Bir ay içinde translate Spanish
1,269 parallel translation
Bir ay içinde hazır olacak.
Estará listo en un mes.
- Bir ay içinde on olacak.
¿ Nueve años?
Yaklaşık bir ay içinde. Ekim'in sonuna kadar.
En un mes, más o menos A finales de octubre.
Bir ay içinde, bunu görüşürüz.
Ya te lo dije. En un mes más o menos, vamos a hablar de esto.
Cheyenne'i başkent yapmak üzere bir ay içinde Washington'dan bir heyet gelecek.
- Viene una delegación de Washington para convertir Cheyenne en capital.
Eğer bir ay içinde evlenirlerse düğüne gitmeyeceğim.
Si se casan en menos de un mes, yo no voy a la boda.
Ayakkabı kadın kesinlikle normal görünüyordu. Bir ay içinde bir ucube olduğunu farkettim.
La mujer de los zapatos parecía normal, pero descubrí que no lo era.
Bir ay içinde unutulup gider.
Dentro de un mes, ni se acordarán de él.
En önemli şey adama harika bir fikrin olduğunu ve bir brokerın onu bir ay içinde arayacağını söylemek.
La parte más importante que hay que decirles es que tienes una idea genial y que un agente senior los va a llamar el mes entrante.
Bir ay içinde size tek bir fikirle birlikte geri döneceğiz.
Vamos a volver a usted en un mes con una sola idea.
Yani bir ay içinde yarım yıllık iş yapıyorlarmış.
Es la mitad de los negocios en 25 días.
İşin gerçeği biraz ağır görünüyor. Ama bir ay içinde fazla kilolarını vereceğini sanıyorum.
Físicamente, se ve un poco pesado, para ser honesto, Rob, pero perderá unos kilos en el próximo mes.
Merak etmeyin, efendim. Bir ay içinde benden daha iyi olacaktır.
No se preocupe Sr., en un mes tocará el piano incluso mejor que yo.
lshika, onunla arkadaş olmanı, ve bir ay içinde bize muhteşem ve çok özel bir dans göstermeni istiyorum.
Dios lo bendiga. Ishika, quiero que sean amigos y en un mes... me muestren algo muy especial y espectacular. ¿ De acuerdo? - Sí, señora.
Bir ay içinde yeni bir kadın bulacak.
¿ Solo? En un mes encontrará otra esposa con la mitad de mi edad.
Her şey yolunda giderse bir ay içinde Enchant kampanyasına tekrar dönebilirim. Enchant mı?
En un mes, si todo sale bien, volveré a la campaña de Enchant.
Bir hafta, bir ay içinde mi?
- ¿ Una semana, un mes?
En geç bir ay içinde ameliyat olması lazım... yoksa ölür
Debe ser operado en menos de 4 semanas o morirá.
Eğer yarın ya da bir ay içinde, neyse işte, ölürsem kalemime senin sahip olduğunu bilmek istiyorum.
Si muero mañana, en un mes, lo que sea me gustaría saber que tú tienes la lapicera.
Bahse girerim siz ikiniz bir ay içinde..... Seattle'in en iyi ratinglerini alacaksınız.
Te apuesto que antes de un mes, ustedes van a tener los más altos niveles de audiencia en Seattle.
16 yaşına gelene kadar bücürün tekiydi ve sonra bir ay içinde uzun ve kaslı bir hale geldi.
Era un alfeñique hasta que cumplió 16... Y después se puso altísimo y musculoso en sólo un mes.
eğer bu ay içinde bir tarih verirseniz?
¿ Podría fijar la fecha para este mismo mes?
Üç ay önce, takımım bir plazma arıtma gemisini teftiş ediyordu bir sızdırma tankı içinde saklanan telepath bir aileyi tespit ettik.
Hace tres meses mis equipos estaban inspeccionando una nave de refinería de plasma. Encontramos una familia de telépatas escondida en unos de los tanques de extracción.
Kızılderili kıyafeleri içinde bir ayı kolyesi takmış ne yapıyorsun?
Cartman, ¿ qué haces vestido como un indio?
Son 1 2 ay içinde, cesetten cerrahi yöntemle, kemiğe kadar et çıkarılmış bir cinayet olup, olmadığına bak.
Busca homicidios en los últimos 12 meses en los que cortaron carne hasta el hueso.
Altı ay, bir sene içinde...
Dentro de seis meses, o un año... - Vaya...
Çünkü geçen ay bir sabah uyandım ve çok aptalca ama ev kadınlarını bilirsin, affedersin "ev hanımları", artık öyle diyoruz. Bir an kendimi varoluş krizi içinde buldum.
Me desperté un día el mes pasado... y sé que es un poco tonto porque las amas de casa... perdón, ahora nos llaman "directores domésticos"... no deberíamos tener crisis existenciales.
BİR AY İÇİNDE SÖYLENTİLER, KANO'NUN HİÇBİR ZAMAN BİR KADINI OLMADIĞIYLA İLGİLİ.
DURANTE UN MES RUMORES KANO NUNCA TUVO UNA MUJER
Ama baskı, beklenti yok demiştik ve ve Ben'den ayrılalı daha iki ay oldu ve bütün geçen seneyi Ben'in ya da Noel'un peşinde koşarak geçirdim ve senden ne kadar hoşlansam da ciddi bir ilişki içinde olmamalıyım şu anda.
Es sólo que dijimos que no habría presión, ni expectativas y yo acabo de terminar con Ben hace 2 meses... y pasé todo el año pasado siguiendo a Ben o siguiendo a Noel, y sin importar lo mucho que me gustes... necesito no tener una relación seria ahora mismo.
Sentetik antijenlerimiz azalmış,... ve bildirmekten üzgünüm ilaç yapımı için topladığın birçok bitki geçtiğimiz bir kaç ay içinde mahvoldu.
Se nos acaban los antígenos sintéticos y lamento reportar que muchas de las plantas medicinales que recolecté en los meses pasados también fueron destruidas.
Topeka'da cehennem gibi bir savaş var! Görüyorsunuz. Büyük bir eğlence Ben de bunu birkaç ay içinde yaşayacağım!
Eh Topeka, estamos pasando por todo un infierno, saben es probablemente lo más divertido que he pasado en varios meses.
Bu da bir kaç ay içinde otuz olacağını biliyoruz demektir.
Hay que ser legales. Todos sabemos lo que significa, en unos meses tendrás 30. Casi como estar muerto.
Elbette en yüksek hızda gidecek olursak, yol boyunca karşımıza çıkabilecek birçok ilginç fenomeni kaçıracağız- - uzayın eğriliğinde oluşmuş bir anormal düğüm, altı ay içinde ulaşabileceğimiz mesafede olan, alışılmamış biyo uyumlu, ikili sistem.
Por supuesto, si operamos a máxima eficiencia, nos perderemos algunos interesantes fenómenos a lo largo del camino : un gradiente anómalo en la curvatura del espacio, lecturas bioarmónicas inusuales de un sistema binario al que llegaremos dentro de seis meses.
Babam bir harita yaptı içinde bu ayın olduğu.
Mi padre hizo un mapa en el cual estaba esa luna. ¿ Por qué?
Eğer bunu yaparsak başımız belaya girer, ama yapmazsak altı ay içinde yine bir yerlerde savaşıyor oluruz.
Estaríamos condenados si lo hacemos, pero si no lo hacemos... estaríamos en guerra en algún otro lugar en seis meses.
Bir ay içinde alabilirsin.
En un mes te lo pagaré.
Bekle bir dakika, sen şimdi 6 ay içinde güzel bir yahudi kızı bulup evlenemezsen bu işin olmayacağını söylediğinde gerçekten ciddi misin?
Espera. Espera. ¿ En verdad dices... que si no encuentras a una muchacha judía y te casas... en los siguientes seis meses, no te darán este empleo?
6 ay içinde bir milyon dolar kazanacaksınız.
Van a ser millonarios en menos de seis meses.
Bir kaç ay içinde bunu gerçekleştirmeye çalışacağız.
Lo intentaremos en unos meses.
Bu ulus kendini, bu on yıI içinde Ay'a insan göndermeye ve onların güvenli bir şekilde... geri dönmelerini sağlamaya adamalıdır.
Esta nación se debe comprometer a conseguir el objetivo, antes de que acabe la década, de llevar al hombre a la luna y devolverle sano y salvo.
Bir kaç ay içinde büyük bir sergim var.
Expongo en un par de meses.
Annie'yi sevdiği okulundan ve bizi içinde bir aile olduğumuz bu evden ayırma!
No saques a Annie de la escuela que adora. Y no nos saques de la casa donde formamos una familia.
Baştan beri, orada tuhaf bir şey olduğunu fark ettim. Çünkü içinde, yedi ay öncesine ait bir tarih vardı.
Desde el principio pensé que había algo extraño, porque la inscripción del interior se refería a una fecha de siete meses atrás...
Hayatta tanıdığı tek erkek babamdı ve onunla, aşkın tüm zevklerini sadece bir kaç ay yaşadıktan sonra tüm bu zevklerden, büyük bir hüsran ve hayal kırıklığı içinde tüm hayatı boyunca vazgeçmek durumunda kalmıştı.
Habia conocido sólo un hombre, mi padre, y saboreado los placeres del amor por unos pocos meses, habiendo abdicado de ellos por el resto de su vida eso generó en ella una inmensa frustración.
İki ay aç yaşadıktan sonra kutuyu açtım. İçinde bu kadar kalın iki peynirli sandviç, bir muz bir elma ve bir portakal vardı ikinci porsiyonları da veriyorlardı.
Después de pasar hambre por dos meses había dos sándwiches de queso así de gruesos un banano, una manzana y una naranja y podíamos repetir.
1962 yılının ağustos ayında, içinde Fransa başkanının bulunduğu bir DS'ye tam 140 adet kurşun sıkıldı.
En agosto de 1962 dispararon 140 balas contra el DS del general De Gaulle, el presidente francés.
Adım gibi eminim ki Westinghouse, herhangi bir çapta kurduğu sistemiyle altı ay içinde, bir müşterisinin ölümüne sebep olacak.
Tan seguro como la muerte, que Westinghouse va a matar a un cliente... dentro de los 6 meses de instalado un sistema de cualquier tamaño.
Sırt zedelenmesi kalıcı bir sorun olacaksa da, 6 ay içinde olmaz diyenleri ve tıp camiasını haksız çıkarır.
Pero la lesión de la espalda será ya un problema permanente... en seis meses le comprobó a los pesimistas... y a la comunidad médica que estaban equivocados.
Bu iblis konusunda tıkandık ama son 11 ay içinde dört benzer ölüm bulduk. Kurbanların tümünün içleri dışarıdan bir etkiyle yanmış.
Estamos estancados con el demonio, pero hallamos 4 asesinatos similares... en los últimos 11 meses, todos ardieron de adentro hacia afuera.
Birkaç ay içinde bir okul çocuğuna dönmüşsün.
Unos meses con ella y estás como un colegial.
Böylece, Francis'i ancak bir veya iki ay içinde tekrar görebileceğiz.
Volveremos a ver a Francis dentro de uno o dos meses.
bir ay sonra 33
bir ay 77
bir ay önce 34
bir ay mı 21
içinde 110
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
bir anda 56
bir adam var 42
bir avukat 38
bir ay 77
bir ay önce 34
bir ay mı 21
içinde 110
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
bir anda 56
bir adam var 42
bir avukat 38
bir alman 26
bir ara 40
bir an 49
bir at 67
bir adam 202
bir aptal 17
bir arkadaşım var 42
bir araba 43
bir an önce 40
bir anlamda 46
bir ara 40
bir an 49
bir at 67
bir adam 202
bir aptal 17
bir arkadaşım var 42
bir araba 43
bir an önce 40
bir anlamda 46