English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ A ] / Arada sırada

Arada sırada translate Russian

791 parallel translation
İnşallah Dr. Jekyll'ın da... lvy arada sırada aklına gelir.
И за то, чтоб доктор Джекилл... всегда думал об Айви.
0! Arada sırada 0'a gelmesi sıkıntı değil ama beş kere üst üste gelmesi çok ciddi bir olaydı!
Выбрасывать зеро это хорошо, но 5 раз подряд это очень серьёзно!
Kadınlar birbirlerine arada sırada yardım etmelidir.
Женщины должны помогать друг другу хоть иногда.
Onların da arada sırada eğlenmeye ihtiyaçları var. Partinin bir parçası sandım.
Если бы я знал, я бы его остановил.
Arada sırada da kutusundan çıkarın.
-... и иногда выпускай порезвиться.
Arada sırada onu görürdüm ama onların yanlarında hep gazeteciler olurdu.
Честно, я видел его однажды, но газетчики все время крутились поблизости.
Arada sırada belki Avrupa'ya gitmek. - İstersin değil mi? - İster miyim?
Ты хотел бы жить в лучшем доме города, покупать жене красивые платья, пару раз в год ездить в Нью-Йорк или, скажем, в Европу?
Karına güzel kıyafetler almak. Yılda birkaç kez New York'a iş gezisine gitmek. Arada sırada Avrupa'ya gitmek.
Ты хотел бы жить в лучшем доме города, покупать жене красивые платья, пару раз в год ездить в Нью-Йорк или, скажем, в Европу?
Benim için New York'a selam söyle. Arada sırada haberlerini alalım.
Привет от меня Нью-Йорку.
Arada sırada işimde bana yardım eder.
Она выручает меня иногда в моей работе.
Sadece bir şeyler yaptığı zamanlarda arada sırada ikramiye veririm.
Только иногда премии, когда она сделает определенную работу.
Bazı çeşmelerden içtiğim su, arada sırada akar.
К источнику влаги, без которой мне не обойтись.
Arada sırada bu işi hak ettiğini göstermek için biraz çalışır gibi yapsan olmaz mı?
Может, сдвинешь задницу хотя бы для приличия?
Arada sırada hepimiz sıkışırız.
Что же, у всех бывают трудные времена.
Arada sırada dışarı çıkıyorum ben de.
- Я просто выходил.
Arada sırada kaytarıyoruz, ha?
Ну, знаешь, мы пробираемся сюда время от времени.
Arada sırada görüşsek bile,..
Я была бы рада, если бы мы могли иногда встречаться.
Disiplini sağlamanın bir yolu arada sırada bir adam vurmaktır.
Расстрел - это способ поддержать дисциплину.
Şu an durumu pek iyi değil. İşinden atıldı ve... Ben de arada sırada gelip yardım falan ediyorum işte.
Бедняга сейчас безработный, поэтому я к нему иногда прихожу... помочь...
Telsizciler arada sırada yapar böyle.
Ну, у связистов это бывает.
Arada sırada görüyorum
- Я с ним редко вижусь.
Soylu olmanın dezavantajlarından biri de... arada sırada soylu gibi davranma zorunluluğudur.
Одна из неприятных обязанностей патриция... это вести себя иногда подобающим образом.
Arada sırada.
Иногда.
Bay Cassard arada sırada İngilizce konuşuyormuş.
Месье Кассар иногда говорит по-английски.
Sanırım arada sırada buraya ziyarete geliyorsun.
Полагаю, ты приходишь сюда время от времени?
Arada sırada onu etrafta görüyorum.
Ну, вижу её здесь иногда.
- Arada sırada siz de banyo yapın.
- И послушайте - Да
En azından senin bir avantaşın var. Arada sırada içeri giriyorsun ve ayakların yerden kesiliyor.
По крайней мере, Вы находитесь внутри помещения и без обуви.
- Hayır, arada sırada.
- Нет, только иногда.
Şimdi size arada sırada gördüğüm korkunç kabusu anlatmalıyım.
Мне нужно рассказать вам о кошмаре, который мне снится.
Arada sırada...
Будь неправильным. Иногда.
Arada sırada, onu oturmaya zorlayacaklardı.
Временами они принуждали Бобби сесть.
Arada sırada eski filmleri izlemeyi severim.
Обожаю смотреть старые фильмы, всегда их пересматриваю кучу раз.
Arada sırada yurtdışına da çıkmak lazım.
Надо иногда уезжать из страны ненадолго.
Aynı şeyleri arada sırada söyleyebilmek hoşuma gider.
Я просто хотела бы иметь возможность иногда говорить это.
- Luther arada sırada bebeğe bakıver. - Sen de mi Louise?
- Лютер, посматривай за малышом, хорошо?
- Ama arada sırada söz etmeli.
Да, но он должен, дожен говорить обо мне хотя бы иногда.
Mavi Filo pilotları bile arada sırada izin kullanır.
айола йаи ои пикотои тгс лпке лоияас нейоуяафомтаи лиа сто тосо.
Devreleri araştırırken arada sırada enerjiyi tüketen kısa devreler oldu. - Ne?
╪ там еяеумоусале та йуйкылата, бцакале йапоиес цяаллес ейтос кеитоуяциас, ажаияымтас емеяцеиа.
Taya ile bir anlaşmam var. Çok güzel bir hamamı var. Arada sırada banyo almak lazım, değil mi?
Слушай, Алеша, насчет обсадных труб ты радиограмму дал?
Arada sırada silikonun, karbonun yerini aldığı ya da sıvı amonyağın, suyun yerini aldığı muhtemel yaşam biçimleri hakkında duyumlar alırız.
Порой мы слышим о возможных формах жизни, в которых углерод заменяется кремнием, или, например, жидкий аммиак заменяет жидкую воду.
Küçük gezegenlerin, kuyruklu yıldız çarpışmalarıyla arada sırada parçalandıkları fikri gittikçe gelişiyor.
Набирает силу идея, что маленькие спутники время от времени уничтожаются при столкновении с кометой.
Yani arada sırada. Sevgili R2. Efendi Luke'ü merak etme.
Вообще-то, R2 ошибается время от времени.
Arada sırada...
Прекратить что? Прекрати!
Arada sırada aklımdan geçiyor sadece.
Просто приходит на ум время от времени.
Bu alan... arkeolojinin büyük tehlikelerinden birini gösteriyor, ete kemiğe değil ama arada sırada bu da olur...
В этом заключается одна из великих опасностей археологии, иногда грозящая жизни и здоровью...
Hepimiz arada sırada biraz korkarız.
Мы все немного напуганы сейчас.
Arada sırada çocuklarımı, karımı düşünmez miyim zannediyorsunuz? Peki öyleyse...
Разве не так?
- Arada sırada.
- Да.
Arada sırada güzel bir gülümsemesi var.
Она хоть иногда улыбается.
Arada sırada.
Периодически.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]