English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Вы ведь не думаете

Вы ведь не думаете translate Turkish

73 parallel translation
Вы ведь не думаете, что я спросил бы об этом, если бы это не было чертовски важно?
Önemli olduğunu düşünmeseydim sesimi aldın diye sorar mıydım?
Вы ведь не думаете, что вам повезет, так?
Şansın olduğuna inanmıyorsun değil mi, yoksa gerçekten inanıyor musun?
- Понятно. - Вы ведь не думаете, что его похитят, нет?
Gerçekten bir şey yapacaklarını düşünmüyorsunuz, değil mi?
Но вы ведь не думаете, что у меня есть деньги?
- Harika! Param olduğunu düşünmüyorsun, değil mi?
Вы ведь не думаете...
Herhalde düşündüğünüz şey- - - Mademoiselle,
Господин Ву... Вы ведь не думаете, что он и есть Стальная Обезьяна?
Onun Iron Monkey olduğundan mı şüpheleniyorsunuz?
Подождите, вы ведь не думаете, что я...
Dur bir dakika eğer benim yaptığımı düşünüyorsan...
Вы ведь не думаете, что у меня есть знакомые в этой богом проклятой дыре.
Bu tanrının unuttuğu çöplükten birilerini tanıyor olabileceğimi sanmıyorsunuz, değil mi?
Вы ведь не думаете, что они потратили $ 20 000 на молоток и $ 30 000 на сиденье для туалета?
20,000 dolar çekice 30,000 dolar da klozete harcıyorlar mı sandınız?
Но вы ведь не думаете, что я нанял вас из-за ваших красивых глазок?
Senden etkilendiğim için seni tuttuğumu sanmıyordun, değil mi?
Старик Теучи, вы ведь не думаете о том, что произойдет, если мы проиграем?
Yaşlı adam Teuchi, bunun olma imkanı yok gibi, değil mi?
Вы ведь не думаете испортить всю историю? Впереди самое увлекательное.
Şimdi iyi kısma gelmeden hikayenin sonunu berbat etmemi istemezsin, değil mi?
Эй, вы ведь не думаете, что это Кейт, правда?
Hey, sence Kate yapmadı, değil mi?
Вы ведь не думаете, что это рак?
Kanser olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Ну, вы ведь не думаете, что все здесь будут звать вас - мистер Молина?
Buradakilerin size'Bay Molina'diyeceğini sanmıyorsunuz, değil mi?
Вы ведь не думаете, что она из-за меня ушла?
Benim yüzümden bıraktığını düşünmüyorsunuz, değil mi?
Вы ведь не думаете, что мы вступимся за вас перед администрацией? - Или?
Üniversitede sizin lehinize aracılık etmemizi beklemiyorsunuz, değil mi?
Вы ведь не думаете, что это связано с ее убийством?
Bunun cinayetle ilgisi olduğunu düşünmüyorsunuz değil mi?
Вы ведь не думаете, что я поддерживала бы ваши чувства к Фрэнку Черчиллу, если бы хоть на мгновение заподозрила, что он помышляет о Джейн Фэрфакс?
Jane Fairfax'e karşı en ufak bir ilgisi bile olduğu bilseydim, Bay Churchill'e olan duygularını asla cesaretlendirmeye kalkışmazdım, bunu bilmelisin.
Вы ведь не думаете, что пойдёте в DB вместе с нами?
Dave Busters'a geleceğinizi sanmıyorsunuz, değil mi?
Вы ведь не думаете, что это более опасно урезать его свободу?
Onu kendi haline bırakmanın daha zararlı olacağını düşünmüyor musunuz?
Вы ведь не думаете, что новая одежда убьет немного "меня" во мне, правда?
Yeni elbiselerin beni daha az ben yapacağını düşünmediniz, değil mi?
Просто уточню, вы ведь не думаете что экспонаты оживут, если вы проведёте ночь в музее?
Emin olmak için soruyorum, sırf geceyi müzede geçireceksiniz diye, oradaki şeylerin tekrar canlanacağını düşünmüyorsunuz değil mi?
ЗОЙЛ : Вы ведь не думаете...
Sen şeyi düşünmüyor...
Ребята, вы ведь не думаете, что он слишком стар для меня? Нет. Нет.
Benim için çok yaşlı olduğunu düşünmüyorsunuz değil mi?
Вы ведь не думаете, что это аутоиммунное.
Muhtemelen GAD olduğunu düşünmüyorsun bile.
Вы ведь не думаете взять Роджерса, верно?
Cidden Rogers'ı seçmeyi düşünmüyorsun, değil mi?
Вы ведь не думаете, что это придумали фармацевтические компании с целью продать больше таблеток?
Sence bu ilaç şirketlerinin daha fazla ilaç satmak için bir oyunu olamaz mı?
Слушайте, мне нравятся песни, сценарий нуждается в доработке, но вы ведь не думаете, что я был бы здесь, если бы не был уверен.
Bakın millet, müzikleri sevdim, metin biraz daha çalışma istiyor, ama iyi bir şey başaracağınızı bilmeseniz burada olmazdım diye tahmin ediyorum.
Вы ведь не думаете, что он был причастен к...
Bununla bir ilgisi olduğunu düşünmüyorsunuz herhalde -
Вы ведь не думаете, что я к этому причастен?
Benim bu işle bir ilgim olduğunu düşünmüyorsunuz değil mi?
На самом деле, вы ведь не думаете, что чистить Тихий океан-это хорошая идея.
Tüm Pasifik'i temizleme önerisinde ciddi değilsin herhalde.
Вы ведь не думаете, что я прыгну с балкона? Конечно, нет.
- Balkondan atlayacağımı düşünmedin, değil mi?
Вы ведь не думаете, что он призывает к войне из личных интересов.
Savaşı kendi ekonomik çıkarları için savunduğunu söylemiyorsun, değil mi?
Вы ведь не думаете о том, чтобы переманить его?
Onu aramıza almayı düşünmüyorsun herhalde.
Вы ведь не думаете, что это сделал я?
Bunu gerçekten benim yaptığımı düşünmüyorsunuz, değil mi?
Вы ведь не думаете забрать нас куда-то?
Bizi başka bir yere götürmeyi düşünmüyorsunuz değil mi?
Не льстите мне, ведь вы так не думаете.
İnanmadığın şeyleri söyleyerek beni pohpohlamana gerek yok Melanie.
Но вы могли сделать это только на расстоянии, ведь иначе... – Вы думаете, иначе я не мог бы сделать этого?
Bunu sadece uzaktan yapabilirsin yoksa, öbür türlü... - Buna cesaret edebileceğimi düşünmüyor musun? - Hayır, hiç sanmıyorum.
Вы ведь думаете, что я не тот за кого себя выдаю.
Söylediğim kişi olduğuma inanmıyorsunuz, değil mi?
Вы ведь думаете, что вы умны, не так ли?
- Kendini zeki sanıyorsun değil mi?
Это ведь торжественное событие, вы так не думаете?
- O da önemli bir olay, değil mi?
Вы ведь на самом деле не думаете, что мы ответственны за его состояние.
Bizim bundan sorumlu olduğumuzu gerçekten inanamazsın.
Вы ведь думаете, что она его не убивала, верно?
Barry'yi onun öldürdüğünü düşünmüyorsunuz değil mi?
Вы же ведь не думаете, что она признается в попытке убить вас?
Seni öldürtmeye çalıştığını itiraf edeceğini düşünmüyorsun değil mi?
Ведь на самом деле вы не думаете, что она ведьма?
Onun gerçekten cadı olduğunu düşünmüyorsunuz... değil mi?
Нет, но вы думаете, что я не должна злиться, ведь так?
Hayır ama kızgın olmamam gerektiğini düşünüyorsun, değil mi?
- Это ведь не то, что вы думаете?
- Gerçekten öyle düsünmüyorsundur.
Эти документы, вы не думаете что они в банковской ячейке, так ведь?
Şu belgelerin, kiralık kasada olduğunu düşünmüyorsunuz, değil mi?
Вы ведь правда так не думаете?
Bunu onun yaptığını düşünmüyorsun.
Вы же не думаете, что за ними еще кто-то следил, так ведь?
Onları gözetleyen başka birileri daha olduğunu mu düşünüyorsun? Watson, bu çıkmaz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]