıyor? .
[Все кричат]
Buna rağmen çoğu çok benzer.
- Люди, остановитесь! [Жужжание ] [ Все кричат ] [ Смизер] Мальчик.
Sadece iskeledeki John Hancock'ımı koyacağım ve siz de bana kilidin anahtarını verebilirsiniz.
Все кричат : "Где Джошуа?"
Herkes bağırıyor, "Joshua nerde?"
Сомневаюсь в победе. Ну да, все кричат : "Войну наркотикам!"
Bu uyuşturucu karşıtı savaşı kazanabilir misin bilemiyorum.
Не все кричат.
Hepsi çığlık atmaz.
Смотри, как все кричат, Стю.
Çığlık atan insanlara bak Stu.
Почему все кричат, мамочка?
Neden herkes bağırıyor anne?
Они кричат, ты бля кричишь, все кричат.
Siktiğimin veledi bağırıyor. Sen de bağırıyorsun. Herkes bağırıyor.
Они все кричат : "За что?"
Ve hepsi şöyle diyordur "Neden?"
Все кричат "ура!" - делать вам больше нечего!
Herkes onu çok yüceltiyor ne saçmalık!
- Они все кричат.
Hepsi atıyor.
Да они все собираются вместе, и все кричат бе, ты только и слышишь бе - бе - бе.
Evet, koyunları bir araya topluyorlar. Sonra tek duyduğun "Mee, mee, mee."
Да, это, конечно, старомодно, но это когда все кричат "Даааа!"
Eski olduğunu biliyorum ama burada'eveeet'demeniz gerekiyordu.
Хочу, чтобы ты сама услышала, как все кричат, замирая от страха и блаженства... Поехали! "
Böylece herkesin neşe ve korkuyla nasıl çığlık attığını duyabilirsin.
Поверь : когда я иду по улице, все кричат : "Это же он"!
Diyorum ya, sokakta yürüyünce "Bu adamı tanıyorum." diyorlar.
Почему все кричат?
Neden bağırılıyor?
Виски! Почему все кричат?
Viski! Herkes niye bağırıyor?
Если я даже думаю о том, чтобы встать в туалет, тут все кричат мне "не шевелись", как будто, подвинься я на полсантиметра, наступит конец света.
İşemek için kalkayım dedim de koro halinde "kımıldamayın" dediler. Sanki yarım santim kımıldasam dünyanın sonu gelecek.
И почему все кричат?
Niye herkes bağırıp duruyor? !
Почему все кричат?
Neden herkes bağırıyor?
- Нет, нет, нет, это мы вас звали! - ( Все кричат одновременно )
Sizi arayan bizdik!
По радио и в газетах кричат о том, что он создан для вашей защиты.Это все чушь!
Radyo ve gazeteler kadınları korumak için diyorlar ama bu yalan.
Обо мне кричат все газеты.
Manşet konusu oldum.
И все гребни кричат мне :
Ve bütün taraklar bana vururdu :
Я все слышал, что кричат там парни.
Buraya gel ve öpücüğünü sana veriyim.
Все разевают рты и хором кричат :
Herkes yutkunur ve bağırmaya başlar :
Все они в панике. Кричат : "Продавай! Продавай!"
Panikliyor ve bağırışıyorlar, "sat, sat" diye.
Все орут, кричат.
İşte arkadaşın hakkında düşündüğüm şey!
[Жужжание ] [ Все кричат ] [ Смизер] Мальчик.
Evlat.
Все кричат, кричат, a потом - бац и умирают.
Bu yüzden büyük bir grupla konuşmaktan nefret ediyorum.
- Дружище, все пошло не так. Дело дрянь, люди кричат... Джем скрещивает ноги, чтобы ребенок не выскочил.
- Küçük dostum, herşey ters gidiyor, bu tam bir felaket, insanlar çığlık atıyor, ve Gem, bebek fırlamasın diye ayaklarını uzatmak istiyor!
Арчи Шверт и... ему подобные, и все они кричат, чтобы мы ехали быстрее.
Hepsi bize daha hızlı gitmemiz için bağırıyorlardı.
И по-моему они все ненавидят моего дедушку. Потому что они постоянно кричат "Убей Вайти ( белого )".
Ve hepsi dedeme çok kızmış gibi gözüküyor çünkü "Beyaz'ı öldürün" diye bağırıyorlardı.
Здесь все так кричат.
Binadaki herkes böyle bağırıyor.
Все, наверное, так кричат.
Muhtemelen herkes o sesi çıkarıyordur.
Все мои инстинкты кричат, что от тебя надо избавиться, но... есть в тебе что-то такое, от чего я не могу отмахнуться.
Vücudumun her yeriyle senin saçmaladığını düşünüyorum ama sende görmezden gelemeyeceğim bir şey var.
Боже, все в этой стране постоянно бегают вокруг, кричат об их ёбаных правах.
Bu ülkede herkes, her zaman etrafta koşuşturup koduğumun haklarından dem vuruyor.
Он кричат, лопочет, срыгивает и делает все остальное.
Ağlıyor, gaz çıkarıyor, altına yapıyor.
Все они кричат на меня, чтобы я убиралась в задницу, и так всегда с детьми...
Ve, sonra bana işlerine karıştığım için söyleniyorlar, işte bu çocuklarla olan sorunlarım...
В кафетерии столпотворение. Все повсюду кричат.
Kafeterya cehennem gibi.
Ну знаешь, детишки кричат, все друг с другом разговаривают, понимаешь?
Bilirsin, çocuklar bağrışır, herkes birbiriyle konuşur, falan?
Итак, шесть человек скрываются в городе с населением 4 миллиона и все они дни напролёт кричат "Смерть Америке".
Cannes Film Festivali Özel Jüri Ödülü Tamam, tüm gün boyunca "Amerika'ya Ölüm" diye bağrışan dört milyonluk bir şehirden altı kişiyi çıkaracaksın.
Все, начиная с Лапиерра, заканчивая Бэком, кричат, что Обама стремится забрать наше оружие, когда как нет и причины думать, что Обаму вообще это интересует.
Wayne LaPierre'den Glenn Beck'e herkes "Obama silahlarımızı almaya geliyor" diye bağırıyor. Ortada Obama'nın silahlarımızı istediğine dair en ufak bir delil bile yokken.
( все кричат ) Я не знаю, что делать!
- Ne yapacağımı bilmiyorum!
Читала, что там может быть очень громко, потому что все друг на друга кричат.
Sürekli bağıran insanlar yüzünden çok gürültülü bir yermiş diye okumuştum.
Но как я всё время говорила Центру, все мои инстинкты кричат, что это подстава.
Ama başından beri Merkez'e söylediğim gibi sahip olduğum her bir içgüdü bu bir tuzak diye bağırıyor.
( Все кричат одновременно ) убирайтесь отсюда! Уходите!
Çikarin, çikarin!
Это да, на северном периметре все прямо кричат о дополнительном боезапасе на случай если нас атакуют.
Evet, kuzey bölgesindeki herkes saldırıya uğrama ihtimalimize karşın ekstra mermi için bağırıp duruyor.
( Все кричат одновременно ) - ( Джойс кричит ) - Ты солгала.
Yalan söyledin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]