Çok yorgun translate Portuguese
669 parallel translation
Ve şimdi, eğer çok yorgun değilseniz, Carfax Manastırı'nın kontratı ile ilgili görüşmek istiyorum.
E agora, se não estiver muito fatigado, gostaria de discutir o arrendamento do mosteiro Carfax.
Çok yorgun görünüyorsun.
Pareces tão cansada.
Çok yorgun görünüyorsun. Yorgunum.
Ódio a guerra.
Sonrasında çok yorgun düşüyorsunuz.
Fica sempre tão exausta, a seguir.
Çok yorgun olmalısın, bu yüzden eve gitmeni öneririm.
Deves estar cansada.
Eminim ki korkunç mücadelenden dolayı çok yorgun düşmüş olursun.
Vais estar muito cansado, da tua grande batalha.
Çok mutlu ve çok yorgun.
Tão felizes e tão cansados.
Yüzü çok yorgun.
Tem um ar preocupado.
Çok yorgun geliyor sesin.
Pareces fatigada.
Çok yorgun görünüyorsun tatlım.
Pareces tão cansada, querida.
Hadi siz gidin yatın. Ama çok yorgun olmalısınız.
Vocês as duas vão deitar-se.
- Çok yorgun görünüyorsunuz.
- Parece esgotado.
Sığırlar çok yorgun görünüyor. Evet.
- O gado está muto magro.
Hepsi çok yorgun görünüyor.
E todas parecem tão cansadas.
Çok yorgun değilsin, Tony.
Não estás muito cansado, Tony.
Çok yorgun görünüyorsun.
Pareces muito cansado.
Guy çok yorgun.
Guy parece cansado.
Çok yorgun değilseniz bize daha sonra katılabilirsiniz Bay Walters.
Sr. Walters, junte-se a nós mais tarde, se não estiver cansado.
- Çok yorgun bir at.
Um cavalo muito cansado.
- Çok yorgun bir at. Trey!
Trey!
Çok yorgun görünüyorsun.
Parece tão cansado.
Geceleri çok yorgun oluyorum.
Eu estarei exausta á noite.
Çok yorgun düştü.
Por hoje ele já acabou.
Çok yorgun görünüyorsun evlat.
Pareces estafado, miúdo.
Her zaman yüzümü yıkarım... sanırım senin ve Seddon'daki şu gece, Çok yorgun olduğum zaman.
Cada vez que lavo a minha cara penso em ti e naquela noite em Seddon, quando me bateste.
Mürettebat da çok yorgun.
A tripulação também está cansada.
Çok yorgun olmazsam uğrarım.
Passarei por lá, se não estiver muito cansado.
Çok yorgun, uzanması lazım.
Este homem precisa de descansar.
Çok yorgun görünüyorsunuz.
Parece muito cansado.
Çok yorgun görünüyorsun.
Pareces muito abatida.
Yorgun olmadığımda yürüyebilirim, ama şu an gerçekten çok yorgunum.
Quando estou descansada, mas estou moída.
Arnie çok yorgun. Bütün gün uyudu.
O Arnie está tão cansado que vai dormir todo o dia e metade da noite.
Kalmanı isteriz. Çok yorgun görünüyorsun.
Gostariamos muito que ficasse, parece muito cansado.
Bunu duymak bile istemedi. Bütün gün evle uğraşmıştım ve çok yorgun olduğumu biliyordu.
Passei o dia a fazer uns trabalhos aqui em casa e ela sabia que estava exausto.
Çok yorgun görünüyorsunuz Bay Benedict.
Parece exausto, Sr. Benedict. À sua.
- Liza çok yorgun.
- Lise está cansada.
Henüz düşünmek için bile çok yorgun.
Está demasiado cansado para pensar nisso.
Sen çok yorgun olmalısın.
Deves estar... muito cansado. Por que não te sentas e dormes um pouco?
Çok yorgun görünüyorsun.
Pareces tão cansado.
Kusura bakmayın ama beyefendi, çok yorgun görünüyorsunuz.
Se não se importa que eu diga, senhor, parece muito cansado.
Amcanın sömürgesinde köle olduğumdan bu yana çok ilerledim. Binlerce yorgun ve heyecanlı miller aştım.
Progredi muito desde que fui escravo na plantação do seu tio, milhares de milhas inquietas e agitadas.
Şu anda çok yorgun ve röportaj verecek durumda değil.
- Dá-me a minha mala, Lisette!
- Çok yorgun musunuz?
Está muito cansada?
Demek istediğim çok yorgun değilim.
Quero dizer, não estou muito cansada.
Sadece çok sarsıldı ve sıcaktan pişmiş, kirli ve yorgun bir durumda.
Ela só está abalada, com calor, suja e cansada.
Yorgun olduğunda pek çok şey düşünürsün.
Pensas em muitas coisas quando estás cansado.
Çok yorgun.
Ele está cansado. Tem os nervos arrasados.
Kendi canim daha çok emek gerektirdi... ve birkaç yorgun at ve bir bohça kürk için onu kaybedecek degilim.
Levei mais de um ano a reunir a minha... e nao me importo de o desperdiçar por cavalos cansados e um monte de peles.
Neden bu kadar yorgun hissettiğimi anlamıyorum. Oysa gemide kendimi çok iyi hissediyordum. Sadece 5 dakika ver, anne.
Não compreendo porque me sinto tão cansada, estava óptima no navio.
O kadar yorgunum ki, yorgun olduğumu söylemek bile çok yorucu.
Estou tão cansado, que é um esforço dizê-lo.
Oh, baba, çok yorgun görünüyorsun.
Oh, papá, pareces tão cansado.
çok yorgunum 419
çok yorgunsun 23
çok yorgun görünüyorsun 34
yorgunum 408
yorgun 65
yorgun musun 109
yorgunsun 91
yorgunluk 18
yorgundum 29
yorgun değilim 53
çok yorgunsun 23
çok yorgun görünüyorsun 34
yorgunum 408
yorgun 65
yorgun musun 109
yorgunsun 91
yorgunluk 18
yorgundum 29
yorgun değilim 53
yorgun görünüyorsun 124
yorgun olmalısın 55
yorgun görünüyorsunuz 20
yorgun olmalısınız 27
çok yazık 499
çok yakışıklısın 42
çok yoruldum 142
çok yaşa 236
çok yakında 217
çok yakışıklı 83
yorgun olmalısın 55
yorgun görünüyorsunuz 20
yorgun olmalısınız 27
çok yazık 499
çok yakışıklısın 42
çok yoruldum 142
çok yaşa 236
çok yakında 217
çok yakışıklı 83
çok yalnızım 50
çok yakıştı 22
çok yaşlı 53
çok yakın 78
çok yavaş 62
çok yardımcı oldunuz 75
çok yeteneklisin 36
çok yorucu 19
çok yardımcı oldun 67
çok yüksek 70
çok yakıştı 22
çok yaşlı 53
çok yakın 78
çok yavaş 62
çok yardımcı oldunuz 75
çok yeteneklisin 36
çok yorucu 19
çok yardımcı oldun 67
çok yüksek 70