English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ B ] / Bir aptal

Bir aptal translate French

7,668 parallel translation
Hangi bir aptal domuz kapanını göremez?
Quel genre d'idiot ne sait pas reconnaître un piège à sangliers?
Mahcup bir aptal?
Le genre embarrassé?
Beni dünyanın en büyük oturumunda bir aptal gibi gösterdin.
Vous m'avez donné l'air idiot dans le monde du droit.
Ben tam bir aptalım.
Je suis une idiote.
Oh. Bak, bir aptal hayvan ilgisini çekti.
Hé bien, elle s'intéresse à un stupide animal.
Pekala, görüşüne göre bir aptal hayvanı önemsiyormuş.
Et bien on dirait qu'elle se préoccuppe d'un animal stupide.
Ama kendimi verip de başarısız olursam, bir aptal olacağım.
Mais si je m'y mets et que j'échoue, je suis peut-être juste débile.
Tam bir aptal olduğunu duydum.
J'ai pas pu m'empêcher d'entendre que vous avez l'air d'un crétin.
Ve sakın yakışıklı bir aptal, hoş bir eşcinsel, talihsiz bir sakat, ya da güçlü bir erkek ses sanatçısı olduğunuz için tehlikede olmadığınızı düşünmeyin.
Et ne pensez pas que vous n'êtes pas en danger juste parce que vous êtes un bel idiot, un aimable homosexuel, un invalide malheureux, ou un sopraniste costaud.
Nasıl bir aptalım ki dünyanın öbür ucuna kadar Yaprak Kitabı'nın peşinden gittim. Beni günahlarımdan arındıracağını sanmıştım.
Comme j'ai été fou de suivre le Livre des Feuilles jusqu'aux confins du monde, en pensant que cela pourrait m'absoudre de mes pêchers.
Alt tarafı HAZMAT elbiseli bir aptal takımı telefonuma el koydu. Ve paltoma ve pantolonuma.
Car des idiots en combinaison ont pris mon téléphone, mon manteau et mon pantalon.
Kardeşimin hem bir aptal hem de bir suçlu olduğunu ispatlamakla.
La preuve que mon frère est soit un idiot, soit un criminel.
O sıradan bir aptal değildi ki!
Pas n'importe quelle bimbo!
Beni sikik bir aptal gibi görmeyi bırak!
Arrête de me prendre pour un taré, putain!
- Neden, biliyor musun? Çünkü bu aptalca bir karar ama sen aptal değilsin, Paige.
C'est une décision stupide, et tu n'es pas stupide.
Sen, aptal, küçük bir kızsın, Mandy.
Tu es une idiote petite fille, Mandy.
Yani 2 yıl içinde aptal bile olsa bir erkek arkadaşın olacak.
Kuchipudi.
Dürüst olmak gerekirse seni koridorun karşısındaki aptal bir sporcu sanmıştım ama değilmişsin.
Honnêtement, je pensais que que tu étais un sportif bête mais c'est pas le cas.
Hayır, benim aptal bir fahişe olduğumu düşünüyorsun!
- Non, tu penses que je suis une stupide salope!
Liber8 bu aptal adamı kaçırdığı için bir kahraman gibi göründü.
Même Liber8 ressemble à des héros pour avoir kidnapper cette ordure.
Aptalca bir elbise giyip aptal eski patronumla öğle yemeği yemek zorundayım.
J'ai ce stupide déjeuner avec mon stupide ancien patron, habillée de cette robe stupide.
Aptal bir şey değil bu.
Ce n'est pas un stupide tas de merde.
- Tarak diye bir şey duymadın mı, seni aptal çocuk!
As-tu déjà entendu parler d'un peigne, jeune imbécile?
Yani yine diyorum, saygısızlık olarak almayın ama siz bir dolandırıcısınız mesleğiniz dalavereden ibaret ve ekmek paranız da aptal insanların saflığına bağlı durumda.
Ce qui veut dire- - Et encore, sans vouloir insulter- - mais vous êtes une voleuse votre profession est une escroquerie, et, votre style de vie dépend de la crédulité de personnes idiotes.
Sonrasında buna kendinden bir örnek verdi. Hiç istememesine rağmen benim aptal suratımı görüyormuş.
Il m'a alors donné un exemple de chose qu'il doit faire, même s'il ne le veut pas, qui est de regarder ma tête d'idiot.
Ne aptal bir çocuksun.
Stupide gamin.
Aptal bir lise olayı.
C'est juste un truc stupide du lycée.
Aptal, gizli bir şiirdi bizim için.
Ce n'était qu'un stupide poème secret pour nous.
Umarım o ateşe dayanıklıdır, çünkü kamyonumda bir alev makinesi var, üerinde de bu aptal ağacın adı yazıyor.
Bien, j'espère que ce marqueur est à l'épreuve du feu parce que j'ai un lance-flamme dans mon camion avec le nom de cet arbre stupide dessus!
Aptal bir ağaç benim umrumda olmaz.
Je me tape d'un arbre stupide.
Eğer bir ağacı aptal bir adamdan daha çok önemsiyorsam, istediğini düşün.
Si s'inquiéter plus d'un arbre que d'une stupide prime en fait un de moi alors peut-être que je le suis.
Tekrar düşündüm de tam bir aptalım.
Eh bien, j'y ai repensé, et je suis une idiote.
Birkaç üzgün aptal sırf bunları gömmek için bir servet ödedi.
Un sombre idiot a payé une fortune pour enterrer ce truc.
Bir bok bilmeyen, ödüllü bir cerrahı annelerinin bodrumundaki bilimsel malzemeleri kurcalayan yarım akıllılarla yarıştıran bir avuç aptal!
Ces idiots ne font pas la différence entre leur cul et leur coude, ni même entre un chirurgien et un demi-intelligent qui bricole avec un kit de scientifique!
Aptal bir kızı olan bir arkadaşım var.
J'ai cet ami qui a une fille idiote.
Müritleri çoğunlukla aptal öğrenciler genelde çiftlikte ayak işleri yapan bir çift oluyor.
La plupart sont de jeunes crétins du lycée, mais un couple est chargé de l'entretien et des commissions.
Ben, geçimini aptal kadınlardan avlanarak sağlayan deli bir falcıyı dinlemeyeceğim. Tamam mı?
Ben, je n'écouterai pas une diseuse de bonne aventure qui gagne sa vie en utilisant des femmes naïves.
Ama sonra ben aptal bir şekilde çıkıp,
Mais j'ai bondi bêtement et dit,
Nelerde aptal olduğunu bir duysan şaşar kalırsın.
Tu serais choquée de voir les choses débiles qu'il peut faire.
Aptal değilim. - Steve'ye bir şans verdik.
Mme Després, Steve a eu sa chance ici.
Bir keresinde ikisini de yapmıştın. Aptal değilsin.
Tu peux faire les deux en même temps, t'es pas débile.
Yalnızca aptal bir kazadan ibaret.
Ce n'est qu'un stupide et banal accident.
- Bu aptal bir çalışma.
C'est une étude ridicule.
Aptal bir öğretmen mesajlaşmalardan ve twitleşmelerden sıkılıp öğrencilerin dikkatini çekebilmek için görselliği biraz abarttı.
Un prof idiot en a eu assez des textos et des twitts et en a trop fait avec l'audio-visuel - pour essayer de capter l'attention des étudiants.
Aptal bir hayalet hikâyesi.
C'est juste une histoire stupide de fantôme.
Bu, diğerini koruyan aptal bir denizci.
C'est un de ces Marines en protégeant un autre.
Sadece sen, elinde bir silah, suratında aptal bir ifade ve duvarda duran beyin parçaların olacak.
On sera quitte et tu auras même le droit de faire un film au paradis avec le réalisateur C'est un bon marché, non.
Her türlü aptal bir kelime zaten.
C'est stupide quelque soit la façon de le prononcer.
Tembel olduğunu biliyordum, Salak olduğunu biliyordum, ama bir suç kartelinin aptal restorantında dükkan açmasına izin vermek...
Je te savais paresseux, idiot, mais autoriser un syndicat du crime à s'installer dans ton stupide restaurant...
Ama şimdi hepsi sarhoşken yapılmış aptal bir hata yüzünden mahvolabilir.
Et à présent tout est ruiné à cause d'une erreur stupide d'ivrogne.
Aleyhimde ifade veren bir tanığa zarar vermeyi isteyecek kadar aptal olabilir miyim?
Je serais stupide de vouloir blesser un témoin sur le point de témoigner contre moi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]