Eğer gidersen translate Portuguese
466 parallel translation
Eğer gidersen, geri döneyim deme.
Se você for, não se preocupe em voltar!
- Eğer gidersen...
- Se vais atrás desse...
Eğer gidersen bir daha seni göremeyeceğim. Asla.
Se fores, nunca mais voltarei a ver-te.
- Eğer gidersen...
- Se fores pelo...
- Elbette ama eğer gidersen ve bana oradan mektup yazarsan...
- Claro, mas se voltar... escreva-me uma carta.
Ama eğer gidersen arkanda bıraktıkların için sakın endişe etme. Ben buradayım.
Quando partir não se preocupe com o que deixar.
Eğer gidersen onlara kim öğretecek?
Se partires quem os irá ensinar?
Eğer gidersen seninle gelmemde bir sakınca var mı?
Bom, se for, importa-se que vá consigo?
Eğer gidersen yazma.
Se você for... não escreva.
Eğer buradan gidersen, Londra'ya dönüp beni öldürmelerine müsaade ederim.
Se fugires de mim agora, vou... directo para Londres e deixo que me apanhem.
- Huw, yavrum, eğer sen de beni bırakıp gidersen doğurduğuma pişman olurum.
Huw, rapaz, se me deixares, lamentarei que alguma vez tenha tido bebés.
Eğer cezaevine geri gidersen, bu benim için bir bela.
Se fores preso, serà um problema para mim.
"Eğer şu köşeye gidersen bir kız bulacaksın."
" Na esquina está uma garota.
Eğer işi yarım bırakıp gidersen paranı vermem.
Se não cumpres o combinado, não há mais nada para ti.
eğer bir adım daha ileri gidersen.
Será assassinato por atacado, Cole, se entrarem na cidade.
Eğer şimdi onunla gidersen, seni bir daha asla geri almam. Asla!
Se partir com ele agora... nunca mais a aceitarei de volta.
- Eğer beni bırakıp gidersen.
- Se me abandonares.
Eğer rodeoya gidersen, onu bulup tutarım senin için.
Se fores, prometo encontrá-la e aguentá-la para ti.
Eğer kasabadan gidersen böyle olmak zorunda değil.
Não tem que ser assim se abandonar a cidade.
Eğer arkanı dönüp gidersen kızmam. El sıkışalım mı?
Não o culparia se voce me acertar, mas damos as mãos?
Sorun olmayacak - eğer buradan gidersen tabii.
Não haverá problemas, se continuar a cavalgar.
Eğer Chip'i aramaya gidersen...
Bem, se preferir ir à procura do Chip...
Eğer sen de buradan gidersen.
Sim, se não se importa.
Houston'a gidersen eğer
Se alguma vez fores a Houston
Eğer tüm bu olanlardan sonra çekip gidersen ne olacağını biliyor musun?
Sabe o que acontecerá se se afastar disto tudo?
Eğer yine gidersen, bu onu öldürür.
Se te fores embora desta vez, isso irá matá-lo.
- Eğer onlarla gidersen, döndüğünde burada olmayacağım.
Se fores com eles, eu não estarei aqui quando regressares.
Bak Earl, eğer onun peşinden gidersen Jubal buna sinirlenebilir.
Mas, Earl... o irmão Jubal pode aborrecer-se se casares com uma índia.
Eğer o kancıkla gidersen yazıklar olsun!
Se você vai com as cadelas, você de certo gosta!
Eğer şimdi gidersen, bir daha geri gelemezsin!
Se partires agora, nunca mais vais voltar cá!
Eğer şimdi gidersen bir daha asla dönemezsin.
Se te fores embora agora, nunca mais voltarás.
Eğer böyle bir yarayla gidersen!
Olha os teus ferimentos!
Eğer onun peşinden gidersen, sende hızla yaşlanacaksın.
Se vais lá atrás dele, também ficarás velho rapidamente.
Eğer yatağa gidersen, sanırım ben biraz kablolu yayın seyredeceğim.
Bom, se te vais deitar, acho que fico acordado, a ver a PBS.
Eğer şimdi gidersen, sen de tuzağa düşebilirsin.
Se entrares agora, ficarás aprisionado, também.
"Eğer San Francisco'ya gidersen"
" If you go to San Francisco
Hayır dur, eğer oraya gidersen hayatın tehlikeye girer.
Espere. Você pode estar em perigo.
- Eğer sen gidersen... ben de giderim...
- Se você for... eu vou também...
Eğer ailenle işlerini yoluna koymadan gidersen... Sizi görmesini istedim.
Eu queria que ela o visse.
Eğer polise gidersen şu anki haliyle kendini öldürür.
No estado em que ele está agora, se contar isto à Polícia, ele mata-se.
Ama, Eğer palermo ya gidersen Sakın muzlara dokunma!
A única coisa, peço-te, se fores a Palermo, não toques nas bananas! Deixa-as.
Dani hastanede eğer oraya gidersen onu ziyaret edebilirsin.
A Dani está no hospital se quiseres ir lá visitá-la.
Eğer sağa gidersen... Joyistiği sola çevir.
Avô, se queres ir para a direita... mexe o joystick para a esquerda.
Eğer şimdi çekip gidersen, kaderlerini belirlemiş olursun.
Se desistir, vai acabar por condenar os dois!
- Jordan, eger oraya gidersen sefilin teki olacaksin.
- Jordan, será infeliz nesse lugar.
Ben hiçbir yere gitmiyorum dostum. Eğer bu karıyla gidersen çok büyük salaklık edersin dostum.
Não vou pra lugar nenhum, e você seria um imbecil se fosse embora com ela, cara.
Git, eğer böyle çekip gidersen dostlarının kung-fu su asla geri kazanılamayacak
Se você for embora, o kung-fu de seus amigos... nunca será recuperado.
Eğer oraya gidersen, hiç bir şeyi umursamayacaksın.
Se for, não vai pensar em mais nada.
Eğer bu tarafa gidersen önce Petriayevo'ya sonra Kuzem'e, sonrada Petrovo'ya en sonunda da Gariayevo'ya gidersin.
Se você fôr por ali, vai acabar por chegar a Petriayevo... depois Kuzem, e a seguir Petrovo... e, em seguida Gorjajevo. Não existe nenhuma Zagorianka.
Chili, eğer Los Angeles'a gidersen, bize 150 bin $ borcu var.
Chil, se decidires ir a L.A., este tipo deve-nos 150 mil. Está atrasado 2 meses.
- Eğer oraya gidersen, kendi halkına sırtını dönmüş olacaksın!
Se fores, voltas as costas ao teu povo.
gidersen 28
eğer istersen 206
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer beni seviyorsan 30
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer bilseydim 25
eğer izin verirsen 26
eğer istersen 206
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer beni seviyorsan 30
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer bilseydim 25
eğer izin verirsen 26
eğer o 55
eğer yanılmıyorsam 39
eğer öyle olsaydı 20
eğer sakıncası yoksa 54
eğer ben 51
eğer ölürsem 16
eğer varsa 60
eğer olursa 24
eğer isterseniz 86
eğer mümkünse 45
eğer yanılmıyorsam 39
eğer öyle olsaydı 20
eğer sakıncası yoksa 54
eğer ben 51
eğer ölürsem 16
eğer varsa 60
eğer olursa 24
eğer isterseniz 86
eğer mümkünse 45