Nasılsınız efendim translate French
288 parallel translation
- Siz nasılsınız efendim? - Teşekkür ederim.
- Comment allez-vous?
- Nasılsınız efendim?
- Enchanté, monsieur.
- Nasılsınız efendim?
- Comment allez-vous?
Nasılsınız efendim?
Bonjour, M. le marquis, bonjour, Mme la marquise.
- Nasılsınız efendim?
Oh, oui. - Comment allez-vous? - Oh, comment allez-vous, Monsieur?
- Lightcap. Nasılsınız efendim?
Lightcap?
Nasılsınız efendim? Pazar günü rahatsız ettiğim için özür dilerim.
Navré de vous déranger un dimanche.
Nasılsınız efendim.
Mes respects, mon colonel.
Ateş gibi yanıyor. Siz nasılsınız efendim?
J'ai trouvé un trou bien profond.
- Nasılsınız efendim?
Enchanté.
- Selam Mac! - Nasılsınız efendim?
Comment allez-vous?
- Nasılsınız efendim?
- Comment ça va, monsieur?
Nasılsınız efendim?
Comment ça va, monsieur?
- Nasılsınız efendim?
- Enchanté.
- Nasılsınız efendim?
- Enchanté, Monsieur.
- Nasılsınız efendim? - Bu da Dr. Ehrman.
Voici le Dr Erhman.
- Nasılsınız efendim?
- Ravi de votre présence.
- Nasılsınız Efendim?
Agréable voyage, Sir?
Nasılsınız efendim?
Comment allez-vous, monsieur?
- Nasılsınız efendim?
- Enchanté, madame.
Nasılsınız efendim?
Enchanté, monsieur.
Bay İwakura, nasılsınız efendim?
M. Iwakura, comment allez-vous?
Nasılsınız, efendim?
Enchantée.
Nasılsınız, efendim?
Très heureux.
- Nasılsınız, efendim?
- Bonjour.
Nasılsınız, efendim?
Ça va?
- Ah, merhaba, doktor. - Nasılsınız, efendim?
- Bonjour, docteur.
- Nasılsınız, efendim?
- Comment allez-vous?
Nasılsınız, efendim?
Enchanté.
Nasılsınız efendim?
- Enchanté.
- Nasılsınız, efendim?
- Enchanté.
Nasılsınız, efendim?
Bonjour, monsieur.
Nasılsınız, efendim?
Bonjour.
- Lütfen öyle yapın. İyi akşamlar, efendim. Nasılsınız?
D'ailleurs, puis-je me permettre... de vous appeler Buckley?
- Teşekkür ederim. - İşte. - Nasılsınız, efendim?
Du champagne rosé?
- Nasılsınız, efendim?
- Enchanté, monsieur.
Nasılsınız, efendim?
- Exact. Enchanté!
Nasılsınız, efendim?
Ça va, ce soir?
Nasılsınız, efendim?
Bonjour, me Egerman.
Nasılsınız efendim?
- Comment allez-vous, monsieur?
Nasılsınız, efendim?
Vous prenez une table?
Nasılsınız efendim?
- Comment allez-vous?
Mitchell, ben Dr. Mosby tanışmanı istiyorum. - Dr. Mosby, Mitchell Evers, damat. - Efendim, nasılsınız?
Ton père à toi, il est comment?
- İyi akşamlar efendim. Nasılsınız.?
- M. Nottola, comment ça va?
- Nasılsınız, efendim.
- Enchante.
- Nasılsınız, efendim? - Siz nasılsınız?
- Enchanté, monsieur.
" Nasılsınız, efendim?
" Salut!
Nasılsınız, efendim?
- Bien sûr, enchanté.
- Nasılsınız, efendim.
- Enchanté.
Bugün nasılsınız, efendim?
Comment ça va, aujourd'hui?
Bu akşam nasılsınız, efendim?
Comment allez-vous, monsieur?
efendim 34795
efendimiz 532
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasılsınız 3074
nasıl oldu 268
efendimiz 532
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasılsınız 3074
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın tatlım 38
nasılsın canım 26
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın tatlım 38
nasılsın canım 26
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221