English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ I ] / Iyi görünmüyor

Iyi görünmüyor translate English

1,340 parallel translation
Hiç iyi görünmüyor.
- Root canal. It's not going to be pretty.
O, dostum. Bu iyi görünmüyor.
Oh, man. lt doesn't look good.
Roma iyi görünmüyor.
Rome does not look good.
o iyi görünmüyor, Oscar.
It does not look good, Oscar.
Çok da iyi görünmüyor. Ağır tedavi mi uyguladınız?
He does not look too good Have you used the intensive treatment?
Ama ne yazık ki sonumuz iyi görünmüyor.
But, heck, this was one sick pup, from way back.
Durum hiç iyi görünmüyor.
That's some bad shit.
Pek iyi görünmüyor.
That doesn't look good.
- Çok iyi görünmüyor.
- It doesn't look too good.
Durum pek iyi görünmüyor.
Things don't look so good right now
Durum iyi görünmüyor Dylan.
dylan, we're not doing so well.
- Hiç iyi görünmüyor.
- She looks not well.
Avcının durumu pek iyi görünmüyor, değil mi?
My goodness. Things look bad for the Slayer, don't they?
Hayatım, bu iyi görünmüyor.
Honey, this doesn't look good. It's fine.
İki yöne giden kornea iltihabı görmüştüm, ama bu pek iyi görünmüyor.
I've seen alkali keratitis go both ways, but this doesn't look good.
ST segmentleri iyi görünmüyor.
The ST segments look odd.
Antreman partnerim çok iyi görünmüyor.
My sparring partner doesn't look too good.
O iyi görünmüyor.
He doesn't look well.
Bu iyi görünmüyor.
This isn't good!
- Orada da pek iyi görünmüyor.
- lt doesn't sound so great back there.
- Korkarım durum iyi görünmüyor, efendim.
- l'm afraid it doesn't look good, sir.
Burası hiç iyi görünmüyor.
- HEY, HEY! WHOA!
- Durum iyi görünmüyor. - Hayır, leydim.
This doesn't look good, Parker.
Durum iyi görünmüyor.
Okay, this does not look good.
Kardeşin pek iyi görünmüyor.
Your brother doesn't look too good.
# Onlar bana bir ayıdan daha iyi görünmüyor
"They just don't come no better than a bear"
# Ve onlar bir ayıdan daha iyi görünmüyor
"And they just don't come no better than a bear"
# Hayır, onlar bir ayıdan daha iyi görünmüyor
"No they just don't come no better than a bear"
# Hayır, daha iyi görünmüyor
"No they just don't come no better than"
# Onlar bir ayıdan daha iyi görünmüyor
"They just don't come no better than a bear"
Bu hiç iyi görünmüyor Patrick.
This doesn't look too good, Patrick.
Fakat bu adam... - Pek iyi görünmüyor.
ah, he doesn't look too good.
Pek iyi görünmüyor, değil mi Brad?
He doesn't look too good, does he, Brad?
Kasık bölgesinde iyi görünmüyor.
It's not flattering in the crotchal region.
- Durum iyi görünmüyor Frank.
- It doesn't look good, Frank.
Hiç iyi görünmüyor.
This doesn't look so good.
- İyi görünmüyor muyum?
- Don't I look okay?
- İyi görünmüyor.
- That doesn't look good.
İyi görünmüyor.
He doesn't seem the type.
İyi görünmüyor.
It doesn't look good.
Kadin iyi oldugunu söyledi, Fakat bana öyle görünmüyor.
She says he's ok, but don't let me see.
Bu sefer duruşma çok iyi gidecek gibi görünmüyor.
The trial's not going too well.
Pek iyi görünmüyor.
Doesn't look good.
İştah açıcı görünmüyor olabilir ama iyi bir protein kaynağı gibi görünüyor.
It may not appear appetising... but it seems like a good source of protein.
Sizin bu alçıpan da pek iyi bir durumda görünmüyor.
And it ain't in such great shape as it is.
Artık o kadar iyi bir fikirmiş gibi görünmüyor.
That doesn't really sound like such a good idea anymore.
İyi görünmüyor. Hala yaklaşıyor.
[alarm sounding] no good, it's still gaining.
İyi görünmüyor.
no good, it's still gaining.
İyi görünmüyor...
It doesn't look...
İyi görünmüyor mu?
It look good, don't it?
İyi bir savunma pozisyonu aldı ve... değiştirmeye niyetli görünmüyor.
He's picked a good solid defensive position... and he shows no signs of leaving it.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]