English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ Ç ] / Çok güzeldir

Çok güzeldir translate English

869 parallel translation
Nergisler yılın bu zamanı çok güzeldir ama bunlar solmuşlar.
Daffodils are lovely this time of year, but they're in the way.
Baharda çok güzeldir.
It's delightful in the springtime.
- Gömböş çok güzeldir.
Gömbös is very beautiful.
Hayali şatolar çok güzeldir ama dayanıklı olmaz.
Castles in Spain are very beautiful, but they don't last.
Çok güzeldir.
I have coffee.
- Çok güzeldir.
- lt's pretty good.
Çok güzeldir.
It's beautiful.
Tepelerin üzerinden Rosenlawry'e yürüyüş yapmak çok güzeldir.
The walk over to the hills to Rosenlawry is very beautiful.
- Wintenberg. Çok güzeldir.
- Wintenberger, Sir Humphrey.
Kır çiçekleri çok güzeldir.
The country's so lovely.
Vancouver eminim çok güzeldir.
That must be a beautiful city, Vancouver.
Çok güzeldir.
Very beautiful.
Orası çok güzeldir.
It's nice there.
Çok güzeldir.
It's so beautiful.
Çok güzeldir.
It's really beautiful.
- Oranın kırsalı çok güzeldir.
- Very pretty countryside there.
Hiç de değil, o çok güzeldir.
Not at all, it's very good.
Baharda orası çok güzeldir.
It's beautiful there in the spring.
Kasabada yürümek çok güzeldir.
So nice to be walking in the country.
- O çok güzeldir.
- She's very beautiful.
Çok güzeldir.
She's very beautiful.
- Sıcak bisküviler, çok güzeldir.
Hot. Biscuits, very good.
Çok güzeldir.
Very nice.
Manzarası çok güzeldir.
Lt has a fine view, sir.
Traktörleri çok güzeldir.
They got a beauty.
Bahar zamanı, akşam güneşi vurur bu odaya, çok güzeldir.
In springtime, the evening sun shines in and it's very beautiful.
Bebeklerimiz çok güzeldir.
They're lovely dolls. They're fully dressed.
- Bu aylarda Indiana çok güzeldir.
- Indiana's awful nice this time of year.
# Koştuğunda aynı bir topa benzer, çok güzeldir... #
When she ran she looked like a ball So beautiful...
# Koştuğunda aynı bir topa benzer, çok güzeldir, sadece benim için tabii #
When she runs she looks like a ball She's so pretty, just for me...
- Evet, çok güzeldir.
It's very pretty.
Bu çok güzeldir.
This is very nice.
Çok güzeldir.
It's very beautiful.
Burası çok güzeldir. Yıllardan beri buraya gelirim.
I've been coming down here every season for a good many years.
Taşra da çok güzeldir.
The countryside is so beautiful.
Bu peynir çok güzeldir.
This cheese is very good.
Beni küçümsemeyim, tadı çok güzeldir.
Don't disdain me, they're delicious.
Ben denemiştim. Çok güzeldir.
I've tried'em - - very good.
Yılın bu zamanında taşra çok güzeldir.
Country's mighty nice this time of the year.
Eminim yukarıdaki dairen de çok güzeldir.
I bet that apartment you got upstairs is real nice too.
- Çok güzeldir.
- They're very good.
Ah, şişman zannetmeyin. Çok güzeldir.
Not that she's heavy mind you, she's very beautiful.
Tadı da çok güzeldir.
It... It tastes very good, too.
Lensleri o kadar güzeldir ki çok yakın bir mesafeden o sincabın özel hayatını, tüm detaylarını izleyebilirsiniz.
Its optics are so fine and its size so practical that at a short distance you can watch that squirrel in its privacy without scaring it.
Semadar'dan daha akça pakça, çok daha güzeldir.
She's fairer than Semadar. And much, much more beautiful.
- Çok gölgeli ve güzeldir.
- Very shady and beautiful.
Çok zengin sayılmaz, ama güzeldir.
It is not very rich, but it is nice.
Silbaştan yapmak çok zordur ama güzeldir de.
It's hard to start over... but it's good.
- Annem de çok güzeldir.
My mother was pretty too.
Eminim oradan manzara çok daha güzeldir.
Sure is nice scenery out there.
Elmas, küçüktür. Ama çok değerli ve güzeldir.
A diamond is a tiny thing yet very precious and beautiful.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]