Böyle bir şey translate French
16,227 parallel translation
Böyle bir şey yapmayacağını biliyordum.
Je savais que ce n'était pas votre genre.
- Adamızın adını mı değiştiriyorlar yani? - Mümkün mü böyle bir şey?
Alors, ils changent le nom de notre île?
Hiçbir kadın daha önce bana böyle bir şey vermedi.
Aucune femme ne s'est autant donné à moi ainsi auparavant.
Daha önce böyle bir şey gördün mü?
Vous avez déjà vu cela?
Daha önce hiç böyle bir şey yapmamıştı. Hiç kaçmamıştı...
Elle n'a jamais fait ça.
Bilgi Alma Hakkı'na dayanarak, FBI'dan bir evrak istemek için dilekçe verdiğiniz zaman, size böyle bir şey veriyorlar.
Quand on dépose une requête au FBI pour obtenir un document, en vertu du droit à l'information, voici ce qu'on obtient.
Böyle bir şey asla olmaz.
Tout devait être méthodique.
Ortalık giderek ısınıyor ve DGİ'nın elinde böyle bir şey yok.
Ça commence à chauffer là bas. Et l'APE n'a rien de la sorte.
Daha önce böyle bir şey görmüş müydün?
T'as déjà vu ça avant?
Böyle bir şey için anlaşmamıştım ben, eşek beyinli manyak herif.
J'ai pas signé pour ça, espèce de fou écervelé!
"Böyle bir şey için anlaşmamıştım" derken ne demek istedin?
- Qu'est-ce que tu voulais dire par "j'ai pas signé pour ça"?
Kitaplarda bahsi geçen dostluk böyle bir şey mi yoksa?
Est-cela la compagnie qu'on décrit dans les livres?
Tam bu böyle bir şey değil.
- Exact. Ça n'a rien à voir du tout.
Böyle bir şey.
C'est plus ou moins ça.
Bildiğiniz çünkü böyle bir şey yoktur.
Parce que la stabilité n'est qu'une illusion.
- Böyle bir şey olduğunu sanmıyorum.
- Ça ne marche pas comme ça.
Neden böyle bir şey yapmanız gerekiyor?
Pourquoi faire une telle chose?
Neden böyle bir şey yaptın?
Pourquoi tu as fait ça?
Hücrelerine bakıyorum, daha önce böyle bir şey görmedim.
J'observe tes cellules et je n'ai jamais rien vu de tel.
Hiç böyle bir şey görmedim.
Je n'ai jamais rien vu de tel.
Kimse böyle bir şey yapmaz.
Personne ne fait ça.
- Böyle bir şey mümkün değil.
Je ne suis pas tire-au-flanc.
Böyle bir şey olmayacak.
Ça n'arrivera pas.
Ama sen kalkıp böyle bir şey yapıyorsun.
Et tu oses me faire une chose pareille.
Sence böyle bir şey çekirdek kodunu etkilemez mi?
Ne pensez-vous pas que cela affectera son code de base?
Böyle bir şey için yaratılmamışız sonuçta.
Nous ne sommes pas créés pour ce genre de chose.
- Jeff asla böyle bir şey...
- Jeff n'aurait jamais...
- Sana böyle bir şey söyledi mi?
- Est-ce qu'il vous a dit tout ça?
Onlar böyle bir şey yapmış olamazlar.
Ils ne feraient pas quelque chose comme ça.
Daha önce hiç böyle bir şey duymadım.
J'ai jamais entendu ça.
Neden böyle bir şey söyledin?
Pourquoi tu dis ça?
Umarım bir gün sana böyle bir şey söylerim.
J'aimerais pouvoir te le dire un jour.
Böyle bir şey söylemedim.
C'est pas ce que j'ai dit.
Hiç böyle bir şey inşa ettiniz mi?
Vous en avez déjà construit un?
24 senedir böyle bir şey yapmadım bile.
En 24 ans, j'ai jamais rien fait de ce genre.
Nicole böyle bir şey yapmaz.
Nicole ne ferait jamais ça.
Böyle bir şey görmemiştim.
Je n'ai jamais vu ça.
Kimse senin için böyle bir şey yapmaz.
Personne ne peut le faire à ta place.
Sanırım böyle bir şey olsa hatırlardım, Yargıç.
Je pense que je m'en souviendrais.
Benimle Kıştepesi'ne gelmemelisiniz. Sizden böyle bir şey istememeliyim.
Je ne devrais pas vous demander de me suivre à Winterfell.
Amberle'ye dokunduğunda böyle bir şey gördün mü?
Quand t'as touché Amberle, t'as vu un truc du genre?
- Böyle bir şey yapmaz.
- Il n'aurait pas...
- Nasıl olabilir böyle bir şey?
Comment serait-ce possible?
Daha önce kimse bana böyle bir şey sormamıştı.
Personne ne m'avait jamais demandé ça.
- Neden böyle bir şey yapayım?
- Pour?
Böyle bir sey olmayacak.
Ça risque pas d'arriver.
Böyle bir sey olmayacak.
C'est tout bonnement impossible.
Bu ne saçma bir şey böyle!
Dingue.
Daha önce böyle bir şey görmemiş.
Elle avait jamais vu ça.
Ben böyle bir şey istemedim.
J'ai rien demandé.
Ne tür bir canavar böyle insanlık dışı bir şey yapar?
Quelle race de monstre est capable d'une telle inhumanité?
böyle bir şey yok 21
böyle bir şey olmayacak 25
böyle bir şey olamaz 25
böyle bir şey olmadı 17
böyle bir şeyi nasıl söylersin 18
böyle bir durumda 32
böyle bir yerde 16
böyle bir zamanda 26
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
böyle bir şey olmayacak 25
böyle bir şey olamaz 25
böyle bir şey olmadı 17
böyle bir şeyi nasıl söylersin 18
böyle bir durumda 32
böyle bir yerde 16
böyle bir zamanda 26
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey sorabilir miyim 139
bir şeyler içelim mi 27
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26