English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ H ] / Hazırız

Hazırız translate English

19,049 parallel translation
Ve bunun için ölmeye hazırız.
And we are ready to die for it.
Her şey toplandı, gitmeye hazırız Doc.
I'm all packed up, ready to go, Doc.
- Evet, hazırız.
- Yes, we are.
Hazırız.
We're a go.
Sizin için hazırız.
We're ready for you.
Danimarka'yı halt etme eylemine başlamaya hazırız.
We are ready to commence the trashing of Denmark.
Gitmeye hazırız.
Ready to go.
Tamam, yazılım yamamı uyduya yüklemeye hazırız.
Okay, we're ready to send my software patch up to the satellite.
10'da sekiz sinyal gücümüz var, bağlantıyı tamamlamak için hazırız.
We are at eight of ten signal strength, ready to complete the link.
Kırmızı gözlülerden biriyle karşılaşırsak hazırız.
If we run into more of those red-eyed things, we'll be ready.
- Hazırız sayın Hakim.
- We are, Your Honor.
Sanırım hepimiz hazırız artık.
I think we're all set now.
- Hazırız.
Okay, we're ready.
Hazırız efendim.
Ready, sir.
- Hazırız efendim.
- We're ready for you, sir.
Carina, biz hazırız.
Carina, we're all set over here.
İhtiyacımız olmayan şeyleri alıp çöp sepetine atmaya hazır olan var mı? Ben!
Who's ready to take everything we don't want and toss it in the bin?
Hazır mıyız?
So, we think we're ready?
Hazır mısınız?
- Are you decent? - Mm-hmm.
- Hazır mısınız?
- Are you all set?
Hazır mıyız?
Are we ready?
Hazır olmalıyız.
We have to be ready.
Karşı saldırıya hazır olmalıyız.
We should be ready for a counter move.
Tabii ki şu an kıştayız ama kız dediğin hazır olmalı.
Sure, it's winter now, but a girl's got to be ready.
- Hazır mısınız?
- Ready? Yeah.
- Hazır mıyız?
We ready to go?
Başarısız olursa, biri yaralanırsa veya bir terslik çıkarsa, örtbas hikâyesi hazır mı?
And if it fails... Someone is hurt or anything goes wrong, is there a cover story ready?
- İşe gitmeye hazır mısınız?
Hey, you ready to go to work?
Sahte durum raporlarını, sipariş fonunu, teslimi hazır olanların güncel raporlarını hazırlayabilirim. İhtiyacımız olan müşteri özelliklerini öğrenmek için satışçılarla konuşurum.
I can generate fake status reports, purchase orders, deliverables updates, and I can liaise with sales to coordinate what custom features we need to pretend to build.
Bugün eğlenmeye hazır mıyız?
Are we gonna have some fun today?
Her zaman doğuştan hazır olduğumu söylemek istiyorum ama sonra ikimizin de benim adıma utanacağımızı biliyorum.
I always want to say I was born ready, and then we'll both be embarrassed for me.
Evet, bence de bakalım. Hazır mıyız?
Yes, let's do that, shall we?
Hazır mısınız?
Ready?
Hazır mıyız?
We ready?
Sly, Cabe ve Ken tulumba odasında gerekli şeyleri hazır hale getirirken Happy, Paige ve ben de kireçtaşını alacağız.
Happy, Paige and I will get that while Sly, Cabe and Ken get things ready down in the pump room.
- İtiraz etmeye hazır mısınız?
- Are you ready to enter a plea?
Gitmeden önce, hazır hepiniz buradayken babanızdan hiç haber almadınız, değil mi?
Just before you go, while I have you all here, you haven't heard from your dad, have you?
Çocuklar hazır mısınız?
You guys ready?
Hazır mıyız?
Ready?
Benim gelmeme hazır mısınız?
You ready for me?
Hazırız.
Ready.
Siz hazır mısınız?
Are you guys ready?
Bayan Bunch, başka kanıtınız var mı yoksa kapanış konuşmanız için hazır mısınız?
Ms. Bunch, do you have any more evidence, or are you ready for your closing statement?
Kırmızı Peçete'nin uzmanlık alanı mevsimsel, porsiyonları hazır birlikte pişirmemiz için, haftada üç kez eve getirilen taze yemekler.
A Napron? Red Napkin is the finest in seasonal, pre-portioned meals delivered fresh, thrice weekly, that you cook at home together.
Bunları geri almamızı sağlama ihtimali olan bir görev için ölmeye hazır mısın?
You're willing to die here on the chance that maybe we can undo it?
Hazırız.
We're ready.
Hazırız tabi, Mon capitaine.
We are indeed, Mon capitaine.
Tamam, hazır mısınız?
All right, ready?
Rahatsız olduğumdan veya göreve uygun olmadığım için değil. Artık hazır olduğunuz için.
Not because I am unwell or unfit for office, but because you are ready.
Arabanız 11'de kapıda hazır olacak.
You're car will be ready for you at 11.
Bugün yenice bir parti genç kız geldi, sulu sulular ve ısırılmaya hazırlar.
We just got a shipment of young gals, just ripe and fine for the plucking.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]