English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ H ] / Herkesin önünde

Herkesin önünde translate Russian

566 parallel translation
Herkesin önünde benimle görünmen senin için uygun mu?
- Это ничего, что вас видят со мной?
Herkesin önünde büyük bir patırtı çıkardı.
Он устроил скандал на глазах у всех.
Tutuklamaya karşı çıktı ve herkesin önünde bana hakaret etti.
Прилюдно сопротивлялся аресту и оскорблял меня на виду у всех.
- Herkesin önünde olmaz.
- Не при всех.
- Hiç normal değil. - Donumu herkesin önünde değiştirmiyorum.
Это нормально?
Herkesin önünde korkar.
Ему было стыдно,.. ... что все видели его испуг.
Açıklasan iyi edersin şu anda, herkesin önünde, çocuklarının önünde yoksa ağzını yüzünü parçalayıp seni evden atarım.
Тебе лучше сейчас объяснить... при всех, перед детьми... или я размозжу тебе лицо, и вышвырну вон из дома.
Herkesin önünde bana bağırdın, nasıl olduğumu biliyor musun?
Когда ты кричал на меня на людях!
Neden herkesin önünde ortaya atıldım ve hissedarların önünde küçük düşürüldüm?
Зачем меня затащили на этот подиум и унизили перед акционерами?
Dün bu programda, herkesin önünde intihar edeceğimi söylemiştim.
Вчера в эфире этой передачи я заявил, что собираюсь прилюдно свести счёты с жизнью.
Herkesin önünde, kardeşinin önünde.
Я буду неважно выглядеть в глазах твоей сестры.
Bunu, kilisede ayağa kalkıp herkesin önünde söylemeliyim.
Мне пришлось бы встать в церкви и громко признаться в этом перед всеми.
Hey, istersen burada herkesin önünde tartışmayalım ha?
Может не будем спорить в присутствие всех?
Bu bok kafalıları yenmek istemiyor musun, herkesin önünde.
Не хочешь победить этих говнюков на виду у всех?
Ya seni herkesin önünde utandırırsam?
А если я тебя опозорю?
Herkesin önünde eğilir, kimseyi hor görmez.
Он всем кланяется и никого не презирает.
Ama... herkesin önünde yaparsanız, bir şeyden şüphelenmezler mi?
Но если вы это сделаете у всех на глазах, не закрадутся ли у них смутные подозрения?
Oh bir şey daha var bunu herkesin önünde anlatamazdım.
Да, этого... я никому больше не говорю.
Wolfgang babasına herkesin önünde oğlunu suçlamasını buyuruyordu!
Вольфганг призвал своего собственного отца чтобы обвинить сына перед всем миром!
Herkesin önünde demek istemedim!
Только не перед всеми!
Herkesin önünde mi?
Чтo? Пepeд вceй этoй тoлпoй?
Ve bu herkesin önünde gerçek bir özür olacak.
По-настоящему, перед всеми.
Tam evlenmek üzereyken..... beni herkesin önünde aptal yerine koyduğunu inkar mı ediyorsun?
Ты отрицаешь что мы должны были пожениться..... и ты выставил меня идиоткой перед всеми?
O zaman, Tanrı ve herkesin önünde yeminimdir sana ve bebeğe hemen yardım ederdim.
Тогда я бы помог тебе произвести на свет ребенка прямо в лифте, перед лицом Бога и всякого смертного.
Kont Claudio'nun ona kanıp Hero'yu herkesin önünde küçük düşüreceğini.
- Что ты сделал в этот раз? Почему вы автоматически предполаете, что виноват я? Верно, прости.
- Neredeyse herkesin önünde kaçırıyordum. - Ne olmuş? - Utanılacak bir şey değil ki.
Чуть нe oбдeлaлcя пepeд вceми.
Karakolda, herkesin önünde büyük bir kavga ettiler.
В участке они принародно страшно переругались
Herkesin önünde onu'Diane de Poitier'ile aşağıladı.
Он открыто позорит её с Дианой де Пуатье.
Herkesin önünde mi?
Перед публикой?
- Tatlım, diyeceğim o ki bugün duygularını Jerry ve herkesin önünde özgürce göstermenden dolayı seninle ne kadar... gurur duydum bilemezsin.
Знаешь, лапочка хочу, чтобы ты знал, что сегодня ты меня очень порадовал тем что так открыто выражал свои чувства перед Джерри и остальными.
Herkesin önünde ona saldırmasından söz etmiyorum bile. Tüm bunlar onu tutuklamanız için yeterli değil mi?
Кроме того, он напал на нее в общественном туалете, но этого недостаточно, чтобы арестовать его?
Herkesin önünde böyle davranmak zorunda kaldım.
Ты что мне работу срываешь?
Herkesin önünde çalmalısın.
Тебе нужно играть на публике.
Bir yönetmen hakkında bir yazı okumuştum, Orson Welles'dı galiba filmin en başında, sırf herkesin önünde kovmak için işe birkaç kişi alıyordu.
Я читал об одном режиссере, Орсоне Уэллсе который, в начале, нанял человека чтобы просто уволить его.
Yani kızın, herkesin gözü önünde durup dururken seni tokatladığını mı söylemek istiyorsun?
Ты всерьез говоришь, что эта девушка дала тебе пощечину... на глазах у всех ни за что?
Efendim beni herkesin gözü önünde aşağıladı.
{ C : $ 00FFFF } Мой господин прилюдно покрыл меня позором.
"Benim tatlı küçük bebeğim,..." "... seni başkalarından farklı olduğunu bildiğim için sevmiştim,... " "... ama acımasızca, herkesin gözü önünde olup bitenlerin... "
" Моя дражайшая девочка, я любил тебя, зная, что ты совсем не похожа на остальных, но впадаю в отчаяние от того, как безжалостно и с вынесением на публику мне было дано понять, насколько далека ты от женщины,
Baba, geliyorlar. Onları herkesin gözü önünde rezil etmek istiyorum.
Я должен опозорить их перед всей деревней и публично!
Kuytu bir yerde değil, Tanrı'nın ve herkesin gözü önünde yapıldı.
Все прошло пред лицом Господа и людей.
Herkesin önünde neredeyse bana tecavüz edecekti!
Он же... чуть не изнасиловал меня в присутствии всех гостей.
Kardeşim, Bafing büyülü direğin rehberliğinde onu Djidjeni'ye kadar kovaladı. Ama Nianankoro herkesin gözleri önünde onu alt etti.
Мой брат Bafing преследовал его на Djidjeni, направленное волшебной силой, но Nianankoro заставивший его исчезнуть у всех на глазах.
Burada, Opera da, Herkesin gözü önünde..
Здесь в театре, перед всеми..
Elele tutuşana kadar el üstünde tut, sonra da büyük bir hışımla herkesin önünde suçla, kanıtlanmamış iftiralar at.
Я хотел только сказать, что мне очень, очень жаль.
Onlar herkesin gözü önünde bir adamı öldürdüler, ve onlar hakkında hiçbir şey hatırlamıyor musunuz?
Они холоднокровно убили человека, на глазах у всех, и ты ничего о них не помнишь?
Nasıl oldu da böyle bir sağlık merkezinde herkesin gözü önünde düşebildin?
... лежать здесь, на глазах у всех.
Yarın sabah erkenden kalkıp bankaya geleceğim. İçeri gireceğim ve paramı hazır etmemişsen... herkesin gözü önünde kafanı kıracağım.
Завтра я встану рано утром и прогуляюсь до банка... войду внутрь и посмотрю, и, если вы не приготовите мне деньги...
Herkesin önünde.
Прямо при всех!
Bak o paketler herkesin gözünün önünde sen almadın diye!
Посылки лежат за дверьми, потому что тебя здесь не было.
Sam, sence herkesin gözü önünde olan biri olarak dünyaca ünlü erkeklerle çıkman, jürinin sana bakışını etkilemiyor mu?
Сэм, должен спросить. Ты не думаешь, что быть на виду у всех встречаться с самыми известными мужчинами мира всё это влияет на то, как воспринимают тебя присяжные?
Herkesin kapısının önünde içeri girebilmek için ağaç olduğu bir yer.
Многие считали, что шоу на улице не уступало тому что творилось в клубе.
Babam rutin bir trafik kontrolü sırasında, herkesin gözü önünde ceza yazılmasına kızan bir serseri tarafından öldürüldü!
Его убили среди бела дня, когда он остановил на дороге нарушителя. Ублюдок не захотел платить штраф.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]