Görüyorsunuz ya translate Russian
103 parallel translation
Görüyorsunuz ya sizinle tanışmak benim için büyük bir zevk.
Так что, как видите, встреча с вами - настоящее событие для меня.
Görüyorsunuz ya... biz burada huzurlu ve dingin ilişkiler kurmaktan hoşlanıyoruz.
Видите ли, мы хотим, чтобы здесь царил мир и спокойствие.
- Görüyorsunuz ya?
- А разве не видно?
Görüyorsunuz ya, Ben...
Видите ли, я...
Görüyorsunuz ya çok güzel dans ediyorsunuz.
Вот видите, вы очень хорошо танцуете.
Görüyorsunuz ya, her yer fırtına!
Здесь очень легко подцепить воспаление легких и слечь в постель!
Görüyorsunuz ya, onun önyargılarını yok etmek gibi bir niyetim yok.
О, да! Знаете, я не собираюсь бороться с ее предрассудками.
Sizi hala seviyorum, görüyorsunuz ya... bütün hatalarınıza ve şikayetlerime karşın.
Я все еще люблю вас. Несмотря на ваши недостатки и мои претензии.
Hayır, görüyorsunuz ya dostlarım eğer nükleer enerjiye hayır diyenler güç merkezimizin yanında bir file rastgelseler muhtemelen garip burnundan nükleer öcüyü sorumlu tutacaklardır.
Понимаете, друзья если наши борцы с ядерной энергией встретят слона около нашей станции они станут кричать, что этот смешной нос - наша вина.
Görüyorsunuz ya,...
ѕонимаете, у мен €...
Görüyorsunuz ya yeğenimi çıplak görmüş!
- Вы хотите сказать, что он видел мою внучку голой? - Нет, госпожа Роза!
Görüyorsunuz ya!
Видишь?
Sorun benim enerjim, görüyorsunuz ya. Dışarıdan içeriye giriyor.
Все дело в моей энергии, вместо того, чтобы выходить наружу, она копится внутри.
... Sex Shoplarda görüyorsunuz ya.
... Ты видел их в секс-шопе.
Görüyorsunuz ya, umutsuz bir vaka, değil mi, Albay Fitzwilliam?
Как видите, безнадежный случай, не так ли, полковник Фицуильям?
Görüyorsunuz ya, burada sadece bir hediye kuponu var.
У нас здесь только подарочный сертификат.
Görüyorsunuz ya, hem akıllı hem de güzel.
Видишь, она умная и красивая.
Görüyorsunuz ya, bu biraz ironik değil mi yalan söyleme konusuyla ilgili gerçeği anlatan kişi çoktan yalan söylemiş kişiden daha şüpheli bir duruma düşüyor.
Какая всё-таки ирония, а? Тот, кто говорит правду о лжи кажется вам более подозрительным, чем тот, кто врёт.
Fakat olaylar tam olarak bu şekilde gerçekleşmemiştir. Görüyorsunuz ya, Van Gogh bir epilepsi hastasıydı, saralıydı.
Понимаете, Ван Гог был эпилептиком.
Buradaki herkes çok mutlu, görüyorsunuz ya.
Все в этом городе счастливые, видишь?
Görüyorsunuz ya... ben deliyim.
Видите ли... Я действительно сумасшедший.
Görüyorsunuz ya, umudumuzu hiç yitirmedik.
Теперь вы видите, капитан.
Görüyorsunuz ya, kulaklarımız işitiyor.
Как видите, мы умеем слушать.
Görüyorsunuz ya çocuklar. Eğer küçük kasabamızın cazibesini seviyorsak, büyük şirket zorbalarını istemiyorsak Hepimiz... biraz daha fazla ödemek zorundayız.
Видите ли, ребятки, если нам нравится очарование нашего маленького городка... больше чем больших корпоративных мегаполисов, мы все должны быть готовы платить немного больше...
Görüyorsunuz ya en iyi çalışmalarımız uyurlarken yapılıyor.
Видите, большинство нашей лучшей работы сделано пока она спит.
Görüyorsunuz ya Doktor, bizim bakış açımızdan, Binbaşı Sheppard'ın bağımsız doğası biraz sorun oluyor.
- Видите ли, доктор, по нашему мнению, независимость майора Шеппарда приносит много проблем.
Ne bileyim, görüyorsunuz ya ben yüzde yüz körüm.
Ой... Я не знал... Я ведь совершенно слепой.
{ \ 1c00FFFF } Neyse, ben kaçtım aşkım... { \ 1c00FFFF } Görüyorsunuz ya, utanç bazen eğlenceli olabiliyor.
Ну, я пошел, любовь моя. Видите, иногда и стыд может быть весёлым.
Görüyorsunuz ya, yozlaşma sistemin temelinde var.
Так что мы видим, что у нас закоренелая коррупция.
Görüyorsunuz ya, tüm bunlara sahibiz, ama paracı sistem içindeyiz. ve paracı sistemde kâr vardır.
Так что вы видите, у нас всё есть, но мы живём в денежной системе, а в этой системе главенствует прибыль.
GÖrüyorsunuz ya, bunu hayal dahi edemiyoruz çünkü böyle bir dünya hiç bilmedik.
Мы не можем себе такое представить, потому что никогда не знали о таком мире.
Görüyorsunuz ya, ışıklarımız yeni ama tesisat eski.
Знаете, тут у нас свет новый, а щит старый.
Görüyorsunuz ya, kadınlar böyle şeyleri bilirler.
Я же говорила! Взрослые женщины это знают.
Görüyorsunuz ya, faturaları ödemeyen tek ben değilim.
Вот видите, парни, я не единственный, кто не платит по счетам.
Görüyorsunuz ya, polis metotlarını takip ediyoruz.
Так как МЫ придерживаемся правил.
Görüyorsunuz ya çocuklar, günün sonunda, eski usul polis çalışması... -... her zaman kazanır.
Как видите, парни, в конце-концов старая добрая полицейская работа всегда побеждает.
Görüyorsunuz ya, eğer kabul ederseniz, hiç kimseye borçlanmazsınız.
Очевидно, что если вы соглашаетесь, то никакими тратами вы не облагаетесь.
Görüyorsunuz ya, Michelle bizim konuğumuz, ve neden bizim kraliçemiz olmasın dedik.
Видишь ли, Мишель - проводник, который позволит призвать нашу Королеву.
Görüyorsunuz ya, siz ölümlüsünüz.
Ваш вид - вымирающая порода.
Ya güçlerinizi çok büyük görüyorsunuz ya da benimkini küçümsüyorsunuz.
Вы либо переоцениваете свои силы, либо недооцениваете меня.
Bunu daha önce söylem, ştiniz fakat kafam karıştı.görüyorsunuz ya Sizin aksinize ben doktorumla uzun romantik gezilere çıkmam. bunu kızarkadaşımla yaparım
Вы сказали это раньше, но я запутался. Видите ли, в отличие от Вас, у меня нет долгих романтических поездок со своим доктором. Я делаю это со своей подругой.
Görüyorsunuz ya, babam, ben daha çok gençken vefat etti.
Понимаете, мой отец умер, когда я был совсем маленьким
Ama, görüyorsunuz ya, bende ayakkabının diğer teki var.
Видите ли, у меня осталась вторая туфелька.
Ya da acaba bizi oyuncak olarak mı görüyorsunuz? Çünkü biz küçük bir halkız. Aptal bir halk.
Или Вы думаете, что с нами можно играть, поскольку мы – слабый народ, жалкий народ, жадный, варварский и жестокий?
Bunun size böylesine dokunacağını bilmiyordum. Benim yaşımda bir insan aşık olacak yaşta bir kızı olduğunu anlayıp da..... şaşırıncaya dek kendini genç sanabiliyor. Görüyorsunuz ya, peder!
Да, падре, в 45 лет мужчина еще может считать себя молодым,
Görüyorsunuz ya çocuklar,
Таким образом, дети...
- Görüyorsunuz ya.
- Видите?
Beni bir deli gibi görüyorsunuz... Oevapları verince... ya da çok akıllıyım... ya da tuvalete gitmeliyim diye.
Но я что, не человек, если знаю какой-то ответ или быстро считаю, или просто хочу в туалет?
Aynı hafta sonu Avustralya'ya ve California'ya da gittim ve bu görüyorsunuz, konumuz şu, modern, hoş, kibar bir Almanla konuşuyorsunuzdur ve size şuna benzer şeyler söylüyordur,
Я ездил туда. На тех же выходных когда ездил в Австралию и Калифорнию. суть в том что, когда говоришь с современным, милым, приветливым Немцем... и они говорят что то типа :
Ya, gördünüz mü! Düşünün ne kadar küçük görüyorsunuz beni!
Смотрите же, с какою грязью вы меня смешали.
Görüyorsunuz, gezegenimiz doğru sıcaklıkta ve basınçta suyun katı halde var olmasına, sıvı ya da gaz halde olmasına, bulutlarda su buharı halinde olmasına imkan tanır ve böylece Güneş okyanusları ısıtabilir ve suyu dağların tepesine taşıyabilir.
Она создает на нашей планете температуру и давление, которые позволяют воде пребывать в твёрдом, жидком и газообразном состоянии, а также в виде пара в облаках. Солнце нагревает океаны, и вода перелетает через вершины гор.