Düşündüm translate Russian
22,184 parallel translation
Hobi gibi. Owen'ın kafasını şişirirse benimkini rahat bırakır diye düşündüm.
Потому что, если она занимает уши Оуэна, то мои остаются свободны.
Biliyorum, bu yüzden sorun olmayacağını düşündüm.
Я знаю, и подумала, поэтому ты не будешь против...
Bu sabah Mer ile birlikteydim. İkimizin ne kadar çok şey atlattığımızı düşündüm.
Знаешь, сегодня утром я был с Мер, и я думал, мы, двое, прошли сквозь ад.
- Aslında ben epey etkileyici olduğunu düşündüm.
На самом деле я думаю, это было бы очень впечатляюще.
Yani, seni gördüm ve düşündüm ki...
Я увидел тебя и подумал :
Kişisel psikoloji konusunda iyi olduğunuzu biliyorum yani bu konuyla ilgili yardım edebileceğinizi düşündüm.
Слушайте, я знаю, что вы по-настоящему хороши во всякой этой личностной психологии, поэтому я подумала, что вы могли бы помочь мне разобраться с этим.
Karımla ayrılmamızdan sonra küçültmeyi düşündüm ama onun yerine tersini yapmaya karar verdim.
О, после того, как мы с моей женой разошлись, я думал об уменьшении размера, но решил наоборот увеличить.
Benden şüphelenmeye başlamıştın eğer kaçırılırsam benim katil olmadığımı anlarsın diye düşündüm.
Я! Ты начал подозревать меня, и поэтому я решила, что если меня похитят, ты поймешь, что я не убийца.
Ama düşündüm de Asya işletmelerimiz hakkında hızlı bir güncelleme yapabilirsin.
Но решил, вы окажете мне услугу, пробежавшись по азиатским сделкакм.
Onu bulmamız gerektiğini düşündüm ama bu, aklında başka bir şey olduğunu düşünmeme sebep oldu.
Я думала, что ты первым делом захочешь найти его, но судя по всему, у тебя есть кое-что ещё на уме.
Onunla konuşurken Joan'la burada olmak istersin diye düşündüm.
Подумал, что вы с Джоан захотите присутствовать при нашем с ним разговоре.
Belki de izleniyoruzdur diye düşündüm.
Мне показалось, что за нами следят.
Paranoyamın kusuruna bakma ama son olaylara bakacak olursak bu girişi kullanmanın en iyisi olacağını düşündüm.
Извини мне паранойю, но, с учётом недавних событий, я думаю, нам лучше войти через этот вход.
Özür dilerim, diğer kız arkadaşınla meşgul olabileceğini düşündüm.
Прости, я думала ты будешь занят со своей второй девушкой.
Sadece olabilir mi diye düşündüm.
Но я увидел, что его можно добавить.
Konuşmamız gerektiğini düşündüm.
Я решила, нам следует поговорить.
Garip karşı komşum geldi zannettim. Birmanya pitonunun arka bahçemde tekrar kaybolduğunu onu istediğini düşündüm.
Думаю, это мой чудак-сосед интересуется, не уполз ли ко мне во двор его бирманский питон.
Bunları bilmelisin diye düşündüm yani o çizgiyi geçmeden önce.
Решил, что ты должна узнать... прежде чем я переступлю порог.
Bu dürüstlüğümüze sığınarak söylüyorum çok fazla düşündüm ve bence gerçekten halka açılmalıyız.
Раз уж мы тут откровенничаем, я много об этом думала и считаю, что нам стоит выпустить акции.
Uzunca bir süre, CIA'in seni bir klonla değiştirdiğini düşündüm.
Кое-какое время, я была уверена, что ЦРУ заменило тебя клоном.
Amca, biraz düşündüm de acaba o kötü adamlar dedemi terk edilmiş bir binaya hapsetmiş olabilir mi?
те плохие парни заперли дедушку в брошенном доме?
Bir daha düşündüm de şu anda iletişim yok.
Но связь ведь отключена.
Sadece sana bunu bırakmayı düşündüm.
Просто подумал, что оставлю тебе вот это.
- Sadece bilmen gerekir diye düşündüm.
- Я просто подумал, что тебе следует знать.
Düşündüm de, Joe için yaptıklarımdan sonra, burada güvende olablirim.
Я просто подумала, после того, что я сделала для Джо, здесь я буду в безопасности.
Düşündüm ki benim görevim...
Я думал, мой долг - предложить...
30 yıl sonra açarsın diye düşündüm.
Подумал, может, откроешь лет через тридцать.
Hafta içi aksiyon çekimleriyle ısınmanın senin için mantıklı olacağını düşündüm.
Я подумала, что тебе не помешает провести неделю, разогреваясь на пустяковых заданиях.
Seni görmeye gelmeyi düşündüm.
Я хотел тебя увидеть.
Üzerinde ziyadesiyle fazla düşündüm.
Я очень хорошо подумал.
Eve gelmeyince en kötü ihtimali düşündüm hep.
Когда ты не вернулся домой, я предположил худшее.
Pekala, Alchemy Savitar'ın başrahibi ve güçlerini meta yaratmak için kullandığı taştan alıyor, yani düşündüm de, o şeyin ne olduğunu bulabilirsek belki de onu durdurmanın bir yolunu da bulabiliriz.
Алхимия – старший жрец Савитара и черпает свои силы из камня, который он использует, чтобы создать мета-людей, так что выяснив, что это за штука, мы можем узнать, как остановить его.
Kızları oraya götürmenin hoş olacağını düşündüm.
что было бы неплохо отвести туда близняшек Да.
İkimiz de çok meşguldük. Atlattığımız bunca şeyden sonra hep burada olacağını düşündüm sanırım.
Мы оба были так заняты. что он будет здесь.
Cenaze töreni için yeni bir deneme yapabileceğimizi düşündüm.
мы могли бы провести похороны по-другому.
Ben de tam olarak beni kurtarmaya gelmediğin 100 yıl boyunca bunu düşündüm.
Именно об этом я и думала сто лет. когда ты не пришла спасти меня.
Dünyaya gelip çocuklarımın yanında dururum diye düşündüm.
Я думала, что на Земле я воссоединюсь со своими сыновьями.
Biraz düşündüm ve son zamanlarda sana karşı sert davrandığımı fark ettim.
У меня было время подумать. и... Я понимаю, что я была слишком резкой в последнее время.
Bunun ona iyi geleceğini düşündüm.
Думаю, что вечеринка поможет ему развеяться.
Bir şekilde beni şaşırtacağını düşündüm.
Ты бы меня этим удивил.
Bir süreliğine dışarı çıkacağını duyduğumda bu fırsatı kaçırmamam gerektiğini düşündüm.
Когда я узнал, что его отпускают на время, то понял, что это мой шанс расквитаться с ним.
- İşinize yarayabileceğini düşündüm, dedektif.
Они могут вам пригодиться, детектив.
Yarısı aynı papirüs gibi mikrofişlerin üstüne yazılmış ama babanın öldürüldüğünde hangi davada çalıştığını bilmenin faydası dokunacağını düşündüm.
Половина из них - записи на диктофоне и на бумаге, но я подумала, что это поможет понять, над чем работал твой отец перед смертью.
Tekrar düşündüm de tam da zamanında gelmişim sanırım.
С другой стороны, похоже, я пришел как раз вовремя.
Oyuncakları semavi bir bıçakla birbirini bıçaklamaya başlarsa... -... belki cevap verir diye düşündüm.
И я подумала, если его марионетки начнут колоть друг друга божественным кинжалом, может он найдет время.
Dedektif, bir düşündüm de sen haklısın sanırım.
Детектив, я поразмыслил и понял, что ты права.
Tekrar düşündüm de...
С другой стороны...
Sadece etrafında dikkatini dağıtacak biri olmadan yemeğin keyfini çıkarması gerektiğini düşündüm.
Я просто решил, что будет лучше, если она насладиться пищей без какого-либо... отвлечения.
Boris kafasını kaybetti diye bizim de kaybetmemize gerek olmadığını düşündüm.
Я так понимаю, у нас нет причин терять наши головы, если уж Борис потерял свою.
Evet, ifadem planladığım gibi gitmediği için Boris'in ölümünün Perry'nin başının altından çıktığını kanıtlamanın faydası dokunacağını düşündüm.
Да. Я подумал, что мои показания пошли не по плану, и, возможно, ты поможешь доказать, что Перри стоит за убийством Бориса.
Dışarıya çıkıp biraz egzersiz yapmak iyi gelir diye düşündüm.
Просто, я подумала, стоит выбраться отсюда, прогуляться.
düşündüm de 330
düşündüm ki 259
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünmüyorum 81
düşünceler 16
düşünmek 24
düşündüm ki 259
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünmüyorum 81
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünmedim 36
düşünemiyorum 69
düşünceli 20
düşünürüm 38
düşünme 63
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmeliyim 39
düşünmem lazım 60
düşününce 41
düşünemiyorum 69
düşünceli 20
düşünürüm 38
düşünme 63
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmeliyim 39
düşünmem lazım 60
düşününce 41