Так что спасибо вам translate Turkish

Так что спасибо вам.

Yani, teşekkür ederim.

Не многие летчики способны на такое, так что спасибо вам.

Çogu pilot bunu basaramazdi. Tesekkürler.

Нет, не должно, но сломанный ценней, так что спасибо вам.

- Hayır, ama kırık hali daha değerli. - Bunun için teşekkür ederim.

Так что спасибо вам огромное.

O yüzden, çok teşekkürler.

Так что спасибо вам большое. С этого момента дело наше.

Çok teşekkürler, gerisine biz devam edeceğiz.

Так что спасибо вам за помощь.

Yardımınız için gerçekten teşekkürler.

Так что спасибо вам. Катрин.

Hepinize teşekkür ederim.

А у Пола, кажется, воплощается мечта наконец иметь сына, так что спасибо вам.

Ve Paul de, bence hayalinde yaşattığı oğlu buldu sonunda, bu yüzden... teşekkür ederiz.

Так что спасибо вам за награду и за признание.

Beni kabul ettiğiniz için teşekkür ederim.

Спасибо, что подвезли, я вам так признательна.

Beni getirdiğiniz için teşekkürler. Çok şekerdiniz.

Тем не менее, товарищ, спасибо вам, что так к этому отнеслись.

Sizi temin ederim. Yine de konuya bu açıdan yaklaştığınız için size teşekkür ederiz yoldaş.

А так же спасибо и вам за то, что вы здесь сидели и оказывали явную поддержку. Уверена это сыграло свою роль.

Burada oturup, gözle görülür bir şekilde verdiğin destek için teşekkür ederim.

Так что огромное вам спасибо!

Neyse, çok teşekkürler.

Спасибо вам за то, что вы так благородны.

Böyle bir centilmen olduğun için... sana müteşekkirim.

Спасибо вам, что вы так отнеслись к Брэдли.

Bradley'in halinden anladığınız için çok teşekkür ederim.

Так что, в любом случае, большое вам спасибо.

Çok teşekkür ederim.

Так что спасибо вам.

Teşekkürler.

Так что, спасибо большое, но я оставил форму в служебке и всего вам доброго.

O yüzden çok teşekkürler. Üniformamı ofiste bıraktım. - Görüşürüz.

Знаете, мне пора на работу собираться, так что... спасибо вам за заботу, но со мной все будет в порядке, честно.

Bakın işe gitmek için hazırlanmalıyım ilgilendiğiniz için sağ olun ama cidden iyiyim.

Так что, спасибо вам.

Zaman ayrıdığınız için teşekkürler.

Спасибо вам, что пришли так быстро!

Hepinize bu kadar çabuk geldiğiniz için çok teşekkür ederim.

Так что, спасибо вам... и прощайте.

Teşekkür ederim ve hoşça kalın.

Но я как-то не готов к новым отношениям, так что... спасибо вам за ужин.

Yemek için çok teşekkür ederim.

Так как, мои физические исследования для получения Нобелевской премии были прерваны, за что вам большое спасибо, я решил сконцентрировать свои попытки и использовать свои человеческие навыки, чтобы выиграть Нобелевскую премию.

Fizik dalında Nobel Ödülü için kalan tüm olasılıklar yok olduğundan beri çok teşekkür ederim artık Nobel Barış Ödülü'nü kazanmak için yeniden odaklanmam gerektiğine karar verdim.

Спасибо вам за все ваши предложения, и простите, что я так долго тянула с ответом, но, похоже...

Bütün iş teklifleriniz için teşekkür etmek istemiştim. Cevabım bu kadar geciktiği için kusura bakmayın...

Как вы мне это сказали, я всё об этом думала, так, что спасибо вам огромное.

İkiniz bundan bahsettiğinizden beri bir türlü aklımdan çıkaramıyorum.

Так что я только... в конце-концов хотела... сказать вам "спасибо".

O yüzden ben artık en sonunda teşekkür etmek istedim.

Так что еще раз спасибо вам.

Bu yüzden tekrar teşekkür ederim.

Спасибо, что так обстоятельно изучили книги и задали столь неожиданные вопросы. И всего вам доброго...

Bu araştırmacı ve dikkatli sorularınız için teşekkürler ve size iyi...

- Oк. Ну, спасибо вам. - Я запишу это в свою фонотеку,... так что не издавай слишком много звуков.

- Bunu dosyalarıma koymak için kasete alacağım o yüzden fazla ses çıkarma.

Так что ещё раз - спасибо вам. потому что в каком-нибудь новом году вы получите новую повестку.

Tekrar teşekkürler. Umarım bu olan hukuk sistemine karşı olan şevkinizi kırmaz çünkü birkaç yıl sonra tekrar çağırılacaksınız.

так что... спасибо вам.

Teşekkürler.

Так что, спасибо вам всем.

Hepinize çok teşekkür ediyorum.

И спасибо вам, что так чудесно меня представили.

Övgü dolu takdim için de teşekkür ederim.

Так что, спасибо вам, мы остаемся.

Sayende kalıyoruz.

Так что спасибо за приглашение, но я не собираюсь переезжать к вам.

Bu yüzden, teklifiniz için teşekkür ederim. Sizinle yaşamayacağım.

О, спасибо вам огромное, извините, что притащила вас сюда вот так.

Çok teşekkürler. Seni bu işe bu şekilde sürüklediğim için çok üzgünüm.

Спасибо вам, что собрались сегодня так рано.

Bu sabah biraz erken geldiğiniz için hepinize teşekkür ederim.

Спасибо вам за всё, но я думаю, что так будет лучше.

Her şey için teşekkürler ama bence en iyisi gitmem.

Так что... спасибо вам, все ништяк!

O zaman... tüm bu kibarlık için.

Большое вам спасибо, что так быстро пришли к нам.

Bu kadar kısa sürede geldiğiniz için teşekkür ederiz.

И большое вам спасибо, что так быстро отреагировали.

Bu kadar çabuk harekete geçtiğiniz için sağ olun.

Так что, спасибо вам за беспокойство.

Endişeniz için teşekkürler.

Астронавт Форрест, я просто хочу сказать Вам огромное спасибо за то, что Вы так повлияли на меня и на мою семью.

Astronot Forrest, ben ve ailem üzerinde bıraktığın muazzam etki için sana çok teşekkür etmek istiyorum. Seninle çok gurur duyuyoruz.

Спасибо всем, что пришли. Мы так вам рады.

Geldiğiniz için çok teşekkürler.

Спасибо всем вам, что так быстро пришли.

Bu kadar kısa sürede geldiğiniz için hepinize teşekkür ederim.

Спасибо вам, что прибыли сюда так быстро.

- Buraya çok çabuk geldiğiniz için sağ olun.

Ну, кастинг-директор сказал, что рекомендации, которые вы дали, помогли мне взойти на вершину, так что, спасибо вам за все.

Oyuncu yönetmeni verdiğiniz tavsiyeyle rolü aldığımı söyledi. Her şey için teşekkür ederim.

Спасибо вам, что приехали так скоро. Ладно, о чём речь.

- Çabuk geldiğiniz için teşekkür ederim.

Спасибо вам обоим за то, что вы пришли вовремя, так как у нас очень плотное расписание.

İkinizi de az zamanımız olmasına rağmen zamanında bitirdiğiniz için sağ ol.

Так что, спасибо вам за все.

Bu yüzden, herşey için teşekkür ederim.