Ты слаба translate Turkish

Вот уж никогда бы не подумал, что ты слаба на грудь.

Bana sorunu olan biri gibi gelmiyorsun.

Нет. Вина будет в том, что ты слаба.

Hayır, sadece zayıf olduğun için.

Ты слаба.

- Daha zayıfsın.

То, что ты сказала о том, что он знает, когда ты слаба.

Belki de hepsi doğru değildir. Demek istediğim, seni güçsüzken tanıdığını söyledi.

Ты говоришь об использовании сильной магии, а ты слаба.

GüçIü büyüler yapmaktan bahsediyoruz. Zayıfsın.

Ты слаба.

Sen, zayıfsın.

Потому что в основе лежит предположение, что ты слаба.

Çünkü bunun altından, senin zayıf olduğun sonucu çıkar.

Ты слаба, ты так беспомощна, а могла обрести силу.

Sen bununla yaşayamayacak kadar zayıfsın. Bu seni güçlü kılacaktı.

- Ты слаба, дорогая сестра.

Sen zayıfsın, benim canım kardeşim.

Ты слаба и таскать не можешь.

Zayıfsın ve ağır şeyleri taşıyamazsın.

Ты опасна, потому что ты слаба.

Tehlikelisin. Çünkü zayıfsın.

Ты слаба.

Zayıfsın.

Я чувствую, насколько ты слаба.

Ne kadar güçsüz olduğunu hissedebiliyorum.

И, Оливия, теперь я знаю насколько ты слаба.

Olivia, şimdi ne kadar güçsüz olduğunu biliyorum.

Ты слаба, а значит никогда не будешь угрозой для меня.

Sen zayıfsın ve o yüzden bana hiçbir zaman tehdit teşkil etmeyeceksin.

Ты слаба, Аннис, как я и думала.

Düşündüğüm gibi zayıfsın Annis.

Ты слаба, Анна Ли

- Zayıfsın, Anna Leigh.

Ты слаба. Ты совсем одна.

Tamamen zayıf ve yalnızsın.

Ты одна из самых сильных людей, что я встречал, но по сравнению с волей и разумом Мориарти ты слаба.

Tanıdığım en güçlü insanlardan birisin. Ama Moriarty'nin zekası ve iradesi karşısında, zayıfsın.

Ты слаба!

Çünkü zayıfsın!

Ты ещё слишком слаба.

Yeni doğmuş tay kadar güçsüzsün.

Станли слаба, но ты сильна.

Stanley zayıf ama sen güçlüsün.

Коли на передок слаба, зовись ты хоть Ее Высочеством, все равно будешь шлюха.

Ama bir fahişe her zaman fahişe olarak kalır, Kral'ın fahişesi olsa bile.

Поскольку Михо слишком слаба, присмотри ты за Кинго.

Gördüğün gibi Miho çok zayıf bu yüzden lütfen Kingo'ya göz kulak ol.

Нет. Ты еще слаба.

Hayır.

Это ты у нас на передок слаба!

Bacaklarını kapalı tutamayan sensin.

Ты знаешь, что они говорят о твоей боли. Она очень слаба.

Acıları paylaşma konusunda ne dediklerini bilirsin, ilaç gibidir.

Ты не смогла, потому что ты слишком слаба.

Yapamazdın çünkü çok zayıfsın.

Ты еще слаба.

Pek formda değilsin.

Ты считаешь, что я настолько слаба, что просто подниму лапки кверху и приму все это?

Benim zayıf olduğumu ve yeterince üzerime gelirsen korkup kaçacağımı mı düşünüyorsun?

Ты все еще очень слаба.

Hala çok güçsüzsün.

Она слаба, а ты её трогаешь Ты сказала Джорджу то что я переспала со Слоаном, не должно было расползаться так это всё из-за секса со Слоаном?

- ama o çok küçük ve sen canını acıtıyorsun. - George'a söyledin. McSteamy ile geçirdiğim gece seni ilgilendirmezdi.

Ты еще так слаба, что если простудишься?

Bu halde burada tekrar üşüteceksin.

— Майкл, слаба Богу ты в порядке.

Michael, çok şükür iyisin.

О.. Ты совсем слаба, Елена.

Rengin soldu.

Слаба Богу ты здесь.

Şükürler olsun geldin!

Ты еще слаба.

Dikkat et, hala hastasın.

Возможно, когда-нибудь ты перестанешь заботиться обо мне, но я не настолько слаба, чтобы меня постоянно опекали.

Belki bir gün beni koruyacak olursun ama ben birinin korumasına ihtiyaç duyacak kadar güçsüz değilim.

— Ты была слаба.

- Sen zayıftın.

Я никогда не понимал как ты чертовски слаба.

Bu kadar zayıf olduğunu hiç bilmiyordum.

Ты видел, как я была слаба.

Ne kadar zayıf olduğumu gördün.

Я пришла попросить тебя... когда болезнь достигнет своего пика, и я буду слишком слаба или слишком напугана... я хочу, чтобы ты помог мне покинуть этот мир на моих условиях.

Buraya gelme sebebim şu. Hastalık belli bir noktaya ulaştığında çok zayıf ya da korkak olursam dünyadan kendi istediğim şekilde ayrılmama yardım etmeni istiyorum.

* Ты был моей силой, когда я была слаба *

* Sendin güç veren zayıf kaldığımda *

Джун, как ты слаба.

Zayıfsın June.

Ты настолько слаба?

Sen çok güçsüzsün. Ciddi mi bu?

Если я скажу тебе, что больна, ты захочешь жениться на мне даже больше, я слаба, я соглашусь.

Sana hasta olduğumu söylesem benimle daha çok evlenmek isteyeceksin. Ben de aciz kalıp evet diyeceğim.

Я слаба и потеряна Разве ты не видишь?

Zayıfım... Kaybolmuş...

- Потому что в отличие от меня ты достаточно слаба и достаточно сильна, чтобы любить.

- Çünkü, benim aksime, sen sevmek için yeterince zayıf ve yeterince güçlüsün.

Ты пока ещё слаба.

Bayılacak gibi hissetmen normal.

Может ты слишком слаба.

Belki de zayıfladığın içindir.

Ты хочешь бросить вызов Альфе, сказав что стая слаба?

Alfa'lık için meydan okumak istiyorsun, ve sürünün zayıf olduğu lafları dolaşıyor? Bunu iyice düşünmemişsin.