English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ З ] / Заберу

Заберу translate Turkish

2,932 parallel translation
Я заберу ее оттуда.
Bundan sonra ben ilgileneceğim.
Я заберу наши пальто.
Paltolarımızı alayım.
Папа отвезет тебя в садик, а я тебя заберу, хорошо?
Baba seni yuvaya bırakacak sonra ben seni gelip alacağım, tamam mı?
Как только заберу Софию.
- Sofia'yı aldıktan sonra.
Окей, заберу-ка я это.
Bunları ben alayım. Tamam.
Я его заберу!
- Ben alırım. Tara'yı çıkart!
Заберу это.
Bunu alıyorum.
Я буду бессердечной, бесчувственной бабушкой, если сейчас же не заберу её с подготовительных занятий и не начну работать с ней над нашей программой.
Eğer onu şimdi okulundan alıp, yarışma için çalıştırmaya başlamazsam kalpsiz, duygusuz bir babaanne olmaz mıyım?
Я заберу бабушку и дедушку.
Büyükannemle büyükbabamı evlerinden alacağım.
Я заберу их обратно в детский сад.
Bunları kreşe geri götürüyorum.
Тогда я заберу тебя оттуда.
O zaman seni buradan götürürüm.
Но мяч я так и так заберу.
Ama topu alacağım, dediğin gibi.
Клянусь, я заберу камеру!
İki gözüm önüme aksın ki alacağım o kamerayı!
Я заберу тебя из аэропорта.
Havaalanından alırım seni.
Я заберу тебя в Щ.И.Т.
Ben üzülmüyorum.
Это моя обязанность, я отправлюсь туда и заберу этот отчёт.
Bu benim görevim ve oraya gidip raporu alacağım.
Я заберу у него всех, кто ему дорог.
Değer verdiği her şeyi ondan söküp alacağım.
Так, я заберу вас в 18-00.
Altı gibi alırım seni.
Я заберу твой значок.
Kalkan alacağım.
Схожу заберу Абеля.
Abel'ı almaya gidiyorum.
Он скажет, что я под защитой... я заберу мальчиков и приеду к вам вечером.
Korunduğumu söylerse, çocuklarımı alıp, bu gece sizinle buluşurum.
Он подтвердит, что я под защитой... Я заберу мальчиков и приеду к вам вечером.
Korunduğumu söylerse, çocuklarımı alıp, bu gece sizinle buluşurum.
Я заберу пушки на свалке, как мы обычно делали.
Silahları her zamanki gibi hurdalıktan alırım.
Вечером заберу.
Bu gece gelip alacağım.
я это заберу через полчаса, хорошо?
Ben, şey, onu yarım saat içinde senden alırım.Tamam mı?
Если я тебя заберу, то буду за тобой присматривать.
Seni taburcu edersem, yanımda duracaksın.
я заберу свои вещи.
Eve gidelim, valizim hala orada.
Но я заберу с собой оливки.
Ama bu zeytinleri alıyorum.
Я заберу его отсюда.
Bundan sonrasını ben hallederim.
Я заберу его
işi halledeceğim.
- Вскоре после этого, я заберу тебя от всего.
- Çok geçmeden, seni her şeyden uzaklara götüreceğim.
Теперь я заберу у тебя карандаш, Сюзи, потому что часы хотят, чтобы ты его отпустила... сейчас.
Şimdi kalemi parmak uçlarından alacağım Susy çünkü saat senden onu bırakmanı istiyor. Şimdi!
Я заберу его у тебя.
Onu senden geri alacağım.
Но я заберу только твое имя.
Fakat ben yalnızca isim kartını almakla yetineceğim.
И, в отличие от остальных жителей города, я не просто заберу их память.
Kasabadaki diğer kişilerin aksine onların sadece hafızalarını almayacağım.
Из-за того, что они так много для тебя значат, я заберу их жизни.
Sırf senin için özel oldukları için onların canlarını da alacağım.
Но на случай, если встречу, я заберу твоё пиво.
Ama her ihtimale karşı, biranı alıyorum.
Я заберу это отсюда.
Gerisini ben hallederim.
что заберу.
- Gerçekten mi? - Sana yapacağımı söylemiştim ya.
Я заберу детей.
Atlatacağız. Ben çocukları almaya gidiyorum.
И, Барт, я заберу тебя после школы и отвезу на карате.
Ve Bart, seni karete kursuna götürmek için okul çıkışı alacağım.
И я заберу тебя.
Seni kaçırıyorum.
Ты не будешь против, если я заберу ее до 16 часов?
... onu bir dans için ödünç almamda sakınca var mı?
Да, я переоденусь и заберу Эмму.
Üzerimi değişip Emma'yı almaya gideceğim.
Я просто заберу его.
Kartı ben alacağım.
Я и заберу талон.
Kartı ben alıyorum.
Пожалуй, это я лучше заберу.
Aslında onu geri almam gerekiyor.
Продолжите в таком тоне, и я заберу свой бизнес в другую компанию.
Bu ses tonuyla devam edersen paramı başka yere yatırırım.
Подожди-ка. Давай заберу.
- Bana ver.
Я заберу.
- Ben alırım.
- Я просто заберу Уинстона на прогулку.
- Winston'ı yürüyüşe çıkarıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]