Hepsi senin için translate Spanish
429 parallel translation
- "All For You." ( Hepsi senin için )
- "Todo por ti".
Hepsi senin için. Ne istediğini söylemen yeter.
Dime qué quieres, es todo para ti.
Hepsi senin için ufaklık İliğime kadar sağabilirsin
Todo es para ti, amigo Puedes dejarme seco
Alkışların hepsi senin için.
Ahora el aplauso es todo tuyo.
Hepsi senin için. - Tekrar yapabilir miyim?
¿ Me lanzo otra vez?
- Hepsi senin için tatlım.
- Todo para ti, cariño. - Adiós.
Hepsi senin için. Tüm sevgimle...
Todo para ti, de mi con amor.
- Hepsi senin için çalışıyor.
- Trabajan para usted.
Hepsi senin için, Mutlu El.
Es por ti, el alma de la fiesta.
Hepsi zengin, hepsi önemli. Hepsi senin için güçlü duygular besliyordu.
Canceló mis habitaciones, mi cuenta y mi bienvenida.
Hepsi senin için.
Es para ti.
Bunların hepsi senin için yeni olmalı.
Todo esto debe ser nuevo para usted.
- Hopper'ın Taj Mahal'i tatlım, hepsi senin için.
- El Taj Mahal de Hopper, cariño. Y es todo para ti.
Not al. Hepsi senin için canım benim.
Está tomando nota de todo, todo por Ud., mi vieja.
Hepsi senin için Jessie.
Es todo para ti, Jessie.
- Hepsi senin için.
- Es todo para ti.
Hepsi senin için!
Es por ti.
Haydi buyur, hepsi senin için.
Adelante! Todo en su honor.
Umarım iştahın açıktır, tatlım. Çünkü hepsi senin için.
Espero que tengas hambre porque todo es tuyo.
Hepsi senin için!
Es peor para el que me persigue.
Hepsi senin için Minna.
Son para ti, Minna.
Hepsi senin için, bana gerçek güzelliği görmeyi sağladığın için.
Para ti, que me hiciste descubrir lo que es la verdadera belleza.
Ah, eğer hepsi senin için birse Maggie ben bu elimde tuttuğumu almayı tercih ederim.
Oh, si es lo mismo para ti, Maggie, me gustaría llevarme la que estaba sosteniendo recién.
Yığınla. Hepsi senin için.
Todo para tí.
Hepsi senin için, tatlım.
Es todo por ti, querida.
Hepsi senin için çalışıyor.
Todos ellos trabajan para ti.
- Bu senin için. - hepsi mi? Teşekkürler.
Toma... 20 cruzeiros.
Sadece işleri senin için kolaylaştırmaya çalışıyordum, hepsi bu.
Sólo trataba de hacértelo más sencillo, es todo.
Hepsi senin! Tennessee halkı yaptıkların için bunu sana verdi!
Te la han regalado, el pueblo del Estado de Tennessee por lo que hiciste.
Tek söylemek istediğim, senin için çok üzüldüğüm, George ; hepsi bu.
Solo quería decir que lo siento por ti, George, eso es todo.
Bu senin için, dedi. Hepsi bu. Kadın yoktu demenin karşılığında 500 dolar.
'Esto es para ti', dijo.'Son tuyos por decir que ninguna mujer llevaba ese sombrero.
Onun için asılacak, biliyorsun, ve hepsi de senin hatan.
Le mató, la colgarán por ello. Y todo por su culpa.
Senin için kaygılanıyoruz. Hepsi bu.
Nos preocupamos por ti, eso es todo.
- Hepsi senin iyiliğin için tatlım.
- Es por tu propio bien.
Aslında bunu daha önce- "Hepsi Senin İçin" i biliyor musun?
Dios, no he tocado en... - ¿ Conoces "Just Right For Me"?
Bunların hepsi oyunculuğun ötesinde. Senin için sevgi nedir?
¿ Qué es para ti el amor?
Herhangi biri için olabilir, en azından senin için hepsi bu olamaz!
No lo es para nadie y menos para ti.
Sadece bizim için değil, ama Susan ve senin içinde ve bunların hepsi senin bizi şehre gitmek için kandırmandan dolayı olmuştu.
No sólo por nosotros, sino tambien por usted y Susan, y todo porque nos engañó para bajar a la ciudad.
Ha top atışı, ha fırtına. Hepsi aynı kapıya çıkıyor senin için.
Disparos de cañón o tormenta, es lo mismo para ti.
Sen için, senin teçhizat, bunun hepsi için.
Por usted, su equipo, portodo esto.
Hepsi iyi adamlar,... bu görev için senin yanındalar,... umarım onaylarsın.
Todos son buenos hombres. Suyos para la misión. Espero lo apruebe.
Hadi canım... Bir ahbaplık için falan uzak olsan da, hepsi senin etrafında cereyan ediyorlar.
Vamos, ya sé que es usted un ermitaño, pero ha tenido que enterarse.
Denedim, fakat senin için yapabileceğimin hepsi bu kadar, Dewey.
Lo he intentado, pero no puedo hacer más por él, Dewey.
- Dünyanın terkedilmiş yüzlerce köşesinde iyilik yapacağıma söz veriyorum ve hepsi senin onurun için olacak
Te prometo que habrá un río de buenas obras en cien rincones abandonados del mundo, y todos en tu honor.
Eğer senin için hepsi aynı manadaysa Arthur Adamson'ı kullanmanı tercih ederim.. Şimdi.
Mi nombre es Arthur Adamson.
- Gayet iyi gidiyorsun. Chuck, onu senin için okurken programı uygula sadece, hepsi bu.
Sólo siga el programa como Chuck le indique.
- Hepsi senin suçun ve senin için hiç üzülmüyorum.
Es tu culpa y no siento compasión.
Hepsi senin için mi? Hiçbiri benim için değil.
- ¿ Son todos para usted?
Bunun senin için bu kadar önemli olduğunu bilmiyordum. - Politika, toplantılar ve hepsi.
Nunca me di cuenta de que te importaba tanto, la política, las reuniones y todo.
Senin için endişeleniyorum, hepsi bu.
Me preocupo por ti, eso es todo.
Senin için çalışamam, hepsi bu.
No puedo trabajar para ti, no me preguntes por qué.
hepsi senin 86
hepsi senin olsun 16
hepsi senin hatan 61
hepsi senin suçun 81
hepsi senin yüzünden 19
senin için çıldırıyorum 35
senin için 556
senin için endişeleniyorum 79
senin için deliriyorum 16
senin için ne yapabilirim 292
hepsi senin olsun 16
hepsi senin hatan 61
hepsi senin suçun 81
hepsi senin yüzünden 19
senin için çıldırıyorum 35
senin için 556
senin için endişeleniyorum 79
senin için deliriyorum 16
senin için ne yapabilirim 292
senin için korkuyorum 18
senin için endişelendim 53
senin için de 32
senin için mi 51
senin için üzgünüm 22
senin için üzülüyorum 47
senin için geldim 37
senin için iyi 28
senin için her şeyi yaparım 55
senin için dua edeceğim 27
senin için endişelendim 53
senin için de 32
senin için mi 51
senin için üzgünüm 22
senin için üzülüyorum 47
senin için geldim 37
senin için iyi 28
senin için her şeyi yaparım 55
senin için dua edeceğim 27