Beni rahatsız etmiyor translate English
310 parallel translation
Baba, insanların söyledikleri beni rahatsız etmiyor.
Father, I'm not bothered by what people say
Apaçiler beni rahatsız etmiyor, bence.
Apache don't bother me, I think.
Beni rahatsız etmiyor.
It doesn't bother me.
Ama bu beni rahatsız etmiyor.
But that doesn't bother me.
Yola çıktım bir kere kanunsuz bir şerifle anlaşmak beni rahatsız etmiyor.
I'm on my way, and if it takes a deal with a crooked sheriff, that's all right with me.
Durumu bir kızılderili laneti ve kalbi Leo için sızlayan bir eşle süslemek de beni rahatsız etmiyor!
And if I have to fancy it up with an Indian curse... and a brokenhearted wife for Leo, that's all right too!
- Beni rahatsız etmiyor.
- She doesn't bother me.
- Artık beni rahatsız etmiyor.
- Doesn't bother me anymore.
Hayır, beni rahatsız etmiyor.
Wait, wait. What's all this?
- Beni rahatsız etmiyor.
- He's never bothered me.
O beni rahatsız etmiyor... Lars.
He doesn't trouble me, uh, Lars.
Artık beni rahatsız etmiyor.
Doesn't bother me anymore.
Senin düşündüklerin beni rahatsız etmiyor.
What bothers me about you isn't at all what you think.
Beni rahatsız etmiyor.
She doesn't bother me.
Beni rahatsız etmiyor.
He's not bothering me.
Beni rahatsız etmiyor, ama seni ediyorsa...
But if it disturbs you...
Beni rahatsız etmiyor.
Doesn't bother me.
Sarımsak beni rahatsız etmiyor.
Garlic doesn't bother me.
Hiçbir şey beni rahatsız etmiyor.
Nothing bothers me.
Bu dünyada hiçbir şey beni rahatsız etmiyor. Benim dışımda, Timothy Broom.
Nothing in this world bothers me, except me, Timothy Broom.
Hepsi kaçık, ama beni rahatsız etmiyor.
They are freaks, but I don't mind it at all.
Ama ayrıca, benden çok farklı insanların yaptığı şeyleri de alıyorum ve bu beni rahatsız etmiyor.
Yes, but I also buy things made by people who live differently from me, and that doesn't bother me.
" Silahlar beni rahatsız etmiyor.
The guns don't bother me.
Beni rahatsız etmiyor.
It doesn't worry me.
Önemi yok, beni rahatsız etmiyor.
It doesn't bother me.
Kimseyi rahatsız etmiyorum. Kimse de beni rahatsız etmiyor.
I don't bother nobody.
Beni rahatsız etmiyor.
I do not mind.
Beni rahatsız etmiyor, Mrs. Krabappel.
He's not bothering me, Mrs. Krabappel.
Silah beni rahatsız etmiyor.
The gun doesn't disturb me.
Beni rahatsız etmiyor.
It bothers me none.
Kişisel olarak beni rahatsız etmiyor.
It doesn't bother me personally.
Bu beni rahatsız etmiyor George.
That's not what dogged me, George.
Evde beni kimse rahatsız etmiyor.
No one at home is bothering me.
En hızlısı olmamak beni hiç rahatsız etmiyor.
I'M PERFECTLY WILLING TO GO THROUGH LIFE AS THE SECOND-FASTEST MAN.
- Beni çok rahatsız etmiyor.
- It doesn't bother me much.
- Beni hiç rahatsız etmiyor.
- They're not uncomfortable.
Beni hiç rahatsız etmiyor.
That doesn't bother me at all.
Seni sevmiyorum ben, bedenin rahatsız etmiyor beni.
I do not love you your body does not disturb me.
Sanırım bu sizi pek rahatsız etmiyor ama beni çok rahatsız etti.
I don't know how disturbed you are but it might interest you to know I'm very disturbed.
Artık o kadar rahatsız etmiyor beni.
It, er, doesn't bother me anymore.
" İnsanların durup bakması hiç rahatsız etmiyor beni
" People stop and stare, they don't bother me
- Beni rahatsız etmiyor.
It don't bother me.
Körlük beni insanların tepkisi kadar rahatsız etmiyor.
The blindness doesn't bother me as much as other people's reaction.
Beni ifşa etmiş olmak seni hiç rahatsız etmiyor mu?
Doesn't bother you a bit that you've blown my cover, does it?
Yemin ederim, kardeşimin burada olması beni kesinlikle rahatsız etmiyor.
I swear, it does not bother me that my brother's here.
Rahatsız edici buluyorum ama beni huzursuz etmiyor.
Well, I find the noise irritating, but it doesn't make me uneasy.
Ama bu beni hiç rahatsız etmiyor.
But that doesn't bother me none.
Saçmalama. Dediğin gibi rahatsız etmiyor beni.
Don't be ridiculous. lt doesn't bug me, as you so eloquently put it.
Sam'in geçmişini kabullendim. Beni hiç rahatsız etmiyor.
I've come to terms with Sam's past.
Bu beni de rahatsız etmiyor, bununla birlikte, canımı sıkıyor.
Not that it bothers me either, however, it is annoying.
Beni hiç rahatsız etmiyor.
It doesn't bother me at all.
beni rahatsız etme 34
beni rahatsız ediyor 35
rahatsız etmiyorum ya 53
etmiyorum 100
etmiyor 21
beni affet 279
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni rahatsız ediyor 35
rahatsız etmiyorum ya 53
etmiyorum 100
etmiyor 21
beni affet 279
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni arama 21
beni sevmiyorsun 73
beni dinlemeni istiyorum 19
beni arar mısın 16
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni duyuyor musun 999
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni arama 21
beni sevmiyorsun 73
beni dinlemeni istiyorum 19
beni arar mısın 16
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni duyuyor musun 999
beni seviyorsun 108
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni takip edin 363
beni dinle 1698
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni takip edin 363
beni dinle 1698
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni duydun mu 311
beni iyi dinle 148
beni rahat bırakın 167
beni korkutuyorsun 140
beni affedin 168
beni izleyin 355
beni iyi dinle 148
beni rahat bırakın 167
beni korkutuyorsun 140
beni affedin 168
beni izleyin 355