English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ О ] / Они растут

Они растут translate Turkish

258 parallel translation
Они растут самым прелестным образом.
En güzel Biçimde büyürler
Они растут самым прелестным образом.
En güzel Biçimde büyüyorlar
Я устала от них прятаться и издали смотреть, как они растут.
Dumbì, ben saklanmaktan yoruldum. Onların büyümesini uzaktan görmekten.
Они растут.
Büyürler hani.
Они растут и расцветают... чахнут и умирают... и превращаются во что-то еще.
Büyürler... çiçek açarlar... solar ve ölürler ve başka bir şeye dönüşürler.
Посмотрите на лилии в поле, как они растут.
Tarladaki zambakların nasıl yetiştiğini düşünün.
Они растут.
Büyüyorlar.
Они растут на деревьях.
Ağaçların gövdelerinde yetişirler.
- Они растут внутри.
- İçinde büyürler.
Они растут быстро.
Çok çabuk büyüyorlar.
Теперь они растут из плеч.
Ve şimdi bu kadar uzadılar.
И что, ты собираешься просто наблюдать, как они растут?
Sen sadece onun nasıl büyüdüğünü gözlemlesen?
Ты будешь продолжать жить и ты сделаешь кучу маленьких детей и будешь смотреть, как они растут.
Hayatına devam edeceksin... bir sürü bebeğin olacak. Onların büyüdüğünü göreceksin.
И они растут.
Sonra büyüdüler.
Я знаю где они растут.
Nerede yetiştiğini biliyorum.
Как быстро они растут.
Çok hızlı büyüyorlar.
Wejust хотят быть там для них, поскольку они растут.
Onlar büyürken yanlarında olmak istiyoruz.
И они растут, как снежный ком, да?
Şimdi akıllanmaya başladılar, değil mi?
Твоя мама, как всегда, вышла спозаранку собирать грибы... Ну, они растут на влаговыпарителях.
Annen her zamanki gibi erken kalkıp buhar kanallarındaki mantarları toplamaya gitmişti.
Я не могу поверить, как быстро они растут.
Ne kadar hızlı büyüdüklerine inanamazsın.
Как быстро они растут.
O kadar çabuk büyüdüler ki.
Они растут.
Gelişirler.
Собаки от заводов щенка часто показывают физический и психологический проблемы, как они растут.
Köpek fabrikalarından alınan köpeklerin çoğunun büyüdüklerinde fiziksel ve psikolojik problemleri oluyor.
Завтра вас освободят, и если вам надоели стычки с мелкими воришками, отыщите редкие синие цветы - они растут на восточных склонах.
Yarın serbest bırakılacaksınız. Hırsızlarla kapışmaktan bezdiyseniz ve bir şeyler başarmak istiyorsanız, doğu tepelerinde yetişen nadide bir mavi çiçek var.
Министр, до чего же быстро они растут!
Sayın Bakan, çocuklar çok çabuk büyüyorlar.
Думаете, они на деревьях растут?
Ağaçta yetiştiklerini sanıyorsun, değil mi?
Они растут!
Aksine insanın içinde geçen seneler ile beraber, yeşerip büyür. Ve bunlar eksilmez!
Они говорят, эти деревья растут рядом с домами, где есть любовь.
Dediklerine göre sadece sevginin barındığı evlerin yanında büyürmüş.
Самые высокие растут в Южной Америке и достигают высоты трех - четырех метров, но 300 миллионов лет назад, они достигали 30 метров, 90 футов высоты.
Güney Amerika'daki en uzunları bugün 3-4 metre boya ulaşırken 300 milyon yıl önce 30 metreye kadar büyüyorlardı.
И они просто болтаются без дела, смотрят телевизор, смотрят, как растут их друзья,
Sadece ortalıkta dolanırlar. Televizyon seyredip arkadaşlarının büyümesini seyrederler.
-... они растут там...
Kapa!
Они не растут на деревьях, не существуют в природе, но они у нас есть.
Ağaçlarda yetişmiyorlar ya da doğada mevcut değiller. Ama biz onu elde ediyoruz.
Они растут в споре.
Tartışmaktan keyif alıyorlar.
- Они очень быстро растут, не так ли?
- Çok çabuk büyüyorlar değil mi?
Акции либо растут, либо они падают!
Borsa yükselmiş mi, düşmüş mü...
Я представляю, как их головы растут, пока они говорят. Это могла быть и я.
O ben de olabilirdim Bilemiyorum.
Они в пустыне не растут.
Çölde yetişmiyor mâlum.
Но они непрерывно растут, хоть и медленно.
Ama durmadan büyüyorlar.
У них растут волосы на теле, и они полностью утратили способность объяснять чего хотят.
"Kılları yayıImaya başladıkça asıI istediklerini söyleme yeteneklerini kaybederler."
Ногти Кати не только растут после того, как были срезаны,... они еще и восстанавливаются, если их сломать.
Kathy'nin ayak tırnakları kesildikten sonra büyümeye devam ediyor. Yok edilseler bile yeniden oluşuyorlar.
А у твоих живых подружек не растут настоящие волосы и они не могут много чего делать?
Gerçek arkadaşlarının saçı uzamıyor, çok şey yapmıyorlar mı?
Они гидропонные - растут в воде.
Hidroponikler. Suda yetişmiş.
.. Зимой они не растут.
Kışın sEbzELEr büyümEz ki.
Они так быстро растут, что надо ловить момент.
O kadar hızlı büyüyorlar ki, fırsatın varken keyfini çıkar.
- Но они так быстро растут.
Ama çok hızlı büyüyorlar.
Они уже не растут как раньше.
Artık eskisi gibi büyümüyorlar.
Вчера я попросила ребят нарисовать, кем они станут, когда вьıрастут.
Dün çocuklara, büyüdüklerinde olmak istedikleri şeyin resmini çizdirttim.
- Они, вообще, быстро растут, да?
Çok hızlı büyüyorlar, değil mi?
Нет, просто они быстро растут в цене.
Onlar sadece bulundurma alışkanlığı olanlar için.
У них есть маленькие крючки, которыми они цепляются за ваш кишечник, они живут, растут, размножаются.
Küçük kancasıyla bağırsaklara tutunur.
Они растут в одном из наших других селений.
Diğer köylerden birinde büyütmüştüm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]