Yanlış oda translate English
102 parallel translation
"Öyleyse, Bay Balling bana yanlış oda numarası vermiş olmalı."
"Then Mr. Balling must have given me the wrong room number."
- Yanlış oda.
- Wrong room.
Pardon, yanlış oda.
Sorry, wrong room.
Bu, bu yanlış oda.
- That's the wrong room.
- Yanlış oda.
- You got the wrong room.
- Yanlış oda mı?
- Wrong room? - Yeah.
Yanlış oda. - Affedersiniz.
- Oh, excuse me, please.
Yanlış oda.
This is the wrong room.
Bana yanlış oda numarası söylemiş olmalılar.
They must have given me the wrong room number.
Özür dilerim. Yanlış oda.
Sorry, ma'am, wrong room.
Pardon, yanlış oda. Saat 5.
Sorry, wrong room.
Yanlış oda.
Wrong room.
Ah, üzgünüm, burası yanlış oda olmalı.
Oh, I'm sorry, this must be the wrong room.
Aman Tanrım, yanlış oda.
And... Oh, gee, I made a mistake.
Üzgünüm, yanlış oda.
Sorry, wrong room.
Pardon, yanlış oda.
Uh, sorry, wrong room.
Yanlış oda.
- I'm sorry.
Yine yanlış oda, Mutlu.
Wrong chambers again, Happy.
- Üzgünüm, yanlış oda.
- I'm sorry. Wrong room.
- Kahretsin, yanlış oda.
- Shit, this is the wrong room.
- Yanlış oda olmasa iyi olur.
- This had better not be the wrong room.
Affedersiniz, yanlış oda.
Sorry. Wrong room.
Burası da yanlış oda.
Wrong room
Bu yanlış oda.
It's the wrong room.
Yanlış oda.
We'll see you later.
Onu götürün O yanlış oda da
Take him away. He is in the wrong room.
Üzgünüm. yanlış oda olmalı.
I'm sorry. Must be the wrong room.
Özür dileriz. Yanlış oda.
Sorry.
Yanlış oda!
Wrong one!
Yanlış oda.
- Oh, sorry.
Hayır, yanlış oda!
No, wrong room!
Yanlış oda. Benim hatam.
Wrong room, my mistake.
Pardon, yanlış oda.
Sorry, I have the wrong condo.
Yanlış oda.
Got the wrong room.
Yanlış oda!
Wrong door?
Tamamen yanlış oda.
Totally wrong room.
Kusura bakmayın. sanırım yanlış oda bilgisine sahipsiniz.
I'm sorry. I think you have the wrong room.
Sanırım yanlış oda.
Yeah, we also have life.
Yanlış oda mıydı?
Did I go into the wrong room?
- Hayır, yanlış oda.
- Yeah, well, it's not.
Yanlış yerdesiniz. Oda numaranız 126.
You are not supposed to be here.
Dinle beni sınıfımda bir çocuk var ona bazı şeyler söylemiştim. Oda yanlış anlamış.
I told a guy something and he took it the wrong way.
- Yine yanlış. 128 no'lu oda.
- Wrong again. He's in 128.
Üçgün içindeki ilk telefon ve oda yanlış numara.
First call in three days and it's a wrong number.
Koyu nar rengi bu oda için yanlış seçim.
Pomegranate Mist is the wrong color for this room.
O oda hakkında yanlış birşeyler olduğunu biliyordum.
I knew there was something wrong with that room.
Dinle eğer ailelerimizden öğrendiğimiz bir şey varsa oda bu şekilde yavrulamanın ne kadar yanlış olduğu, değil mi?
Listen, If there's one thing we've learned by being forced to being around our families today it's about the dangers of procreating.
Oda numaranızı yanlış hatırlıyor olamaz mısınız?
Could it be you're misremembering the room number?
Ben o çocuğu asla sevmedim. Onun hakkında yanlış birşeyler söylendi. Oda bu olanları sakladı.
I never liked that boy there was something wrong about him he was hiding something
Oda servisini çağırdığında tam bir saat beklemelisin bazen yanlış yemek getirirler.
You order room service, you have to wait an hour, sometimes for the wrong food.
Doğru oda, yanlış kişi.
- You have the right room but the wrong person.
oda servisi 98
odana git 107
oda ne 16
odasında değil 16
oda servisi mi 22
odanız var mı 16
odamda olacağım 17
yanlış 511
yanlıştı 16
yanlışlıkla oldu 20
odana git 107
oda ne 16
odasında değil 16
oda servisi mi 22
odanız var mı 16
odamda olacağım 17
yanlış 511
yanlıştı 16
yanlışlıkla oldu 20
yanlız 22
yanlış anladın 80
yanlış numara 72
yanlış anlama 85
yanlış yaptım 18
yanlış yapıyorsun 36
yanlış anlamışsın 22
yanlış düşünüyorsun 23
yanlış cevap 43
yanlış olan ne 69
yanlış anladın 80
yanlış numara 72
yanlış anlama 85
yanlış yaptım 18
yanlış yapıyorsun 36
yanlış anlamışsın 22
yanlış düşünüyorsun 23
yanlış cevap 43
yanlış olan ne 69