English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Y ] / Yakaladım onu

Yakaladım onu translate French

1,278 parallel translation
Yatakta birisiyle yakaladım onu.
Je l'ai trouvée au lit avec quelqu'un.
- Yakaladım onu.
- J'y suis.
Aslında bir kez bir kadınla yakaladım onu. Kadın evli birisiydi sanırım.
Bon, une fois je l'ai trouvé avec une femme, à mon avis une femme mariée.
- Yakaladım onu!
- Je la tiens!
Evet, yakaladım onu Yzma.
Je m'en occupe.
Yakaladım onu!
je l'ais!
Tam istediğim yerde yakaladım onu.
Je l'ai amené où je voulais.
Tamam, yakaladım onu.
Je le vois.
Bungee ipiyle yakaladım onu!
Je le tiens avec un élastique.
Şimdi onu etkilemek için mükemmel fırsatı yakaladım.
Je me suis donné l'opportunité idéale de le séduire.
Onu yakaladım.
Je l'ai pris sur le fait.
Onu yakaladım.
Marty, je le tiens.
Efendim, onu yakaladım.
Je le tiens!
Onu yakaladım!
- Je le tiens.
- Scully, onu yakaladım.
- Je le tiens. Viens vite.
Onu yakaladın mı?
Vous l'avez?
Onu yakaladım!
Je l'ai eu!
Onu yakaladım- - bir skipper füzesi... rotasını Tiger Claw'a yönlendirmiş.
Got it... un missile de skipper... Morts sur la voie de la Griffe de tigre.
Onu uyurken yakaladım.
Je l'ai surpris endormi.
Onu yakaladım.
Je l'ai.
- Yani onu da Komodolar mı yakaladı sence?
Les komodos l'ont attrapée?
Sanırım onu yakaladı!
Oh, il ressemble à... il le tient!
Parkta onu hareket halinde yakaladım, Trudeau.
Je l'ai vue à l'oeuvre, Trudeau.
Onu yakaladım. Bu akşamki yangın tamamen değil ama kısmen onun suçuydu.
Ce n'est pas tout. ll est en partie responsable du feu de ce soir.
- Geçen akşam onu kendi kendine konuşurken yakaladım.
La nuit dernière... elle parlait toute seule.
- Herkes beklesin, onu yakaladım.
- Attendez, je l'ai.
Onu yakaladığımızda bundan kurtulmaya çalışıyordu.
Il essayait de se débarrasser de ceci.
Onu yakaladım!
Je le vois!
Daha 12 yaşında. Onu geçen hafta iki defa Malik'in ayak işlerini yaparken yakaladım.
Mais il a 12 ans et Malik l'utilise comme livreur.
- Onu yakaladım.
Je l'ai eue.
Onu yatak odasında tohum serperken yakaladım, ne dediğimi anlıyor musunuz.
Je l'ai surpris à mettre de l'engrais dans la chambre, vous comprenez?
Ben o pezevengi ucuz kostümünden yakaladım ve.. Onu duvara yapıştırıp..
Alors, j'ai pris ce bâtard par son costume de location je l'ai collé sur le mur et je lui ai dit tout ce que j'avais sur le coeur.
Onu yakaladınız mı?
Vous l'avez attrapé?
İyi arkadaşımdı, ama onu karımla yatakta yakaladım.
C'était un grand ami. Je l'ai surpris au lit avec ma femme.
Daha ilk geceden onu, feribotta Selanikli bir denizciyle öpüşürken yakaladım.
Le soir même sur le bateau, je le vois embrasser un marin de Salonique.
Onu Sanborn'un Kafe'de işerken yakaladım!
Je l'ai chopé à Sanborn's Café. Il pissait.
Onu bununla yakaladım.
je l'ai attrapé avec ça.
Onu da denedim. Sonra ona paket lastiği fırlatırken yakaladım.
Et je l'ai surpris en train de tirer des elastiques dessus.
Onu yakaladığınızı söyleyeceğinizi sanıyordum.
Je pensais que vous veniez m'annoncer que vous le teniez.
- Onu yakaladın mı? - Evet, yakaladım.
- Tu l'as rattrapée?
Onu nasıl yakaladığımız önemli değil. Belki diğer davalardan mahkum ettirebiliriz.
On le coincera peut-être sur les autres affaires.
Onu omuzlarından yakaladım, sarsıp kendine getirmek istedim.
J'ai attrapé son épaule. Je voulais la secouer pour la ramener à la raison.
Alfonso'nun peşinden gittim, onu merdivende yakaladım.
- Je cours après Alfonso. - Il est dans les escaliers.
Onu yakaladım, tatlım!
je l'ais, ma chérie!
Onu yakaladım!
Je la tiens!
Önceki gün beni yakaladığında Ray'in olduğunu söylemek zorunda kaldım, çünkü... Hayır, onu sana aldım Robert.
Non, c'est pour toi, Robert.
Onu gözleri kapalı bir şekilde öpüşürken yakaladım.
Je l'ai surprise à embrasser un paumé les yeux fermés.
- Onu ben yakaladım! - Ortağımı öldürdü!
Il a tué mon partenaire.
Onu altı mikrogram adrenalin ile yakaladım.
Celui-là avait 6 micro grammes d'adrénaline volée.
- Şimdi! Onu yakaladım.
Bute-la!
Yakaladım onu!
Je le tiens!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]