English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ B ] / Bir kez daha söylüyorum

Bir kez daha söylüyorum translate English

150 parallel translation
Bir kez daha söylüyorum, bölümümde başka bir kadına daha ihtiyacım yok.
I told you once, I don't need any more girls in my department.
Bir kez daha söylüyorum! Hiçbir zaman onun adına çalışmadım.
And once more, I've never worked for him!
Daha önce söylemiştim, bir kez daha söylüyorum ve tekrarlamayacağım.
I'll not tell you again.
Daha önce söylemiştim, bir kez daha söylüyorum.
I told you that once and I'm telling you again.
Bir kez daha söylüyorum. Sen hainsin.
Now I say it again : traitor!
Bir kez daha söylüyorum, yoksa olacaklara ben karışmam.
No! He promised he'd do nothing if you tell him.
Gawain, bir kez daha söylüyorum, git.
Gawain, once again, I tell you to go.
Bir kez daha söylüyorum :
I repeat :
Begüm sahibe, bir kez daha söylüyorum, ne olur çeşmeden su içme.
And, Begum Sahiba, I beg you once more not to drink water out of a tap.
Bir kez daha söylüyorum bay Kırmızı Elma. Birkaç delinin kırsal alanda zencileri korkutması bütün Mississippi eyaletinin suçu değildir!
I'm telling you again, a couple of crazies dressed in bed sheets dancing around scaring Negroes is not the fault of the entire state!
Şimdi, bir kez daha söylüyorum, beni eve götür.
Now, for the second time, take me home.
Bir kez daha söylüyorum.
I'm gonna ask you one more time.
Bu yüzden bir kez daha söylüyorum, bana bir iyilik yap.
So I'm asking you a favor for the second time.
Tamam, bir kez daha söylüyorum.
Okay, once again.
Bir kez daha söylüyorum, tamam mı?
All right, look. Let me just explain to you one more time, okay?
Şimdi son bir kez daha söylüyorum.
Now, I will ask you one last time.
Bir kez daha söylüyorum, kaptan.
I'm not gonna ask you again.
Bir kez daha söylüyorum, Carl olabilir... domuzlarıma bakması için tuttuğum bir adam.
Once more, it could be Carl, a hired man who cared for my hogs.
Bir kez daha söylüyorum : Benim odamdasın, neden?
One more time, you're in my room because.. why?
Hayır, bir kez daha söylüyorum, burası bir bar-lokanta.
No, I keep telling you, this is a bar and grill.
Bir kez daha söylüyorum Leo.
One more time, Leo.
Bebeğim, bir kez daha söylüyorum... Seni sevdiğimi biliyorsun.
baby, i say once again, uh-huh you know i love you.
- Bebeğim, bir kez daha söylüyorum,
- baby, i say once again, uh-huh.
Bir kez daha söylüyorum... Adı herneyse.. işte onunla tekrar beraberim.
Once again... what's-her-name and I are back together.
Drue bir kez daha söylüyorum, hiç istemeyerek parmaklarını kapının arasında parçalamak zorunda bırakma beni.
Drue, one more time, and I'm gonna feel compelled to accidentally smash your fingers in the doorjamb.
Bir kez daha söylüyorum daha önce dediğim gibi, bir maçımız vardı.
Once again as I've already told you, we had a game.
Karton kutuları bir kez daha söylüyorum.
More times than not, it is cardboard.
Anne. Baba. Size bir kez daha söylüyorum.
Mom, Dad, I have told you before, and I will tell you again...
Bir kez daha söylüyorum. Kızımı arıyorum.
So once again, I'm looking for my daughter, Rory Gilmore.
Bir kez daha söylüyorum, elimize gelen bilgiler oldukça kısıtlı.
Once again, information very sketchy.
Bir kez daha söylüyorum ; müvekkilim konuşmama hakkını kullanıyor ve cevap vermiyor.
Once again, my client asserts his Fifth Amendment rights and declines to answer.
Ama her nasılsa yok, bir kez daha söylüyorum, oylayalım mı?
However, she's not, so once again, shall we vote?
Gelmek isterim. - Bir kez daha söylüyorum. Bu henüz benim konuşmam değil.
Again, it's not my speech yet, but it's Friday at five.
Bir kez daha söylüyorum. Sıradan bir olay yeri araştırmasına geliyorsun...
Just to reiterate, you showing up on the scene on a routine investigation...
Bir kez daha söylüyorum, arz ve talep.
I'll say it again, supply and demand.
Evet, Bay Forman. Açık olması açısından bir kez daha söylüyorum.
Okay, Mr. Forman just to be clear.
"Sana bir kez daha söylüyorum..." "... ne, zaman ; ne de mekan birlikte yaşadıklarımızı yaşanmamış yapamaz. "
Once again I tell you... neither time nor space can undo what we had together.
Bir kez daha söylüyorum.
I'm gonna say this to you one time.
Bir kez daha söylüyorum, her notayı tam vurgulayarak okuyun.
I'm asking one last time to detach every note clearly.
Albay O'Neill'ın çok değerli yargılarını, bir kez daha söylüyorum, etkileyen pekçok olayın farkındayım.
I am aware of the events that have, once again, compromised Colonel O'Neill's invaluable judgement.
Bir kez daha söylüyorum. Kapıları aç.
Once again, open the doors.
Her şeyi bir kez daha söylüyorum.
This fight ain't startin'till I get $ 10 from all y'all.
Bir kez daha söylüyorum ;
Once again, I'm
Bir kez daha söylüyorum. Buraya gelmeniz büyük incelik.
Okay, listen... once again like I said, it's very nice of you to do what you're doing with him...
Bir kez daha söylüyorum :
I'm saying this one more time :
Sana bir kez daha çeneni kapamanı söylüyorum!
I am gonna tell you one more time to shut up!
Tamam.Anlayasınız diye bir kez daha söylüyorum
I'll say it one more time for the hearing impaired.
Bir kez daha, Tyson - Rusticoff maçı 52 saniyelik bir oyun çıktı. Ve Tyson, tırnak içinde söylüyorum :
So once again, Tyson versus Rustikov turns out to be a 52-second pay-per-view fraud, and Tyson has another, quote, "victory," unquote.
Ve evet, bir kez daha sana danışman atayacaklar. Ama sana şunu söylüyorum
They will offer you counseling, but I am telling you...
Şu da olabilir "elde edici" ve üzülerek söylüyorum sizin elinize düşme riskini bir kez daha alamam.
Which rhymes with "invasive"... which I'm sorry to say, is a risk... I can't run with you again.
Ve bir kez daha söylüyorum, oturma odam bir çalışma odası haline geldi.
91 octane.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]