Ne söylüyorsun translate Portuguese
759 parallel translation
Ne söylüyorsun sen?
Que história é essa?
- Yapamayacağım. - Ne söylüyorsun?
Não posso continuar!
Ne söylüyorsun?
O que está dizendo?
Ne söylüyorsun?
O que está a dizer?
- Ne söylüyorsun Michal?
- O que foi que disse?
- Ne söylüyorsun, Tanrı aşkına?
- Que raios falou?
- Ona ne söylüyorsun?
O que você disse a ela?
- Ne söylüyorsun?
- O que é que estás a dizer?
- Ne söylüyorsun? - Dokuz kişiydiler.
- O que estás a dizer?
- Sen ne söylüyorsun?
- Que dizes? - É verdade.
Bana ne söylüyorsun, Kaptan?
Comissário, que está a dizer?
- Ne söylüyorsun sen?
- Que estás a dizer?
Bana eve ne zaman gidecegimi mi söylüyorsun?
Está a dizer-me quando devo ir para casa?
Hep ne yapmamam gerektiğini söylüyorsun.
Dizes-me sempre o que não posso fazer.
Mimi, ne yazık ki yalan söylüyorsun.
Mimi, receio que esteja a mentir.
Ne diye şarkı söylüyorsun?
Por que está cantando?
Bana söyleme zahmetine bile girmeden önüne gelen herkese aklına ne eserse söylüyorsun.
Dizes tudo o que te vem à cabeça.
Bana ne içip içmeyeceğimi mi söylüyorsun?
- Está a dizer-me o que posso beber?
Bana ne yapacağımı mı söylüyorsun?
Está a dizer-mr o que fazer?
Sanki, "Ne güzel bir gün." diyormuşsun gibi söylüyorsun.
Dizes isso como se dissesses : "Está um lindo dia."
Ne zaman bir araya gelsek hep saçma sapan şeyler söylüyorsun.
Dizes esses disparates todos, sempre que estamos juntos.
Ne, Little Mede'e kadar onunla trende olduğunu mu söylüyorsun.
Queres dizer que foste com ela até Little Mede?
Bu cahil kıza, ne tür yalanlar söylüyorsun, seni yaşlı kaçık?
'Que tipo de mentiras você tem dito à garota ignorante? '
Sen ne söylüyorsun?
O que estás a dizer?
Bana hep ne kadar bellissima olduğumu söylüyorsun ama nerelerim, söylemiyorsun.
Diz-me sempre "lindíssima" mas nunca falado meu papel.
Beni ne zaman ağlarken görsen aynı şeyi söylüyorsun.
Sempre diz isso quando me vê chorar.
Ne korkunç şeyler söylüyorsun.
Que coisa horrível de dizer!
Kralına kendi işine bakmasını, ne kadar da nazik bir dille söylüyorsun.
Delicadamente diga ao seu rei para cuidar de sua vida.
Zavallı Marion! Gerçekten aklına ne gelirse söylüyorsun!
Pobre Marion, dizes tudo o que te vem à cabeça.
Onlara ne görüyorsan ve duyuyorsan söylüyorsun çünkü büyük kulakların var.
Diz-lhes o que vês e o que ouves porque tens grandes orelhas.
Saatlerdir ne kadar yorgun olduğunu söylüyorsun.
Disse que estava cansado, há horas.
- Sende kim oluyorsan da bana ne yapacağımı söylüyorsun?
- Quem raios é para dizer o que devo fazer?
Zalim olmadığını söylüyorsun fakat sana ne zaman ihtiyaç duysam beni reddediyorsun.
Você diz que não está sendo cruel, mas quando preciso de você, me rejeita.
Beni ne sanıyorsun, yalan söylüyorsun...
O que julgas que eu sou, sua mentirosa?
Ne için ilahi söylüyorsun?
Por que canta?
Ne olursa olsun beni sevişmeye zorluyorsun. Benden başka bir kadınla sevişemediğini söylüyorsun.
Obrigas-me a fazer sexo, porque não o levantas com outras mulheres.
Hayatım boyunca, hiçbir şeyden korkmadım ve şimdi bana ne olduğunu söylüyorsun ve ben bunu kabul ediyorum.
Toda a minha vida não temi nada... e agora que você me disse o que era, eu aceito isso.
Bu insanların ne zaman öleceklerini bildiklerini mi söylüyorsun?
Quer dizer que essas pessoas sabem quando vão morrer?
Hazır olduğunu mu söylüyorsun? Resim hakkında ne biliyorsun, gerçekten?
Crês que podes dizer quando está terminado?
Ne kolay söylüyorsun.
Calma!
Lanet olsun, Loretta. Hiç durup düşünmüyorsun. - Ne zırvalık söylüyorsun?
- Nunca paras para pensar o que diabo estás a dizer?
Ne kadar kolay söylüyorsun bu sözü!
Com que facilidade o pronunciou!
- Ne kötü şeyler söylüyorsun sen.
- Isso é horrível!
Ne? Oh, çekimin tekrar edilmesini söylüyorsun.
Por causa de termos de repetir?
- Harika, ne güzel şeyler söylüyorsun.
- Obrigada, que coisa tão simpática.
Bana ne zamandan beri ne yapacağımı söylüyorsun?
Desde quando tens tomates para me dizer o que fazer?
Ne yani bunların hepsini sen yaptın ve şimdi düzeltemeyeceğini mi söylüyorsun?
Queres dizer que fizeste isto tudo e nem consegues corrigi-lo?
Çok zeki olduğunu ve seni kızdırdıklarını anlamadığını mı söylüyorsun? - Giovanni Pascoli'yle ne yapacaklar ki!
Olha, mostras-te muito ilustrado e não vês que te esfregam o pelo.
Ne söylüyorsun?
O Quê?
Ne halt etmeye böyle bir şey söylüyorsun?
- Disparate! O que o leva a dizer isso?
Millete ne yapacağını sen mi söylüyorsun?
É o que você manda aqui?
söylüyorsun 17
ne söyledin 57
ne söylemek istiyorsun 30
ne söyleyeyim 43
ne söyledi 211
ne sorusu 17
ne söylememi istiyorsun 61
ne söyleyeceksen söyle 18
ne söyleyeceksin 65
ne sorunu 30
ne söyledin 57
ne söylemek istiyorsun 30
ne söyleyeyim 43
ne söyledi 211
ne sorusu 17
ne söylememi istiyorsun 61
ne söyleyeceksen söyle 18
ne söyleyeceksin 65
ne sorunu 30