Başarı translate Russian
21,067 parallel translation
Ancak ve ancak onları mağlup ettikten sonra demokrasi deneyimizin başarılı olmasını güvenle umabiliriz.
Только после их поражения, только тогда есть надежда на то, что наша молодая демократия выживет.
Başarılı olamayacaklar ama.
Но они не преуспеют.
Operasyon başarıyla sonuçlandı.
Операция была успешной.
Evet, şey, çok can sıkıcı olmadı Sonuçta onlar da bir terör davasını kapatıp, başarıda Pay sahibi oldular, o yüzden...
Да, ну, и не помешало, что они смогли приписать себе закрытие дела о терроризме, так что...
Ölü nişanlına saygısızlık etmek istemem ama benim hala canlı olan sevgilim büyük bir sorunla boğuşuyor ve ben ise onu bu durumdan kurtarmak için vampir güçlerimi kullanarak bilinçaltında bir boşluk arayacağım ve eğer başarısız olursam ne yazık ki ölümüme kadar kurtulamyacağım bir işaretim olacak.
Что ж, не хочу обидеть твою мёртвую девушку но жизнь моей ещё живой девушки висит на волоске и я воспользуюсь своими вампирскими способностями чтобы попытаться найти лазейку в её подсознании прекрасно осознавая, что если у меня не получится я буду навсегда помечен для смерти от её рук
Her defasında çok daha güçlü dönmeyi başarıyorsun.
И каждый раз ты возвращалась сильнее.
Hayır. Bu demektir ki hiç şarşırmamak gerekirse Donovan başarısız oldu ve şimdi de Bonnie vahşi doğada avcılık oynuyor.
Что означает, что никого не удивит то, что Донаван неудачник, и Бонни снова охотится.
Bırak başarılı olayım ya da çuvallayayım.
Получится-ли, или нет..
İkinci olan Sodom ile birlikte büyük başarı sahibi Gomorrah gibi mi?
А затем Содом и блокбастер "Гоморра"?
Deneylerimin başarısız olduklarını görmekten bıktım.
Мне надоело наблюдать, как проваливаются мои эксперименты.
Yani senin başarısızlıkların Chuck.
Ты говоришь про свои провалы, Чак.
Evet ama ben ölmenin nasıl bir başarı olduğunu anlayamadım.
Всё равно, не понимаю, как смерть можно считать успехом.
Bu kişi Hardward Hukuk Fakültesinden birincilikle mezun olmuş..... ülkemizin en iyi okullarından birinde hukuk dersi vermeden önce ve savunduğu davaların % 95'ini başarıya ulaştırmıştır.
Эта женщина стала лучшей в своем выпуске юридической школы Гарварда, выиграла 95 % своих дел в качестве адвоката, прежде чем начала преподавать право в одном из лучших университетов страны.
Penny, umarım Leonard'ın babasıyla olan başarısız evliliğim birbirinize verdiğiniz sözden seni yıldırmaz. Elbette hayır. Gerçi Alfred'le aramızdaki ilişki sizinkinden daha nitelikliydi.
Пенни, я надеюсь, что мой пример рухнувшего брака с отцом Леонарда не отобьет у тебя желание избавиться от обязательств, которые вы дали друг другу конечно нет хотя, у меня и Альфреда было больше общего, чем у вас двоих
Kahretsin, O... senden hiçbir fazlası yok, ve sen çok daha başarılısın.
Да она с тобой и рядом не валялась, и образование у тебя намного лучше.
Evet, ama... en sonunda konuşturmuşsun, ki bu bile bir başarı sayılır.
Да, но... Верно, только...
Sen bizim biyoteknolojik insan yeteneklerine sahip kendi gücünü kendisi üretebilen, bilinçli ilk başarılı prototipimizdin.
Ты была первым удачным прототипом искусственного человека, наделённого разумом и автономией.
Başarılı olacağından çok emin.
Он уверен, что у них всё получится.
Zairon imparatoriçesinin tabiriyle "başarısızlık ruhu" adına canıyla ödeyen üstdüzey yetkili sayısı toplam 12'ye ulaştı.
Уже 12 высокопоставленных чинов заплатили высшую цену за то, что императрица Заирона окрестила "слабостью духа".
Rebecca, sen benim profesyonel başarısızlığımı simgeliyorsun.
Ты представляешь собой мой профессиональный провал, Ребекка.
Karınızın, konumuz olan kurbanla ilişkisini bitirmedeki başarısızlığı Avon PD'nin arama emri çıkarmasına yetecektir.
Отказ вашей жены обнародовать ее отношения с жертвой на суде будет достаточным поводом для полиции, чтобы получить ордер.
Anladığıma göre Eugene benden daha başarılı bir akşam geçirmiş.
Как я понимаю, у Юджина вечер был более удачным, чем у меня.
Bunlar ne? Başarısız olmuş deneyler.
- Неудавшиеся эксперименты.
Doğru, fakat Sıçrama sürücüsünün testi başarılı olmadı mı?
Да, но сработал ли мгновенный двигатель?
Yani arkadaşlarınız başarısız mı oldular?
Значит, ваши друзья потерпели поражение.
Eski hükümlülerin çoğu başarılı işler yapıyor.
Бывшие заключенные тоже многого добиваются.
İnanılmaz bir başarıydı.
Это - потрясающее достижение.
Bu, Bensonhurst Bombacısı'nın başarısının her zaman ortak çaba ile gerçekleştiği anlamına gelmiyor.
Что, конечно, не значит, что работа Бенсонхертского подрывника всегда была была общим делом.
Gözlemlerime göre toplum içine yeniden karışmak büyük bir başarıdır.
Я просто отмечаю, что возвращение в общество — нелёгкий подвиг.
Başarısız bir açılışın acısını azaltıyor bu.
Это уменьшает боль от провального открытия.
Bir başarılı görev daha.
Ещё одна победа.
Onun için tüm bilimsel başarılarından daha önemlisiniz.
Вы важнее для него, чем все его достижения.
Başarısız oldun, Clariss.
Провалил, Кларисс.
- Başarısız oldun, Clariss.
- Ты проиграл, Клэрисс.
Başarısız olursam Dünyama geri dönerim ama başarılı olursam sadece kendimi affettirmekle kalmam, ayrıca iyi bir şey yapmış olurum.
И если я подведу, то я "Фьюить!" на свою Землю, но если я преуспею, то я тогда не только оправдаю себя, но и... сделаю что-то полезное со своей жизнью.
Ama başarılı olursam bir kere iyi bir şey yapmış olurum.
Если все получится, я сделаю что-то хорошее со своей жизнью.
Annen bu gezegenin en başarılı bilim insanlarından biri olabilir ama konu imkansız ise uzman biziz.
Твоя мама, возможно, одна из самых искусных ученых на планете, но, когда дело касается невозможного, мы здесь эксперты.
Bu kliniğin başarılı olması için elimizden geleni yapacağız ve herkesin Amertek'in bize destek olduğunu bilmelerini sağlayacağız.
Мы сделаем всё возможное, чтобы мероприятие прошло успешно и усе узнают, что благодарить надо Амертек.
O günden bu güne 10 yıla yakın oldu. Şimdiye dek başarısız oldum.
Почти 10 лет прошло с того дня.
Çünkü bir daha başarısız olmak istemiyorum.
Зачем ты мне это рассказываешь? Я не хочу больше терпеть неудачу.
Eğer bir kardeş başarıIı olursa, tüm kardeşler başarır.
Если брат преуспевает, все братья богатеют.
Eğer bir kardeş başarısız olursa, tüm kardeşler acı çeker.
Если брат терпит поражение, все братья страдают.
Kötüler yardım almadan başarıya ulaşamazlar. Solntsevskaya Bratva turpu istedikleri kadar çekmeye çalışsınlar asla, asla, asla onu kökünden sökemeyecekler.
Шпана ничего не добьётся без помощи, и Солнцевская Братва может тянуть репку сколько хочет, только вот никогда им её не вытянуть.
- Ama başarılı biri olunur.
Нет, но это делает тебя успешной.
Anlaşılan hazineyi saklamakta da Bulmakta olduğu kadar başarılısınız!
Думаю, у вас получается прятать сокровища так же хорошо, как и искать их.
Hedeflerini başarmaktan ve bunları başarınca anlıyorsun ki her şey boş.
О достижении целей... И когда достигнешь, окажется что это очередное говно.
Kafayı yemeden önce hayatta başarılı olma şansın vardı.
Имел все шансы на хорошую жизнь, пока не слетел с катушек.
Çünkü başarılı olmamın senin için öneminin farkındayım.
Потому что я знаю, как для тебя важен мой успех.
Başarırsam hapse tıkarsınız beni.
Допрыгну – посадите.
Başarısız oldun.
Ты провалил задание.
Yardım isteme konusunda pek başarılı değilim.
И я рада, что ты всем рассказал. Я просто не умею просить о помощи.
başarısız 35
başarılar 28
başarılı 32
başarısız oldum 33
başarısız oldu 30
başarabilirsin 108
başardık 725
başardım 366
başardı 180
başardın 415
başarılar 28
başarılı 32
başarısız oldum 33
başarısız oldu 30
başarabilirsin 108
başardık 725
başardım 366
başardı 180
başardın 415
başaracaksın 136
başaramadım 52
başaracağız 144
başarabiliriz 43
başaracağım 55
başarabilirim 18
başaramadık 18
başaramadın 18
başaramayacaksın 18
başarmışsın 17
başaramadım 52
başaracağız 144
başarabiliriz 43
başaracağım 55
başarabilirim 18
başaramadık 18
başaramadın 18
başaramayacaksın 18
başarmışsın 17