English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ S ] / Seninkiler

Seninkiler translate French

1,024 parallel translation
- Günlerim mi? Ya seninkiler?
Pas les tiens, pistolero?
Seninkiler dışında yeterince sorunumuz var. Bu kadar.
On a assez d'ennuis sans que tu joues au satyre.
Alayın geri kalanı, sıkıcı, sıradan askeri mesajlar yollarken seninkiler bilmece yolluyorlar.
Tandis que les autres transmettent des messages militaires... vos gars s'amusent à envoyer des insanités.
Galiba seninkiler yine şiirsel olmaya başlamışlar.
Vos hommes recommencent leurs messages fantaisistes.
Seninkiler gibi arabaların tanesi 75 dolar eder.
Vos chariots valent environ 75 dollars chacun.
Seninkiler Napoli'den mi gelmişti?
Vos parents, Ils viennent de Naples?
Seninkiler?
Et les vôtres?
Görünüşe göre seninkiler kaçmış.
Ce sont les vôtres qui se sont enfuies.
Seninkiler orada mı, evlât?
Tu as de la famille là-bas?
Seninkiler hala ortada yok.
Ils ont pas l'air de venir souvent, tes clients.
Seninkiler de numaranı yuttu mu?
Et les parents tombent dans le panneau.
Benim atalarım, büyük bir ülkenin tahtında otururken seninkiler hala yerlerde sürünüp, böceklerle besleniyordu
Mes aïeux se sont assis sur le trône quand les tiens rampaient encore en se nourrissant d " insectes.
Açık, tutkulu. Seninkiler içinde en iyisiydi.
J'y ai retrouvé ce qu'il y a de meilleur en toi.
- Seninkiler için biraz yiyecek.
- Tiens, pour les chevaux.
Seninkiler de.
Les vôtres aussi.
- Seninkiler. Uçaktan yangın bombası.
Une bombe d'un avion.
Uluslararası bir komisyon geliyor. En iyileri seninkiler görünüyor.
Une commission internationale arrive.
Seninkiler de çok güzel olmuş, Wednesday, tatlım.
Toi aussi, tu t'es très bien débrouillée, ma chérie.
Seninkiler nasıl Kid?
Dans quel état sont les vôtres?
Seninkiler ağaçlarda yaşar.
Vous vivez dans les arbres, toi et les tiens.
Ama hiçbirisi seninkiler kadar güzel değil.
Mais les vôtres sont d'une beauté!
Ya seninkiler?
- Et toi?
Şimdi seninkiler 22 oldu.
Ça vous en fait 22, maintenant.
İşte, seninkiler!
On les tient!
Bunlar seninkiler mi?
Ces deux-là sont à vous?
Onun söyledikleri değil seninkiler saçmalık!
Des inepties! Non, il a raison.
Merak etme, seninkiler bu dönemi bitiriyor.
Vous en faites pas. Votre groupe s'en va ce semestre.
Anahtarlarıma ulaşamıyorum. Seninkiler kolayda mı?
Ma clé est hors de portée.
Ama benim rüyalarım seninkiler gibi değil.
Mes rêves sont différents des tiens.
Seninkiler ise şehir eşkıyalığı.
Vous n'êtes pas du même monde.
Bizim köklerimiz bu kasabaya dayanıyor, Wade, seninkiler değil.
Nos racines sont ici, pas les vôtres,
Samegafuchi'de yaşıyanların sonu seninkiler gibi olabilir!
Le village Samegafuchi va finir comme le tien!
Seninkiler de.
- Les vôtres aussi.
- Seninkiler. Sende daha çok fazlalık var.
Tu en as plus en réserve.
- Seninkiler nerede?
- Où sont les tiennes?
Seninkiler iyi.
Les vôtres sont parfaites.
Seninkiler kalıp ekim yapmak isterse şartlar aynı.
Si vous voulez rester, il y a encore du travail, au même tarif.
Benim ellerim seninkiler kadar kızıl, fakat kalbimin o denli solgun ve zayıf olmasında utanç duyarım.
Mes mains ont la couleur des vôtres, mais j'aurais honte d'avoir le cœur aussi blême.
Hayatımda gördüğüm en güzel memeler seninkiler.
Tes seins sont magnifiques.
Dün gece pek iyi göremedim ama seninkiler birinci kalite.
Je ne les avais bien vus cette nuit, mais ils sont réellement de grand classe.
Anneme göre, okurken gözlerimi kısarsam seninkiler gibi kırışık olurmuş.
Maman dit que plisser les yeux... en lisant, ça donne des rides comme les vôtres.
Ama hayatta kalan bizler yeni bir ırk yaratacağız, sen ve seninkiler tekrar değersiz hale getirileceksiniz, ve bir köle olmanın ne demek olduğunu tekrar öğreneceksiniz.
Mais nous allons créer une nouvelle race et la vôtre sera rabaissée. Vous apprendrez de nouveau ce que signifie avoir un maître.
- Seninkiler senin canını sıkmıyor mu?
- Vous n'avez pas mal sur le côté?
Şimdi seninkiler karşıdan ve biz de buradan yaylım ateşine tutacağız.
Tirez par là, et nous, on tire d'ici.
- İyiler. - Seninkiler?
- Et les tiens?
Ya seninkiler yanılıyorsa?
Et si tes gars se trompaient?
Seninkiler kasabada böyle dolaşmana izin veriyor mu?
Tes parents te laissent te balader seule en ville?
- Nerede? - Seninkiler.
Les vôtres.
- Seninkiler bana anlattı...
- Les tiens m'ont dit que...
- Seninkiler nerde?
- Où sont tes coupes?
Peki ya seninkiler?
Et les tiennes?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]