Buradan geçiyordum translate Spanish
226 parallel translation
Affedin beni... Buradan geçiyordum da.
Discúlpeme, pasaba por aquí...
Sadece buradan geçiyordum Bay Stevens.
Pasaba por aquí Señor Stevens.
Buradan geçiyordum, ve içeri uğrayıp gönderdiğiniz şekerlemeler için teşekkür edeyim diye düşündüm.
Pasaba por aquí y he decidido entrar a darle las gracias por los caramelos que nos envió.
- Buradan geçiyordum.
Pasaba por aquí por casualidad.
- Hayır. Ben yürüyüşe çıktım. Buradan geçiyordum.
No se lo he dicho a nadie, salí a dar un paseo y por casualidad pasé por aquí.
Buradan geçiyordum ve seni tekrar görebilmek için bir fırsat kolluyordum.
No quería dejar pasar... esta ocasion para verte... y llevarme una gran alegría.
İyi akşamlar Myriame, buradan geçiyordum, çiçeklere dayanamadım.
Pasaba por aquí, y he tenido que comprarlas.
Buradan geçiyordum, düşündüm de... Bir uğrayıp, bir şey içerim dedim.
Pasaba por casualidad y entré a tomar una copa.
Buradan geçiyordum.
Pasaba por aquí.
Ona teşekkürlerimi iletin ama ben, sadece buradan geçiyordum.
Dile que gracias, pero que sólo estoy de paso.
Buradan geçiyordum, ve yorulmuş olabileceğinizi düşündüm.
Pasaba por aquí y me imaginé que estaría cansado.
Ben sadece San Francisco'ya giderken buradan geçiyordum.
Voy camino a San Francisco y se me ocurrió pasar.
- Sadece buradan geçiyordum, çocuklar.
¿ Qué hace aquí en Tokio? Sólo estoy de paso, chicos.
- Buradan geçiyordum. Ya siz?
- En cierto modo, sí. ¿ Usted no?
Sadece buradan geçiyordum, korkarım üzerimde hiç ilaç yok.
Sólo pasaba por aquí así que me temo que no llevo ninguna medicina.
- Hayır, buradan geçiyordum.
No, yo estoy de paso.
İki gün önce tesadüfen buradan geçiyordum.
Dos días después... pasé por aquí.
Buradan geçiyordum, düşündüm ki Anna...
Estaba paseando y he pensado que Anna...
Tam buradan geçiyordum, jartiyerin tokası koptu. Dostça bir yardımın sakıncası yoktur herhalde?
Pasé por aquí y esta liga se me soltó... apreciaría mucho tu ayuda.
Buradan geçiyordum da sizi gördüm ve dedim ki : "Bayan Milena"
Pasaba casualmente por aquí, la he visto y me he dicho : "La señorita Milena!"
Buradan geçiyordum.
Estaba aquí por casualidad.
Pekala, ben de buradan geçiyordum.
Bien, sólo pasaba.
Üzgünüm. Ama sana söylemiştim, Jane. Ben sadece buradan geçiyordum.
Perdona, Jane, pero ya te dije que estaba de paso.
Ne için? Sadece, buradan geçiyordum ve eski dostum Antoine'a bir merhaba demek istedim. Endişelenmeyin, hanımefendi.
- ¿ La policía, por qué?
Ben sadece buradan geçiyordum, oyuncak bebek satıyorum.
- ¿ A qué te dedicas? - Si te dijera que vendo muñecas...
Hayır, yanılıyorsun..... ben buradan geçiyordum.
No, yo pasaba... y he oído el incidente
Tesadüfen buradan geçiyordum. Dedim ki..
Pasaba casualmente por aquí y...
- Hiç bir şey, Buradan geçiyordum ve dedim ki...
- Nada, pasaba por aquí y me he dicho...
Sadece buradan geçiyordum ve size bir iki soru sormayı düşündüm.
Pasaba por aquí y he pensado en hacerle un par de preguntas.
Hayır. Ben de buradan geçiyordum.
También estoy de paso.
Buradan geçiyordum, girip nasıl bir yer olduğuna bakmaya karar verdim. Ciddiyim.
De veras.
Hiçbir şey, buradan geçiyordum.
Nada, pasaba.
Buradan geçiyordum da.
Pasaba por aquí.
Bunu bulmak için buradan geçiyordum.
He pasado por aquí sólo para descubrirlo.
Merhaba Bay Blanche. Buradan geçiyordum.
Hola, Sr. Blanche, pasaba por aquí.
- Merhaba. Buradan geçiyordum.
Estaba de paso.
Köpeğimle buradan geçiyordum.
Estaba por aquí, paseando el perro.
Sadece buradan geçiyordum.
Sólo estaba allí.
Ben sadece, buradan geçiyordum düşündüm ki uğrayıp sana küçük bir hediye verebilirim.
Ocurrió que estaba por el barrio. Te traje un regalo. Algo de vino.
Buradan geçiyordum bir çiçek seversin diye düşündüm.
Pasaba por la puerta y pensé que te gustaría una flor.
Buradan geçiyordum ve gelip seni görmek istedim.
Sólo quería pasar por aquí y decirte que no estaba molesta... a pesar de que no apareciste para nuestra cita.
Buradan geçiyordum pencerenizdeki ışığı gördüm.
Pasaba por aquí... y como vi la luz en la ventana...
Buradan geçiyordum, ben de gelip bir bakayım dedim.
Pasaba por el barrio, y decidí venir a ver como estabas.
Ben sadece geçiyordum buradan.
Sólo estoy de paso.
Buradan geçiyordum. Evlenmek üzereydim.
Todo empezó hace unos siete años, el día que pasé por aquí cuando iba a casarme.
Buradan geçiyordum.
Estaba en el barrio.
Buradan öylesine geçiyordum ve kendimi kampüste buldum.
Estaba dando una vuelta y me encontré de pronto cerca.
Buradan öyle geçiyordum, sesler duydum.
Pasaba por aquí y escuché voces.
Yalnızca geçiyordum buradan ama senin için döneceğim.
Estoy de paso pero volveré por ti.
Buradan... geçiyordum.
Yo... pasaba por aquí.
- Buradan geçiyordum.
- Andaba por aquí.
geçiyordum 27
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
burada ne yapıyorsun 1049
burada neler oluyor 706
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işim var 33
burada ne var 74
buradan git 21
buradaydı 142
burada dur 141
buradasınız 63
burada ne yapıyorsun 1049
burada neler oluyor 706
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işim var 33
burada ne var 74
buradan git 21
buradaydı 142
burada dur 141
buradasınız 63