English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ P ] / Peki ala

Peki ala translate Spanish

431 parallel translation
peki ala burada ne varmış böyle?
Vaya, ¿ qué tenemos aquí?
Peki ala, o zaman
Bueno venga, un café.
Peki ala 30 $'a. Hem at hem de eyer.
Conforme, 30 dólares silla y caballo.
Peki ala, başardın.
¡ Muy bien.Ya lo has dicho!
Peki ala, Madem Çılgın Silah Kristal Adamda işe yaramıyor.
Bueno, de todos modos sé que mi Psicoarma no vale nada en contra de Cristalino.
Peki ala? 5 kere 5 kaç yapar?
Entonces, ¿ cuánto es 5 por 5?
Peki ala,
Y bien,
Peki ala.
Muy bien.
Peki ala, gri olanları dışarıya koymayı, bej olanları da içeri koymayı öneriyorum. Böylesi, hoşuma gitti.
Propongo que pongamos el lado gris por fuera y el beiges por dentro.
Peki ala daha iyi bir şeyler yapalım, ama dürüst olmak gerekirse, herhangi birinin, bir şeyler yapabileceğine inanamıyorum.
De acuerdo, pero a mí no se me ocurre nada que podamos hacer.
Peki ala... müsaadenle.
Bueno, disculpa.
Peki ala, kesinlikle arazide iyi saklanıyorsun.
Desde luego cubres un territorio bastante amplio.
Peki ala, tek yol kaldı, o da vazgeçmek.
Bueno, supongo que es una forma de dejarlo.
Peki ala... belki de bu kamp gezileri burada ki yaşama seni hazırlamış olabilir.
A lo mejor esas excursiones te sirvieron para prepararte para esta vida.
Peki ala, merhaba.
Hola, querido.
Peki ala, yeterince zamanımız var.
Tiempo es lo que nos sobra.
Peki ala, artık sana emir veremem ama işe dönmeyi önerebilirim.
No puedo darte órdenes ya, pero propongo que volvamos al trabajo.
Peki ala, sorun değil.
- ¿ De que hablas?
Peki ala, epey zaman kaybettik.
Hemos perdido bastante tiempo.
Peki ala, bu iş sanki biraz daha zor olacak gibi.
Esto complica el asunto.
Peki ala.
De acuerdo.
Peki ala... asıl soru, bu çiftin arzularını tatmin etmekte biraz daha, sağ duyulu davranabilirlerdi ama Yıldız filosu, kişilerin hayatını, kontrol etme konusunda, hep gönülsüz olmuştur.
Bueno... Quizá se le pidara a las parejas que sean más discretas, pero a la Flota no le gusta regular la vida personal de la gente.
Peki ala, dürüst olmak gerekirse... bu konuya asla fazla zaman ayırmadım.
Bueno, para serte sincero, no me lo había planteado.
Peki ala... evet.
Bueno, sí.
Peki ala, aslında, bu güne için öğle yemeği yapamadım.
En realidad, hoy no hay plato del día.
Peki ala, olur.
Bien. Deme eso.
Peki ala, bir çok sorumluluk var, öyle değil mi?
Quiero decir que es toda una responsabilidad, ¿ no es así?
Peki ala, bize karşı yapılan bu davranış büyük yaratığa yapılanlar ile aynı. Bizi potansiyel çiftleşme olarak görmekte hata yapmış olmaları olası.
Quizá nos hayan confundido con una posible pareja.
Tamam, tamam, peki ala.
Alguien debe hacerlo.
Peki ala, aylardır deniyorduk.
Llevamos meses intentándolo.
Peki ala, öyleyse.
Muy bien, entonces.
Peki ala?
¿ Bueno..?
Peki ala, sana ne yaptıysalar da buna rağmen hiç şaşırmadım.
Bueno, considerando lo que te han hecho... No estoy sorprendido.
Peki ala... şimdi bekleyeceğiz.
Bueno... Ahora a esperar...
Peki ala... savaştığın...
Bueno, tu batalla con...
Peki ala, bir zamanlar Parinisti kızmağını salgın hastalık haline gelmeden önce durdurmuştum.
Bueno, una vez conseguí evitar que el sarampión parinisti se propagara antes de que se convirtiera en una epidemia.
Peki ala... bana kalırsa bu yaşadıkların, son olmayacak gibi geliyor.
Bueno, algo me dice que no será la última.
Peki ala, eğer böyle hissediyorsanız, ama...
Bueno, si insiste, pero...
Peki ala, uçuş planına göre kendisi çok uzak değil.
Según esto, no está muy lejos.
Peki ala.
¿ Y bien?
Peki ala, hayatımı kurtarmışsın gibi görünüyor.
Parece que me has salvado la vida.
Peki ala, seni öldürdükten sonra teknolojini çalıp, kendi halkıma götürmeliyim.
Quizá debería matarte y robar tu tecnología para darsela a mi pueblo.
Peki ala, bütün bu olanların içinde güzel bir şey de var.
No hay mal que por bien no venga.
Peki ala, belki açıklayabileceğim bir şeyler olduğunu düşünmüştüm...
- Quería darle una explicación.
Peki ala...
Bueno...
Peki ala, Cullah? Neyi bekliyorsun?
Bien, Culluh, ¿ qué estás esperando?
Peki, lütfen! Sizler kalenin bu kanadında üst katta yaşayacaksıznız.
Si os parece, vais a vivir en este ala del castillo, arriba.
Peki ala... yatmaya gideceğim.
Voy a ir a acostarme.
Oh, Peki ala, ah... elli saat.
¿ 50 horas?
Peki ala... tebrik ederim, Teğmen. Altyazı.
Felicidades, alférez.
Peki ala.
Ordenador, cancele comando 1

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]