English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Birini

Birini translate Russian

33,059 parallel translation
Eğer Chopper'a o bantlardan birini bulabilirsek, onu içeri sokabiliriz.
Добудем такой, Чоппер сможет попасть внутрь.
Bu da gezegendeki en muhteşem ve karmaşık gösterilerden birini ortaya çıkarır.
Эта специализация породила одни из самых красивых и сложных брачных ритуалов на планете.
Alfa, bunların her birini kendi bölgesinden kovmak zorunda.
Альфа должен изгнать со своей территории каждого из них.
Birini öldürdüm ve iyi hissediyorum.
Я убил человека, и ничего.
Bu işe ilk başladığım zaman, ben çok korkuyordum, kendi gölgemden bile korkuyordum. Ben asla ama asla birini incitmek istemezdim.
Когда я только начинал, то был напуган до чёртиков, боялся собственной тени, и не хотел никому причинить вреда.
Björn, sana birini takdim edeceğim Johannes Scotus Erivgena, kütüphaneci.
Бьорн, позволь представить тебе Иоанна Скота Эриугену, библиотекаря.
- Ben birini kesin biliyorum. - Evet.
- Я знаю как минимум одного.
Bir MacArthur Bağışı kazananı olarak gelecek yıl için birini aday gösterme iznim var.
Знаешь, как обладатель гранта МакАртура я могу кого-нибудь номинировать в следующем году.
Odalardaki kasalardan birini açtık. İçinde bu vardı.
Я вскрыл сейф в одной из комнат, а внутри было это.
Bir şeyi yok etmek zorundayım birini hakikaten muhteşem birini.
Я должен уничтожить кое-что, кое-кого, действительно великого.
Bulunmak istemeyen birini neden arayayım ki?
Зачем искать того, кто не хочет, чтобы его нашли?
Park Kwan Soo'yu neden öldürmeyi istiyorumdur iyice düşün taşın. Gizli bir görüşmeye çevirmenlik yaptı diye birini öldürmek veya görmemesi gereken şeyler gördü diye poster asan birini öldürmek de çok farklı değil. Dahası posteri asan çocuk bilmemeleri gereken bilgileri sızdırmıştır diye masum yaşlı insanları da öldürmüştün, değil mi?
почему я хочу убить Пак Квансу. особо разницы нет. так?
Birini ailen olması için zorlayamazsın.
Нельзя кого-то заставить стать членом семьи.
Bak, Penny'nin eşyalarını öylece atamayız ama herhangi birini geri isteyip istemediğini sorabiliriz.
Слушай, мы не можем просто выкинуть вещи Пенни, но можем спросить, не хочет ли она что-то забрать.
Birlikte yaşayacak yeni birini arıyorsanız...
Если вы ищете нового соседа...
Bir atın yatıştırıcı birini yediğinden öldü mü?
Он умер от того, что съел кого-то, кто принял лошадиное успокоительное?
Sabotaj olan birini tanıyoruz Veriler, Bay Farley.
Мы знаем, что кто-то подменил данные, господин Фарли.
Bir devriye görevlisinin soran birini dinledi Güvenlik kamera görüntüleri için bunu paylaşmaya gönüllü oldu.
Она услышала, как патрульный спрашивал о записях с камер наблюдения и поделилась этой записью.
Belki Werner Platz'ı tanıyan birini kaçırdık Merdivenlerden aşağı bir cisim götürüyor.
Может быть мы упустили кого-нибудь, кто видел, как Вернер Плац тащит тело вниз по лестнице.
Demek insanlar bu yüzden başıboş birini evinize almayın diyorlar.
Зря я ее взяла...
Elimden bir şey gelmez. Boş odalardan birini kullanırsın. - Kendini evinde hisset.
чувствуй себя как дома.
Yabancı birini getirdin diye endişelenmiştim.
Эй, я уж переживал, что вы привели постороннего.
Böyle bir tabancaya sahip olan birini bilen var mı?
Знает ли кто-то из вас человека, имеющего такой пистолет?
Özel birini tanımaya çalışmalıyız.
Нам нужно попробовать определить кто-то конкретного.
Dün, birini vurup öldürdün. Komşu bir boş lokantada.
Так что вчера вы убили человека в месте неподалёку.
"Kadın güvenlik resmi Kimin ekli kutularından birini kiraladığını" söyledi.
Прилагаю фото женщины, которая арендовала один из ящиков ".
O büyük mobilyalardan birini terk ediyorlardı.
Они выходили из того крупного мебельного магазина.
Belki de Ethan'ın güvenini kazanmanın tek yolu buydu. suç faaliyetlerini ortaya koymak, ve açıklama Marla yanlışlıkla onun takma adlarından birini çağırdı.
Возможно единственным способом завоевать доверие Итана было раскрыть свою криминальную деятельность и рассказать, что Марла случайно позвонила одному из ее альтер-эго.
Hayatımın en müthiş performanslarından birini burada kutlamıştım.
Я дала лучшее представление в жизни, и отпраздновала его здесь.
- Amca, ne zaman döndün? - Boş odalardan birini kullanırsın. Kendini evinde hisset.
будь как дома.
Bilmem. Amirlerim buna hiç memnun olmaz. Geçmiş hayatının her bir anısıyla azap içinde yaşayan birini tanıyorum.
шеф весьма своенравен. несущий бремя прошлых грехов.
900 seneden fazladır yaşıyorum. Güzel bir insan değil aradığım. Bana dair belirli bir şeyi görebilen birini arıyorum.
Я живу больше 900 лет которая кое-что увидит во мне.
Özür dilerim. Gelinin bile olmayan birini bu meşgul zamanında kurtarmaya geldin.
даже не вашу невесту.
Pes! Amca, amca! Büyükbabam kızın birini...
дедушка привел одну девицу...
Biliyorum. Binlerce insana sandviç verdim. Ancak senin gibi yol kat eden birini görmek çok nadir.
Знаю. но редко кто-то выбирал твой путь.
Kendimi bildim bileli hep böyle birini bekliyor oldum.
Я всю жизнь кое-чего ждала.
Size öğrencilerinizden birini sorabilir miyiz, Doktor Matheson'ı?
Можно спросить вас об одном из ваших студентов? Докторе Мэтисоне.
Engin bağlantılarını kullanarak birini kovdurmanı isteyecektim. Yoksa kayak merkezindeki tüm karları erit - meyi plânlıyorum da.
иначе завтра же устрою февраль.
Birini bulduk.
Мы нашли кое-кого.
Gul'Dan bu kadar masum birini bile zehirleyebiliyorsa bizim şansımız yok demektir.
Если Гул'дан способен заразить столь невинное существо, что можем противопоставить ему мы?
Kuşlarımdan birini alın.
Возьмите грифона.
Kolay yoldan halledelim, Bantu dillerinden birini konuşuyor musun?
Не будем усложнять, ты говоришь на каком-то из языков банту?
Birini öldürürsen geri kalanı seni parça parça edene kadar durmaz.
Убейте одного, остальные разорвут вас в клочья.
- Birini arıyorum.
- Я кое-кого ищу.
Öyle birini tanıyor musun?
У вас есть такой человек?
Birini arıyorum.
Я тут ищу кое-кого.
Birini öldürmek için biraz erken bir saat.
Ещё не вечер, чтобы кого-то убивать.
Birini arıyorsun.
Ты кого-то ищешь.
Birini mi arıyorsun?
Ищешь кого-то?
Sence böyle birini umursamadıkları insanların masasına oturturlar mı?
Как думаете, такого человека посадили бы за столик с людьми, на которых им плевать?
- Belki birini kıskandırıyoruz.
- Заставляем кое-кого ревновать. - Ясно.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]