English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Bu kabul edilemez

Bu kabul edilemez translate Portuguese

605 parallel translation
Bu kabul edilemez. Ne arıyorsun burada?
Isto é intolerável!
Bu kabul edilemez!
Isto é intolerável!
Ama bu kabul edilemez.
Isso é completamente imoral.
- Bu kabul edilemez bir risk.
- Esse é um risco inaceitável.
Bu kabul edilemez.
É inconcebível.
Seçim kampanyalarında bu kabul edilemez bir durumdur.
Claro, numa campanha política, isso é inaceitável.
Bu kabul edilemez!
Inaceitável.
bu kabul edilemez, bayım.
Isto é inadmissível!
Yarbay, bu kabul edilemez.
Coronel, isto é inaceitável.
- Bu kabul edilemez.
- Isso é inaceitável.
Bir Bajor irtibat subayı olarak görevin, Bajor uzayı civarında Federasyon faaliyetlerinin koordinesine yardım etmek. Bu kabul edilemez.
Isso não é aceitável.
Beyler, bu kabul edilemez.
Meus senhores, não é aceitável.
Kaptan, bu kabul edilemez!
Capitão, isto é um ultraje!
Bu kabul edilemez bir durum, Lennier.
Esta situação não pode ser, Lennier.
Bu kabul edilemez bir durum.
Esta é uma situação inaceitável.
Federasyon'u bıraktığımız için ve bu kabul edilemez bir şey.
Porque saímos da Federação, e é isso que não conseguem aceitar.
Bu, kabul edilemez!
Força povo, força... Mas Senhor,
Bu tür kanıtlar kabul edilemez.
Não podemos ouvir provas dessa natureza. É inadmissível.
- Bu söylediğiniz kabul edilemez...
- É inconcebível... - Major Marco.
... ayrıca her bireyin teknik veya bilimsel kaynaklardan türlü yaratıcı yetilerinden yararlanıp yararlanmaması bakımından kapitalizmin dün olduğu gibi bugün de kabul edilemez olduğuna karar kıldınız ya da belli belirsiz bu hisse kapıldıysanız ve bu hissi temel alarak sosyalizmi benimsediyseniz...
E, também, pelo uso que faz, ou que não faz, dos recursos, da técnica e da ciência, das capacidades criativas actuais ou virtuais de cada individuo. E se, a partir deste sentimento, aderirem ao socialismo, o problema da sua ascensão coloca-se nestes termos. Revisionista!
Cylonların deposundaki yakıtı ele geçirebilsek bile, Bu kayıplar benim için kabul edilemez,
Perdas que considero inaceitáveis, mesmo que conseguíssemos obter combustível do depósito Cylon.
Neden bu güne kadar kabul edilemez olarak gördümüz şeyleri kabul etmeye hazır olduğumuzu düşünsünler ki?
Por que é que agora acreditariam que estaríamos dispostos a aceitar... o que sempre achámos que era inaceitável?
Bırak, bunu kabul edilemez adaylar düşünsün, çünkü bu geceden sonra sen... Kent'sin.
Que se preocupem os candidatos inaceitáveis, porque depois de hoje, vão...
Bu kesinlikle kabul edilemez.
Não é aceitável.
"Bu önemli bir kayıp olarak kabul edilemez".
"Não pode ser considerado como perda significativa de benefícios".
Fakat bu durum kabul edilemez.
Mas a situação é inaceitável.
Bu çok iğrenç ve kabul edilemez.
É tão sujo, tão indigno.
- Bu... ... kabul edilemez.
- Isto é inaceitável.
Sayın Yargıç, bu sorgulama tarzı kabul edilemez.
- Este tipo de perguntas é irrelevante.
Giderse, onu bir daha asla görmeyiz... ve bu benim için kabul edilemez.
Se ele for, nunca mais o veremos... e não aceito isso.
Efendim, bu, onu kabul edilemez risk haline getirmiyor mu?
Isto não faz com que ele represente um risco inaceitável?
"Ah" diye bağırmak bu dojo'da kabul edilemez Bay LaRusso.
"Au" não é um grito aceitável neste dojo.
İşte Yıldızfilosu Araştırma'nın kabul edilemez bulduğu da bu!
E é isso que a Pesquisa da Frota acha inaceitável.
Bu, ülkemizde düşünceleri hâlâ cinayetle bastırmaya... çalışan insanların varlığını gösteriyor,... ve şiddetin, kabul edilemez olduğunu, kabul edemedik.
It revela que existem quieto, er, pessoas numerosas em nossa nação..... que degenerou para o ponto de expressar discordância por assassinato,..... e nós não aprendemos a discordar sem estar violentamente desagradável.
Payandalar için bu ücretler kabul edilemez.
Não podemos aceitar essa tarifa para o escoramento.
Okulumuzun görkemli geçmişi ve sizin ailelerinize olan sorumluluklarınız bu durumu kesinlikle kabul edilemez kılıyor.
As orgulhosas tradições da nossa escola e as nossas obrigações para com os vossos pais... fazem disto algo completamente inaceitável.
Asteğmen Lopez, bu görev çizelgesi kabul edilemez.
A mesa fez algo de errado? Não.
Bu davranışınız kabul edilemez.
É uma atitude intolerável.
Evet. Bu kesinlikle kabul edilemez bir durum. Çünkü valizim bana lazım.
Pois, mas isso é perfeitamente inaceitável, porque preciso da minha mala.
Bu gecikme kabul edilemez, Yarbay.
Esta demora é intolerável!
Efendim, galiba herkes adına konuşuyorum. Bu yer kabul edilemez, efendim.
Creio que todos achamos este sítio inaceitável major.
Teklif ettiğiniz bu cüzi miktar tamamen kabul edilemez olduğu kadar ahlaka da aykırı!
Já não basta a ninharia a que chamas última oferta ser totalmente inaceitável é absolutamente imoral!
Bu kabul edilemez!
Isto é um ultraje!
Bu tepki süreleri kabul edilemez teğmen.
Os tempos de resposta são inaceitáveis, Cadete.
Bu raporlar kabul edilemez.
Estes relatórios são inaceitáveis.
Bu... kabul edilemez.
É simplesmente... inaceitável.
Bu kabul edilemez. Bu böyle olacak.
Pelo menos se você lida com Jaret, é a lei dele que estará sendo comprometida não as nossas.
Bu kadarı fazlaydı. Kabul edilemez bir teklifti
Essa era uma sugestão Completamente inaceitável
Eroin bağımlılığı yaptıklarınızı açıklasa da, bu bir özür kabul edilemez.
A toxicodependência explica certos actos, mas não os desculpa. Mr.
Bu kabul edilemez. Sakin ol.
Tem lá calma sim?
Şimdi, omuzlarda daha fazla yer istiyorum ve bu kolluklar kesinlikle kabul edilemez.
Agora, quero estes ombros mais folgados, e estes punhos são completamente inaceitáveis.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]