Bence öyle translate Spanish
2,363 parallel translation
Bence öyle.
Es solo un pensamiento.
Bence öyle.
Sí.
Bence öyle.
Sólo es un pensamiento.
Bence öyle değil.
- Me haré el sordo.
- Öyle biri değilim! - Bence öylesiniz.
- Yo creo que sí.
Sence Marti seksi mi? Bence öyle.
¿ Crees que Marty es sensual?
Bence öyle.
Seguro que sí.
Bence öyle.
Creo que sí la tiene.
Bence öyle yapmamalıyız, bir erkekle alışveriş yapmak eğlenceli değil.
Creo que no deberíamos, no es divertido ir de compras con un tío.
Bence öyle yapalım.
Probablemente sería mejor.
Bence öyle. Varlığının yalnızca hayatımı cehenneme çevirmek için sürdüğüne ikna oldum.
De todos modos, estoy seguro de que sólo existes para hacer de mi vida un infierno viviente.
Ben bence öyle değil.
Yo... no lo veo así, francamente.
Bence öyle.
Creo que sí.
Kim derse desin bence öyle.
- No me importa lo que digan. Es...
- Bence öyle.
Eso creo.
Ama öyle. Bence kabul etmenin zamanı geldi. Seremoniyi boş verelim, balayımıza içelim.
Lo es, y creo que es tiempo de que lo aceptes. ¡ Sí, cariño!
Galiba ölüyor. Tornavidamın yarısı hala içinde,... ama evet, bence de öyle.
Pienso que ella esta muriendo la mitad de mi desarmador sigue dentro.
- Bence hepimiz öyle.
- Creo que habla por todos nosotros.
Bence mekânın kalitesini arttırıyorlar. Sence de öyle değil mi?
Creo que le dan clase al lugar. ¿ No crees?
Bence de öyle.
Yo también.
Beyler bence Tommy elinden geleni yapıyor. Tanrı'yla arasını düzeltmeye çalışıyor. Öyle mi?
Eh, chicos, creo que Tommy solo esta haciendo todo lo posible para tratar de estar bien con Dios, ¿ sabes?
Bence öyle.
Si, lo creo.
Eğer öyle bir çocuk olmamı istiyorsanız... Üzgünüm, ama bence siz yanlış çocuğu aldınız.
Entonces, si, si quieres a una hija que sea tú... Lo siento, pero creo que usted tiene al chico equivocado.
Bence kadın kahraman. Ateşli Silahlar ve Tütün Teşkilatı öyle görmüyor.
La Agencia de Alcohol, Tabaco y Armas de Fuego no lo ve así.
Sen de öyle davranmaya başlamalısın bence.
Y yo creo que debería empezar a actuar como uno.
Madem öyle bence de işin dışında kalmalısın.
Entonces creo que deberías mantenerte al margen.
Bu arada bence Damian'ı da götürmeliyiz. - Öyle mi?
Y por cierto, creo que deberiamos llevar a Damien con nosotros.
Hatta bence herkes öyle.
Quiero decir que todo el mundo es nadie.
Belki bana öyle geliyordur ama bence burası mükemmel.
Quizás soy sólo yo, pero... creo que este lugar es perfecto.
Öyle demek istemedim, süperdi bence.
No, me calienta.
"İsa Aşkına." dedikleri için insanları cehenneme göndermek büyük haksızlık bence çünkü bunu söylemek insanı öyle rahatlatıyor ki.
Creo que eso es muy injusto, mandar a alguien al infierno por decir "Jesucristo"
Bence çok yerinde bir hareketti, öyle de oldu. Belli ki, adamın bacağı kilitlendi.
Obviamente, se lesionó la pierna.
Bence de şaka değil. Öyle bir şey de demedim. Söyleyeceğin bir şey varsa de gitsin.
No lo considero una puta broma, jamás lo dije.
Bence öyle.
- Eso creo.
- Bence Ted mükemmel birisi. - Öyle zaten.
- Honestamente, creo que Ted es genial.
- Bence de öyle...
Iba a decir.
Çünkü eğer orada öyle bir şey varsa... Bence sen bir numune olabilirdin.
Porque si lo hay creo que sería la clave para tu condición.
Bence dediğin çok alakasız. Sence de öyle değil mi?
Diría que eso es mucho más relevante, ¿ no crees?
O öyle iyi bir insan ki gülmek, şaka yapmak, iyi zaman geçirmek istiyor ve bence de geçişi bu sayede sorunsuz oldu
Pensaba, ¡ esto es el cielo! Le seguíamos a través de los periódicos y a través de las páginas deportivas conocíamos sus éxitos.
- Öyle mi, bence geri dönmelsin.
Si, debería regresar.
- Bence öyle.
Sé esto.
Bence siz de öyle yapmalısınız.
No, creo que no debo.
Bence de öyle.
Yo lo creo, también.
Bence Oska playboyun teki ama Yoon Sang Hyun öyle biri değil.
Creo que Oska es realmente un hombre fácil... Pero Yoon Sang Hyun no es un hombre fácil. No.
Bence her şeyi yapabilirsin. Sen öyle düşünmüyor musun?
Yo creo que puedes hacer cualquier cosa. ¿ Tú no?
- Bence de öyle, dostum.
- Creo que sí lo necesitas, amigo.
Bence de öyle.
No, yo sospecho que no.
Bu makineye iyi davran bence özellikle de öyle bir misafirimiz varken.
Sabes, será mejor que te relajes con esa cosa, especialmente con nuestra huésped allí.
Şey, ben burada öyle bir durum görmüyorum, bence gerçekten...
Bueno, yo no veo nada aquí sobre eso. Realmente...
Bence de öyle
¿ No me encuentras atractiva?
Evet, bence de öyle.
Sí, eso creo.
bence öyle değil 26
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle 4799
öyleyse 1938
öyleydi 571
öylesine 89
öylemi 130
öyle mi 14811
oyle mi 19
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle 4799
öyleyse 1938
öyleydi 571
öylesine 89
öylemi 130
öyleyim 490
öyleymiş 51
öylesin 305
öyle mi dersin 362
öyle olsun 692
öyledir 296
öyleyiz 77
öyle bir şey değil 75
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyleymiş 51
öylesin 305
öyle mi dersin 362
öyle olsun 692
öyledir 296
öyleyiz 77
öyle bir şey değil 75
öyle işte 113
öyle bir şey yok 92
öyle mi diyorsun 87
öyle oldu 102
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öylece 26
öyle görünüyor 500
öyle deme 154
öyle olsun bakalım 50
öyle oldu 102
öyle demek istemedim 274
öyle ya da böyle 119
öyle ki 92
öyle misin 81
öylece 26
öyle görünüyor 500
öyle deme 154
öyle olsun bakalım 50